Termik macerası bitti
Trakya Platformu'nun 2013 yılında Trakya bölgesinde bulunan Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde kömürlü termik santral kurulması amacıyla hazırlanan projelere karşı başlattığı hukuki, bilimsel ve toplumsal mücadele, Danıştay 6. Dairesi'nin Trakya'da kömürlü termik santral kurulamayacağını belirten kararıyla sona erdi. Trakya Platformu sözcüsü Av. Bülent Kaçar, kararın ardından yaptığı açıklamada 'Trakya'daki mevcut kömür rezervleriyle asla bir kömürlü termik santral kurulması mümkün değildir. Karar, Trakya için emsaldir' dedi.
Trakya Platformu, Trakya bölgesinde bulunan Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde eş zamanlı düzenlediği basın açıklamaları ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 2013 yılında Tekirdağ'ın Malkara ve Marmaraereğlisi ilçelerine kömürlü termik santral kurulması için Trakya bölgesi çevre düzeni planında ve Tekirdağ İl Çevre Düzeni Planı'nda yaptığı plan değişikliklerin Danıştay 6. Dairesi tarafından iptal edildiğini açıkladı.
Türk
Mimar ve Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) Harita ve Kadastro Mühendisleri
Odası Edirne Temsilciliği Salonu'nda düzenlenen basın toplantısına Trakya
Platformu Hukuk Kurulu Üyesi ve sözcücü Av. Bülent Kaçar, Trakya Platformu
Edirne Yürütme Kurulu Üyeleri Yılmaz Eren, Nihat Çolak ve Ziya Gökerküçük,
Trakya Platformu Bilim Kurulu Üyeleri Muzaffer Eskiocak, Sevgi Eskiocak, Ahmet
Yaraş ve Osman Candeğer, Keşan Kent Konseyi Başkanı Necmettin Baygül ve Hasan
Karagöz katıldılar.
Toplantıda;
Trakya Platformu adına basın açıklamasını Av. Bülent Kaçar okudu. Av. Kaçar,
basın açıklamasında Danıştay 6.Dairesi tarafından alınan kararla Trakya'da
kömürlü termik santral kurulamayacağına dikkat çekerek; 'Çevre ve Şehircilik
Bakanlığının 2013 yılında Malkara ve Marmaraereğlisi'nde kömürlü termik santral
kurulması için Trakya bölgesi çevre düzeni planında ve Tekirdağ İl Çevre Düzeni
Planı'nda yaptığı plan değişiklikleri Trakya Platformunun açtığı davalar sonucu
Danıştay 6.Dairesi tarafından iptal edilmiştir' ifadelerine yer verdi.
Gerekçeli iptal kararlarını açıkladı
Danıştay
6. Dairesi'nin verdiği gerekçeli iptal kararını açıklayan Av. Kaçar; '1/100.000
Ölçekli Revizyon Çevre Düzeni Planı'nda sanayi gelişiminin sınırlandırılması
bir ana ilke olmasına karşın, planın vizyon ve ilkeleri ile taban tabana zıt ve
aykırı biçimde tarım toprakları aleyhine ve yeraltı su rezervlerine zarar
verebilecek şekilde kömür çıkarılmasını öngören ve çevre kirliliğine yol açma
potansiyeli bulunan sanayi/enerji yatırımlarını destekleyen hükümlerin anılan
ilkelerle uyumlu olmadığı; kömüre dayalı termik santralin, Marmara Bölgesi ve
Ergene Havzasında tükenme sürecine giren yeraltı su rezervlerinin en büyük
özenle korunması gereken doğal kaynaklar listesinin başında yer aldığından,
sürdürülebilirlik ilkesi gereğince yeraltı sularının, ancak yüzey sularının
yeterli olmadığı dönemlerde ve zorunlu durumlarda kullanılması, birden çok
termik santral inşa edilebileceği de dikkate alındığında, bu rezervlerin
tükenmesi sürecini hızlandırabileceğinden planlama ilkelerine uygun olmadığı; dava
konusu 1/100.000 Ölçekli Plan değişikliği ile ithal ve/veya yerli kaynaklı ve mevcut
kömür rezervinin kullanılmasına dönük olarak, 2. ve 3. maddelerde ifade edilen
alanlarda da Ergene Havzasının başta gelen çevre sorunu haline gelen yeraltı su
kaynaklarındaki hızlı azalışı nedeniyle yeraltı suyu kullanacak yeni
sanayilerin kurulmasına izin verilmeyen ve bu kapsamda bulunan kömüre dayalı
termik santral (soğutma sistemi yönünden bir ayrım yapılmaksızın) kurulmasına
olanak sağlayan dava konusu plan değişikliklerinin Ergene Havzası açısından
sürdürülebilirlik ilkesi, planlama esasları ve kamu yararı ile hukuka uygun
olmadığı sonucuna varılmıştır' dedi.
