Haberler
Edirne
Vefa albümüne vefasızlık

Vefa albümüne vefasızlık

Edirne için önemli bir çalışmaya imza atarak Müzik Yönetmenliğini yaptığı '˜Şehr-i Sultan Edirne' adlı albümünü Edirne'ye sunan Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Almanca Bölümü Öğretim Görevlisi Hasan Islattı, albüm tanıtım gecesinde Edirne'deki pek çok kurum, kuruluş, STK ve esnaf tarafından yalnız bırakıldı. Tanıtım gecesine Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, AK Parti Edirne Merkez İlçe Başkanı Çağrı Muştu, Irmak Ticaret Pazarlama Sanayi Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Irmak, Islattı Ailesi ve Islattı'nın yakın dostları katıldılar.

PAYLAŞ

17.05.2018 00:00
Güncelleme: 17.05.2018 00:00

TAKİP ET

Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Almanca Bölümü Öğretim Görevlisi Hasan Islattı, Edirne için önemli bir çalışmaya imza atarak Müzik Yönetmenliğini yaptığı '˜Şehr-i Sultan Edirne' adlı albümünü Edirne'ye sundu. Sezai Irmak Salon Şelale'de düzenlenen '˜Şehr-i Sultan Edirne' albüm tanıtım gecesine Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Edirne Merkez İlçe Başkanı Çağrı Muştu, Irmak Ticaret Pazarlama Sanayi Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Irmak, Islattı Ailesi ve Hasan Islattı'nın yakın dostları katıldılar. Islattı, konuşmasında '˜Şehr-i Sultan Edirne' albümünün aranjörü Koray Aykılıç ile 2 yıl tanıştıklarını belirterek; 'Onunla tanıştığımda '˜bir albüm hazırlıyorum' demişti. Enstrümental bir albüm. O albüm ile Türkiye'yi tasvir etmeye çalışıyor. Değişik yörelere ait müzikler bestelemiş, Türkiye mozaiği oluşturan bir albüm. Bana dedi ki; '˜Edirne için niye böyle bir şey düşünmüyorsun? Edirne'yi enstrümental müzikle tasvir etme albümü. Nasıl bir albüm olabileceğini düşündüm' ifadelerine yer verdi.

Islattı, Şehr-i Sultan Edirne albümünün Edirne turizmindeki yerine dikkat çekerek; 'Uzun süredir de dile getirmeye çalışıyordum; Edirne Valiliği, Edirne Belediyesi, Trakya Üniversitesi olsun birçok kuruluşlara şehir dışından ve yurt dışından sürekli misafirler geliyor. Bu misafirlerimiz ayrılırken onlara hep Edirne'yi anımsatan hediyeler sunuluyor. Aynalı süpürge, mis sabunu, badem ezmesi gibi şeyler ama müzikle ilgili bir şey maalesef veremiyoruz. Böyle bir boşluğu hep görüyordum ve ne yapılabilir diye düşündüm. Koray Aykılıç'a böyle bir çalışma yapmam gerektiğini söyledim. Böyle bir çalışma Edirne için faydalı olur diye düşündüm. Sanat anlamında düşünürsek; bir ressamı düşünelim. Edirne'yi çiziyor, orada Edirne'ye anlatacak. Bir şair şiir yazdığında Edirne'yi anlatıyor. Müzikle Edirne'yi nasıl anlatabileceği mi düşündüm. Edirne'ye ait tarihi mekanlar ya da tarihi olaylardan neleri ele alabileceğimizi bazı başlıklarda topladık. En önemli diyebileceğimiz 7 başlık diye düşündük' dedi.

'Türkiye'nin A Takımı çaldı'

