Yerli tohumun önü açılmalı
Tarım, Gıda ve Kır Sosyolojisi alanında çalışmalar yürüten Sosyolog Dr. Atakan Büke, son zamanlarda yerli tohuma ilginin arttığını belirterek 'Yerli tohumun araştırma ve geliştirmesi kamu eliyle yürütülmeli, satışının önü açılmalı, ulusal olarak korunmalı' dedi. Büke, yerli tohumdan az verim alındığı yönündeki eleştirilere karşı, kanser ve obezite için harcanan tedavi masraflarının hesaba katılmadığını belirterek bunun yapılması durumunda yerli tohum çok daha ucuza mal olacağını ileri sürdü.
Bir
toplantı için Edirne gelen Tarım, Gıda ve Kır Sosyolojisi alanında çalışmalar
yürüten Sosyolog Dr. Atakan Büke, son zamanlarda yerli tohuma ilginin arttığını
belirterek 'Yerli tohumun araştırma ve geliştirmesi kamu eliyle yürütülmeli,
satışının önü açılmalı, ulusal olarak korunmalı' dedi.
Belediyeler
ve sivil inisiyatiflerin tohum takas etkinlikleri düzenlediklerini, yerli tohum
bankası kurma girişimlerinde bulunduklarını belirten Büke 'Edirne'de de
belediye tarafından bu kapsamda çalışmalar yapıldığını biliyorum. Bu çok
kıymetli bir çaba çünkü o tohum bulunulan yerin ekolojisine, doğal yapısına
uygun olan tohum oluyor. Ayrıca bunun sadece ekolojik olarak değil, kültürel
bir yapısı da var. O yapıyı korumak bakımından da çok önemli bir durum'
ifadelerini kullandı.
'Hesapta
sorun var'
Yerel
tohumda sadece takasa açık bir yapının olduğunu kaydeden Büke daha sonra
şunları söyledi: 'Orada da hep hem üreticiler tarafından kamu politikaları
bakımından da (hibrit tohum daha fazla verim veriyor) deniliyor. Bu hesapta
şöyle bir sorun var. Birincisi; o tohumların verimini geliştirmek için çok
ciddi bir yatırımla AR-GE çalışmaları yapılıyor. O yatırımlar bizim ekolojik ve
kültürel olarak daha önemli gördüğümüz ata tohumlarına yapılsa, o tohumlardan
da yüksek miktarda verim alınabilir diyen çok sayıda araştırma var. İkincisi;
burada maliyet hesaplarında diyabetin artması, obezite artması, kanser
vakalarının artması gündeme getirilmiyor. Sadece toprağın değil, insanın
sağlığını da bozan çok ciddi tehlikelerle karşı karşıyayız. Burada harcanan
tedavi maliyetlerini de içine soktuğunuz zaman aslında bizim yerli tohumumuzun
daha ucuza mal olduğunu görürüz. Fakat endüstriyel üretimde maliyet hesapları
maalesef öyle yapılmıyor. Sadece günlük politikalarda daha fazla verim alabilme
üzerinden yapılıyor. Oysa bunun ardında kocaman bir sistem var.'
Sistem
küresel
Dr.
Büke, küresel sisteme karşı üretici ve belediyelerin çabalarıyla karşı
konulmasının zor olduğunu belirterek 'Tabi bu sistemin oluşması sadece
üreticilerin ve belediyelerin çabasıyla olacak bir şey değil. Çok ciddi
sorumlulukları var ancak kapasiteleri bir noktada tıkanıyor. Çünkü tarım - gıda
sistemi dediğimiz şey, küresel bir sistem ve Türkiye'de ulusal düzeyde kamu
politikalarının da yön verdiği bir şey. Çabalamak gerekiyor tabi ama girdi
maliyetlerinin bu kadar arttığı, tarımsal ürünlerin fiyatının düştüğü bir
ortamda; üretici kısa vadede en fazla parayı kazanmak için hibrit tohuma
yönelmek zorunda kalıyor. Yerli tohumun araştırma ve geliştirmesi kamu eliyle
yürütülmeli, satışının önü açılmalı, ulusal olarak korunmalı' ifadelerini
kullandı.