'Hukuksuzluğun ötesinde vicdansızlıktır'
Av.
Kaçar, bölge planında kömürlü termik santraller yasaklı sanayi türü olmasına
rağmen kömürlü termik santral kurulması için ısrarla değişiklikler yapılmasının
hukuksuzluğun ötesinde vicdansızlık olduğunu belirterek;'Danıştay kararı ile
Malkara ve Marmaraereğlisi halkı ve doğası şimdilik termik santral belasından
kurtulmuş gözükse de Şarköy, Vize, Çerkezköy, Kapaklı, Kırklareli-Dokuzhöyük,
Ergene, Büyükkarıştıran hâlâ termik santrallerin tehdidi altındadır' sözlerine
yer verdi.
'Kimse ölmek için üretmez'
Trakya'nın
çok özel ekolojik değerlere ve verimli tarım topraklarına sahip bir bölge
olduğuna dikkat çeken Av. Kaçar;'İnsanın; hürriyet, eşitlik ve yeterli yaşam
koşulları sağlayan onurlu ve refah içinde bir çevrede yaşamak temel hakkıdır.
Ekonomik faaliyet, yaşayabilmek için üretme eylemidir. Yaşayabilmek için üretme
faaliyeti, kendi varlık zemini olan '˜yaşama' faaliyetini ortadan kaldıracak bir
edime dönüştüğü anda ekonomik bir faaliyet olmaktan çıkar. Kimse ölmek için
üretmez. Yaşamak için üretir. Yaşamak için üretebilmek için de yaşam
kaynaklarının sürekliliğinin sağlanması gerekir' dedi.
'Plan değişikliklerinden derhal vazgeçin'
Av.
Kaçar, Anayasa'ya göre herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına
sahip olduğunu siyasi iktidarın unutmaması gerektiğini belirterek;'Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı'na sesleniyoruz; hukuka ve yargı kararlarına aykırı olduğu
defalarca tescillenen tüm plan değişikliklerinden derhal vazgeçin. Danıştay
kararlarındaki hukuksal ve idari uyarılar, hükümler kurumlarca görmezden gelinemez'
ifadelerine yer verdi.
'Termik santraller ölüm projeleridir'
Çevre
ve Şehircilik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın, Danıştay
6.Dairesi'nın son kararı gereğince Trakya Bölgesi'ndeki tüm termik santral plan
değişikliklerini ve projelerini derhal iptal etmesi gerektiğini söyleyen Av.
Kaçar;'Danıştay kararları göstermektedir ki Trakya halkına ve hukuka rağmen
bölgemizde hiçbir şey yapılamaz. Bakanlıklar kamu vicdanı ve kamu yararı
dışında hiçbir amaç taşıyamazlar.Planlama adı altında yapılan plan
değişiklikleri ile bölgemize kurulmak istenen termik santraller ölüm
projeleridir. Trakya halkı ölüm santrallerini istemiyor. Bakanlık neden doğayı
korumak, sağlıklı ve dengeli bir yaşam hakkını sağlamak yerine yatırımların
önünü açan plan değişiklikleri peşinde koşmaya devam etmektedir?' dedi.