14, 15 şarkılı albümlere her zaman karşı çıktığını belirten Islattı; 'Albüm dediğinizi bir solukta dinleyebilmeniz gerekir. O nedenle 7 şarkı ve 33 dakikalık bir albüm yaptım. Edirne türküleri albümü değil. Hiç alışık olmadığınız bir Hasan Islattı var. İnternette dinlediğiniz o şarkılardan da değil. Belgesel tadında, melodik bir albüm oldu. Tarihi mekanlara uygun bestelemeye çalıştık. Koray Aykılıç ile konuştuğumuzda o aranjeleri yapacaktı, ben ise enstrümanları çalacaktım. Ama her geçen gün bu albüm gözümde de büyümeye başladı. Ben de büyük düşünmeye başladım. Şahsım adına en iyisini nasıl yapabileceğimi düşündüm. 40 yıldır müzik icra ediyorum. 26 dünya enstrümanını çalan öğretim görevlisi diye 15'in üzerinde televizyonda, 300'ün üzerinde basında haberlerim çıktı. Ama bu albümde açıkçası çalmak istemedim. Ben 40 yıldır çalıyorum ama kendime yetecek kadar çalıyorum, virtüöz değilim. Öyle bir albüm istedim ki ne müziklerde ne çalmalarda kesinlikle kusur bulunmamasını istedim ve çalmaktan vazgeçtim. Türkiye'nin gerçekten '˜A Takımı' dedikleri en büyük müzisyenleri ile görüştük. Onları çaldırmaya karar verdim' sözlerine yer verdi.

'Nota bilmeden müzik yönetmenliği yaptım'

Islattı, konuşmasında hiç nota bilmediğini açıklayarak; 'Hayatım boyunca hiç nota öğrenmedim. Bana Edirne'de '˜Hasan Hoca' derler. Ben camide değilim, konservatuvarda değilim. Ben ömrüm boyunca konservatuvar görmedim, eğitimini de almadım. Ben, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Almanca Bölümü'nde Öğretim görevlisiyim. Müzik benim sadece hobim oldu. Nota öğrenmedim ama müziğin nazariyatına çok merak saldım. Sanat müziği olsun, halk müziği olsun, yabancı ülkelerin enstrümanlarıyla çok yıllarımı geçirdim 40 yılımı geçirdim ama nota öğrenmedim. Hiç nota bilmeden albüm çıkarırsınız. İbrahim Tatlıses, Kibariye hiç nota bilmiyor ama Türkiye'nin en iyi sesleridir. Yorumcu olarak albüm çıkarabilirsiniz. Hiç nota bilmeden beste de yapabilirsiniz. Türkiye'nin en büyük bestekarlarından Sayın Avni Anıl hiç nota bilmiyordu ve sayısız çok büyük eserleri imza atmış bir kişidir. Şarkıyı mırıldanıyordu, notlar yazıyordu. Ben hiç nota bilmeden Türkiye'nin '˜A Takımı'na stüdyoda Müzik Yönetmenliği yaptım. İşte bu çok zordu. Örneğin; Gündem Yaylı Grubu. Stüdyoya gelsinler diye 3 hafta bekledim. Çok yoğunluk vardı. Gün, sıra bekliyorsunuz ve adeta dakikalarla yarışıyorlar. Çünkü başka stüdyoda da bekliyorlar. Ben ne yaptım? Bütün ezgileri, melodileri tek tek, kanal kanal orgla çaldım. Bütün albümü hazırladım, yanlarına da not düştüm. İstanbul'a o şekilde gittim' dedi.

'Dinleye dinleye kaydettik'

Albüm kayıtlarının zaman aldığını söyleyen Islattı; 'Çünkü stüdyoya kayda giren müzisyen inanılmaz notist. Çok iyi çalıyorlar ama ben önlerine nota koyamıyorum. Müziği kulaklıktan veriyorum, bir süre dinliyorlar, prova ediyorlar, o ezgiyi çıkarıyorlar ve kayda giriyoruz. Belli bir bölüm kayıt olduktan sonra tekrar diğer bölümü dinliyorlar. Dinleye dinleye kaydettik. Türkiye'nin en büyük Neyzeni Eyüp Hamiş, 4 şarkı da çaldı. Ben, o 4 şarkıya nota koyabilseydim yarım saatte bitirebilirdi. Benimle 4 saat uğraştı ama gerçekten şikâyetçi olmadılar, emeklerini esirgemediler, fedakârlık gösterdiler. Sebebi neydi? Bendeki aşırı heyecanı, bu albüm için gösterdiğim aşırı isteği, o aşkı gördüler. Çok istiyordum, en mükemmelini yapmak için uğraşıyordum' ifadelerine yer verdi.

