Tabiplerden bakanlığa şeffaflık çağrısı
Edirne Tabip Odası, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın korona virüsü salgınındaki her vakanın hasta kabul edilmediğini ve günlük açıklanan korona virüsü verilerinde sadece sempton gösteren kişilerin yer aldığını söylemesine tepki gösterdi. Açıklamada, Sağlık Bakanlığı'nı süreci şeffaf bir biçimde yürütmesi için çağrıda bulunulurken bakanlığın gerçekleri gizlediği belirtildi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Edirne Tabip Odası, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın 30 Eylül'de gerçekleştirdiği basın açıklamasında korona virüsü salgınındaki her vakanın hasta kabul edilmediğini ve günlük açıklanan korona virüsü verilerinde sadece sempton gösteren kişilerin yer aldığını söylemesine tepki gösterdi. Edirne Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından yapılan yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı'nın gerçekleri gizlediği belirtilirken; sürecin şeffaf bir biçimde yürütülerek epidemiyolojik ve bilimsel verilere uygun olarak salgın ile mücadele edilmesi için çağrı yapıldı.
TTB'nin,
korona virüsü salgınının başladığı ilk günden itibaren günlük verilerin doğru
ve şeffaf verilmediğine dair kaygılarını kamuoyu ile paylaştığı
hatırlatılırken; 'Türk Tabipleri Birliği, bilim insanlarının katkılarıyla hazırlanan
iki, dört ve altıncı ay değerlendirme raporlarıyla, değerlendirme
açıklamalarıyla salgın yönetimine dair kaygılarını ve önerilerini dile
getirmiştir. Bu kaygı ve önerilerini kamuoyu ile paylaştığı gibi ve Sağlık
Bakanlığı'na da iletmiştir' ifadeleri kullanıldı.
'GÜVEN VEREN MÜCADELE SERGİLENEMEDİ'
Sağlık
Bakanı Fahrettin Koca'nın 30 Eylül'de yaptığı konuşmasının hatırlatıldığı
açıklamada; 'Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 30 Eylül'de yaptığı basın
açıklamasında, '˜Her vakanın hasta kabul edilmediğini ve günlük olarak açıklanan
COVID-19 verilerinde sadece semptom gösteren kişilerin yer aldığını'
açıklamıştır. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, '˜Her vaka hasta değildir. Çünkü
testi pozitif çıktığı halde hiçbir semptom göstermeyenler de var. Büyük
çoğunluğu bunlar oluşturuyor' açıklaması, tüm ülkede aylardır turkuaz
tabloların bilimsel ölçütlere uygun düzenlenmediğinin itirafı niteliğindedir.
Bakan Koca, günlük vaka sayısı terimini '˜günlük hasta sayısına çevirirken;
'˜entübe hasta' yerine '˜ağır hasta' ifadesi koymuş; hekim hasta ilişkisinin ilk
gerekliliği olan güven ilişkisini zedelemiştir. Bakanlık ve toplum arasındaki
güven ilişkisi de aynı şekilde zarar görmüştür. Pandemiye karşı güven veren bir
mücadele sergilenememiştir' denildi.
'BİLİM KURULU'NU SORUMLULUK ALTINDA BIRAKTI'
Dünya
Sağlık Örgütü'nün teyitli Covid-19 vakalarını '˜Klinik işaret ve semptomlardan
bağımsız olarak, Covid-19 enfeksiyonu taşıdığı laboratuvar sonuçlarıyla teyit
edilmiş bireyler' olarak tanımladığına dikkat çekilen açıklamada; 'Yani, PCR
testi pozitif çıkan tüm bireyler, klinik bulgu göstersin ya da göstermesin, Covid-19
hastası kabul ediliyor. Bugüne kadar verilerin açık ve şeffaf olarak
paylaşılmama çabası ne yazık ki salgının yaygınlaşması ve kontrol altına
alınamaması dışında başka hiçbir şeye yaramamıştır. Bu duruma gelinmesinde
ekonomi ve siyasetin, bilimin önüne geçmesinin neden olduğu da açıktır. Hedef
salgınla mücadele olmalıdır. Salgınla ilgili hemen her konuda Bilim Kurulu'nun
önerileri doğrultusunda ilerlendiği açıklandığı göz önüne alındığında verilerle
ilgili bu durumun Bilim Kurulu tarafından önerilip önerilmediği bilinmemekte ve
bu durum Bilim Kurulu'nu da sorumluluk altında bırakmaktadır' sözlerine yer
verildi.
'DÜŞÜK GÖSTEREREK BAŞARILI OLUNAMAZ'
Açıklamada,
salgınla mücadelede başarılı olmanın ön koşulları hatırlatılırken; 'Salgınla
mücadelede başarılı olmanın ön koşulları olan şeffaflık, akıl ve bilimin
kılavuzluğunda belirlenmiş salgın ile mücadele stratejisi, filyasyon
çalışmalarının etkili biçimde yapılması, salgının hastanelerden önce toplum
bazında ve birinci basamakta karşılanması, başta Türk Tabipleri Birliği olmak
üzere tüm toplumun katılımını içine alan topyekûn mücadele ve kolektif
dayanışma ruhu sergilenmesi gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz. Semptomu
olmasa da sağlık çalışanları da başta olmak üzere tüm temaslılara test
yapılması gerektiğini pandemi başından itibaren ısrarla belirtiyoruz. Vakaları
düşük göstererek, terimleri değiştirerek, her gün farklı demeç vererek başarılı
olunamaz. Salgını ancak toplumla, sağlık çalışanları ile tabip odaları ile Türk
Tabipleri Birliği ile bilim insanları ile hep birlikte mücadele ederek kontrol
altına alabilirsiniz' denildi.
'ÜLKEMİZİN İTİBARINI ZEDELEYECEKTİR'
Filyasyonun
bir saha çalışması olduğu vurgulanan açıklamada; 'Salgın sahada önlenir! Günlük
test sayıları arttırılmalı, test sonuçları pozitif çıkan hastalardan klinik
bulgu gösterenler durumlarına göre evde ya da hastanede tedaviye alınmalı, test
sonuçları pozitif çıkan tüm bireyler hasta olarak açıklanmalı mutlak
izolasyonda tutularak salgının yaygınlaşması önlenmelidir. Bilimsel ölçütlere
göre elde edilen bilgiler, şeffaf bir biçimde toplum ile paylaşılmalıdır.
Pandemi ile mücadele edenlerin toplumu doğru bir biçimde bilgilendirme
sorumluluğu olduğunu tekrar hatırlatarak, bilgilerin şeffaf bir biçimde
paylaşılmaması yurttaşlarımızda güvensizlik yaratacağı gibi, salgının kontrol
altına alınmasına engel olacak, ülkemizin itibarını da zedeleyecektir'
ifadelerine yer verildi.