'Termik santral macerasına son verilmiştir'
Av.
Kaçar, Trakya ekolojisinin günümüzde birçok yıkım tehdidi altında olduğunu
söyleyerek; '40 yıldır kirletilen ve sermayeye karşı siyasi irade gösterilemediği
için hayata dönemeyen Ergene nehrinin yanı sıra kurulan ve sürekli genişletilen
Organize Sanayi Bölgeleri ve Enerji Üretim Bölgeleri ile artık sanayi havzasına
dönüştürülmek istenmektedir. Trakya'da yaşamımıza kasteden her tür projeye karşı
olan Trakya Platformu, yürüttüğü hukuki süreçler, yaptığı bilimsel
çalışmalarla, toplumsal mücadeleye önemli nitelikler ve deneyimler kazandırmaya
çalışıyor. Bu karar ile ülkemizin önemli bir tarım ve hayvancılık bölgesi olan
Trakya'da halk sağlığı, temiz hava hakkı, sağlıklı beslenme, gıda güvenliği, su
hakkına yönelik ciddi bir tehdit unsuru olan ve yaşam hakkına kastedecek olan
kömürlü termik santral macerasına son verilmiştir. Elde ettiğimiz son Danıştay
kararı ile hukuken kanıtlandığı gibi Trakya'ya asla kömürlü termik santral
kurulamaz. Trakyamızın, insanımızın bir kez daha gözü aydın, gönlü ferah olsun.
Trakya Platformu ve bölgedeki tüm yaşam savunucuları olarak yaşam karşıtı -
yıkıcı tüm projeler, planlar iptal edilene kadar hukuksal, bilimsel ve toplumsal
mücadelemize devam edeceğiz' sözlerine yer verdi.
'Asla kurulamaz'
Danıştay
6.Dairesi'nin kararının özelde Tekirdağ'ın Malkara ve Marmaraereğlisi
ilçelerini kapsasa da Trakya'nın Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde
kömürlü termik santral kurulamayacağının kararı olduğunu söyleyen Av. Kaçar;
'Kararda da belirtildiği gibi ithal ya da yerli, Trakya'daki mevcut kömür
rezervleriyle asla bir kömürlü termik santral kurulması mümkün değildir. Bu
karar özellikle Trakya için emsaldir. Ama tüm Türkiye'deki kömürlü termik
santral projeleri için de emsaldir. Çünkü karar, termik santralin yıkıcı
etkilerini birçok açıdan incelemiş. Bizim açımızdan da Trakya ekolojisini ciddi
şekilde inceleyip kararlaştırdığı ve hüküm altına aldığı için de çok değerli
bir karardır. Şarköy, Vize, Çerkezköy, Kapaklı, Kırklareli-Dokuzhöyük, Ergene,
Büyükkarıştıran için Trakya Platformu ve belediyelerin açtığı davalar
mevcuttur. 2013 yılından bugüne verilen hukuki, bilimsel ve toplumsal mücadele
nihayet sona erdi' dedi.
'Kavacık Köyü halkı istemiyor'
Av.
Kaçar, basın mensuplarının Uzunköprü'de kurulması planlanan Organize Sanayi
Bölgesi Projesi'nin son durumu sorması üzerine cevap vererek; 'Şu an orada bir
karma OSB kurulması çalışması var. Bu konuda da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
yine plan değişikliği yaptı. Kavacık köylülerinin otlak alan olarak kullandığı
hazine arazisini parasal olarak alabilmek için birinci sınıf, mutlak korunacak
tarımsal niteliği olan alana, OSB alanı şeklinde plan değişikliği getirildi.
Kavacık halkı da buna karşı Danıştay 6. Dairesi'nde plan değişikliği iptali
davası açtı. Bu süreç, hukuksal ve toplumsal olarak devam ediyor. Kavacık Köyü
halkının tamamı bu projeye karşı ve bu projenin kendi köylerine yapılmasını
istemiyor' ifadelerine yer verdi.