• Haberler
  • Edirne
  • Tarihçi yazar Prof. Dr. Ortaylı, Roman Dili ve Kültürü Çalıştayı'na katıldı

Tarihçi yazar Prof. Dr. Ortaylı, Roman Dili ve Kültürü Çalıştayı'na katıldı

Edirne'de tarihçi yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın katılımıyla 'Roman Dili ve Kültürü Çalıştayı' düzenlendi.

Tarihçi yazar Prof. Dr. Ortaylı, Roman Dili ve Kültürü Çalıştayı'na katıldı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Roman Gençlik Derneği tarafından Türkiye'deki roman üniversite öğrencilerinin de katılımıyla Edirne'de eski elektrik fabrikası binasında düzenlenen programda tarihçi yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı konuşma yaptı. Prof.Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Emine Dingeç, Prof.Dr. Hristo Kyuchukov ve Türkiye'deki Roman üniversite öğrencilerinin katılım sağladığı programda salgın tedbirlerine uyuma dikkat edildi.

Türk tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı Auschwitz toplama kamplarında yaşatılanların unutulmaması, daha çok kitlelerde anlatılmasının gerekli olduğunu ifade etti. Ortaylı konuşmasında, Auschwitz'de yaşanılanları, gözlemlerini ve anılarını anlattı.

'Edirne nüfusuna göre Roman vatandaşlarımızın yoğun olduğu bir şehir'

Bir toplumda romanların mutlu olması ve o grupların yaşam arzularını ifade etmesi durumunda o toplumun ileriye bakabilecek bir toplum olduğunu söyleyen Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Ertuğrul Tanrıkulu; 'Bu anlamda Trakya'nın ve Balkanların çok büyük önemi var. Edirne nüfusuna göre Roman vatandaşlarımızın yoğun olduğu bir şehir. Trakya Üniversitesi Roman Enstitüsü kuruldu. Bu da çok önemli bir şeydir. Edirne aynı zamanda bir payitaht şehridir. Burada olduğunuz için çok teşekkür ediyorum' ifadelerine yer verdi.

Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, 2. Dünya Savaşı'nda Alman ordusunun Polonya Auschwitz'teki toplama kampında binlerce Romanı öldürdüğünü hatırlattı.

'Edirne çok önemli bir yer'

Roman nüfusunun en fazla olduğu illerden birisinin Edirne olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. İlber Ortaylı; 'Edirne çok önemli bir yer. Çünkü Osmanlı, Romanlarının tarihinde önemli bir yeri vardır. Balkan başkentidir. İstanbul'dan önce Balkanlar'daki başkentimizdir. Dolayısıyla Roman toplumu içinde önemli bir başkenttir. Halen daha onların en kalabalık bulunduğu merkezlerden birisidir. Bu sayıda belki de Adana'nın gerisinde kalıyor ama aktiviteler anlamında en önemli yerdir' ifadelerine yer verdi.

'Propaganda ile bunun üstü örtülmeye çalışılıyor'

Romanlar ve Yahudilere uygulanan işkencelerin hala çok az insan tarafından bilindiği ve çok az yerlerde çok az konuşulduğunu belirten Prof. Dr. Ortaylı; '2 Ağustos'un sonrasında bugün hala çok dar çevrelerde anılıyor. Propaganda ile bunun üstü örtülmeye çalışılıyor. Bilinenler olanların ve gözlenenlerin çok çok gerisinde bu bilhassa 2'inci Cihan Harbi'nde Romanlar bakımından çok önemlidir. Bu toplam kamplar değildi sadece bir kavmin delirmesidir. Dağda, ormanda geçen bir Roman aileyi topluyor götürüyor. Hayatında Roman görmemiş Berlinli adamlar bir manyaklıkla insanları toplayarak sevk ediyorlar' şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Ortaylı, Nazilerin yaptığı soykırımı "bir kavmin delirmesi" olarak tanımladığına dikkat çekti. Bu durumun "beşeriyet tarihinin en büyük sapıkça zulmü" olduğunu belirten Ortaylı, "Bu diktatörlüğün başka hiçbir diktatörlükle benzer tarafı da yoktur. Konuşurken Hitler, Mussolini ve Franko diyorlar. Kusura bakmayın ne Franko'yu severim ne de Mussolini'yi ama hiçbirinin Hitlerle, Alman Nazizmi ile mukayese edilir yanı yoktur. Bazı şeyleri sulandırmak için de ketçapla kremşantiyi birbirine karıştırmanın manası yoktur' dedi.

 'Öldürülenlerin çoğu Yahudilerden sonra Romanlardır'

Bu zamana kadar Türkiye'de bu toplantılara çok ilgi olmadığını aktaran Prof. Dr. Hristo Kyuchukov ise; '2 Ağustos Roman tarihinde çok önemli bir gün. 1944 senesinde Auschwitz'de 4bin 300 kişi bir gecede öldürüldü. Gaz fırınlarında katledildiler. 1945- 2015 yılına kadar bugünü bilmezdik, kimse konuşmazdı. Kimi tarihçiler bunu bilirdi ama bizim insanımız bunu bilmezdi. 2015 yılında ise Avrupa Parlamento'su karar aldı. 2 Ağustos Avrupa Roman Holokost Günü olarak belirlendi. Son 7 senedir Romanlar Avrupa'da bu günde Auschwitz'e gidiyorlar. Maalesef Avrupa'da Roman aileleri yakınlarını Auschwitz'te kaybetmişler. Orası öyle bir kötü yer ki hayatında herkes en az 1 defa oraya gitmeli. Orada insan ne kadar kötü olabilir onu görebilirsiniz. Öldürülenlerin çoğu Yahudilerden sonra Romanlardır. İkinci Dünya Savaşı'nda 1 buçuk milyona yakın Roman öldürülmüş' şeklinde açıklamada bulundu.

'Roman kültüründe kadınlar çok önemlidir'

Auschwitz'de Roman kadınlarına işkence yapıldığını ve yapılanların unutulmaması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Hristo Kyuchukov; 'Roman kültüründe kadınlar çok önemlidir. Roman ailesinde kadın aileyi yönetir. Ama kimi şeyleri Roman kültüründe kadına yapamazsın, kadına dokunamazsın. Yani mesela kadınların saçlarını çocuklarının gözü önünde kesemezsiniz. Naziler Auschwitz'e geldiği zaman kadınları çıplak bir şekilde çocuklarının gözleri önünde saçlarını kestiler. Bu Romanlar için çok kötü bir şeydir. Sağ kalan kadınlar sonradan '˜nasıl bunları çocuklarıma anlatabilirim?' diye düşündüler. 1982 yılına kadar Almanya yaptığı zulümleri kabul etmedi. 1982 yılından sonra ise Romanlar Sivil toplum kuruşlarıyla birlikte bunları savunmaya başladı. Bizim tarihimizi bilip, insanlara anlatmamız lazım. Bu yaşananlar yeniden yaşanmasın. İnsanlar neler yaşandığını bilsin, yapılanlar unutulmasın' ifadelerine yer verdi.

Konuşmaların tamamlanmasının ardından İlber Ortaylı, okuyucularının kitaplarını imzaladı.  Programa katılan trafik polisi İbrahim Tuncay Mercancı, '˜Dürüst Yalan' isimli kitabını İlber Ortaylı'ya hediye etti.  Buna karşılık kendi kitabını imzalayan Ortaylı, Mercancı' ya takdim etti.

Kumru Öngün

 

 

Bakmadan Geçme