'Edirne'nin tarihi var'

Albümünün görsellik boyutuna da dikkat çeken Islattı; 'Bu albümü sadece Edirne değil Türkiye hatta yurt dışı nasıl karşılayabilir diye düşündüm. Müzik evrenseldir. O halde ben müziği araç olarak kullandım. Amaç Edirne'yi tanıtmak. Edirne'yi Türkiye'ye ve dünyaya tanıtmak istedim. Bilmeyenlere Edirne'yi anlatmak lazım. Tarih vermek gerekirdi. Albümlerin içinden bir kitapçık çıkıyor. Bu kitapçık 20 sayfa. İçerisinde tek tek Edirne'nin tarihi var. Cengiz Bulut'u aradım, albüm hazırladığımız söyledim ve yardım istedim. Şarkılardan tarihlerini kısa ve öz olarak istedim. Kabul etti ve birkaç gün sonra Edirne'nin tarihçesini gönderdi. Bir yabancı bu albümü eline alsa anlayabilecek mi? Bütün o metinleri İngilizce'ye çevirdik. Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngiliz dili öğretim görevlisi Şaziye Alkayalar çok emek verdi. Tarih çevirmek gerçekten çok zordur ama hemen metinleri çevirdi. Görselleri düşündüm. Cengiz Bulut'tan tarihi mekanlar ile ilgili en eski fotoğrafları temin ettim. Bir de mekânların yeni hallerini de koymak istedim. Fotoğraf çekimlerinde de Sayın Enver Şengül'e çok teşekkür ederim. Albüm oldu mu? Bence evet. Bu albüm, gönül rahatlığıyla göğsümüzü gere gere bizim' dedi.

Edirne'ye bir armağan; Şehr-i Sultan Edirne

Edirne'nin müzikal bir albümünün çıktığını söyleyen Islattı; 'Türkiye'ye ve yurtdışına sunabilirsiniz. 14 Mayıs'a kadar bu albüm benim, 14 Mayıstan sonra Edirne'nindir. Bu albümü ben Edirne için hazırladım, Edirne'ye bir armağan niteliğindedir. O yüzden böyle bir tanıtım gecesi de yapmak istedim. Hep birlikte bu anı yaşayalım istedim. Bu albüm '˜Şehr-i Sultan Edirne'dir. İsim babası, ilk günden bugüne kadar yanımdan hiç ayrılmayan Umut Kozakoğlu, albümün ismini koydu. Bu isim bence de yakıştı' sözlerine yer verdi.

Edirne Sarayı'ndan Selimiye'ye'¦

Islattı, konuşmasının sonunda albümde ve tanıtım gecesinde emeği geçenlere tek tek teşekkür etti. Islattı, konuşmasının ardından albümde bulunan '˜Edirne Sarayı', '˜Balkan Şehitlerine', Kırkpınar Senfonisi', Şifahane Derde Deva', '˜Meriç Rüyası', '˜Serhat' ve '˜Selimiye'de 5 Vakit 5 Makam' adlı 7 eserini katılımcılara dinleterek, eserlerinin içerikleriyle ilgili bilgi verdi.

'Edirne'ye vefa için yaptım'

Islattı, albüm tanıtımının ardından katılımcılar tarafından ayakta alkışlandı. Islattı, tüm katılımcılara teşekkür ederken; 'Bu albümü çıkarmamın nedeni vefadır. Kime vefa? Anneme, babama, eşime, çocuklarıma, beni yetiştiren öğretmenlerime, üniversiteme, öğrenci kardeşlerime, tüm arkadaşlarıma, sanatıma, kişiliğime, saygı ve sevgi gösteren insanlara vefa için; Edirne'ye vefa için '˜Şehr-i Sultan Edirne'yi yaptım. Çünkü bu şehirde yaşıyoruz, çalışıyoruz, kazanıyoruz. En çok arzu ederdim ki turizmden çok büyük paralar kazanmış esnaf dostlar gelseydi bu geceye. Onlara da hitap etmek isterdim. Burada kazanıyorsunuz, o halde buraya harcayacaksınız. Ben kapı çalmadım, gidemedim, isteyemedim. Ama proje ile giden olursa destek olmaları lazım. Olacaklar, mecburlar. Çünkü hepsinin Edirne'ye borcu var. Herkesin Edirne'ye vefa borcu var. Ben Edirne'ye vefa borcumu ödedim. Edirne için yaptım, Edirne'ye armağan ediyorum' dedi. Albüm tanıtım gecesi, katılımcılara ikram sunularak sona ererken; Islattı, '˜Şehr-i Sultan Edirne' albümünü Edirneliler için imzaladı.

PAYLAŞ