SÜT FİYATI İSYANI
CHP Edirne İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Önder Cin, bölgedeki süt üreticisinin zor durumda olduğunu söyledi. Cin, süt üreticiliğinin sürdürülebilirliğini kaybettiğini belirtirken Süt Konseyi'nin bir an önce toplanması gerektiğini ifade etti. Süt fiyatının en az 3 TL olmasını talep eden Cin, Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var Projesi'ne de tepki gösterdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Önder Cin, Edirne'deki süt üreticisinin durumu ile ilgili açıklamalarda bulundu. İl Genel Meclisi toplantısının ardından basın mensupları ile bir araya gelen Cin, Ocak ayında düzenlenmesi beklenen Süt Konseyi toplantısı öncesi üreticilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Cin, süt üreticisinin girdilerine gelen zamlar nedeniyle zor durumda olduğuna dikkat çekerken; Süt Konseyi'nin Ocak ayından önce bir araya gelerek süt fiyatlarını güncellemesi gerektiğini söyledi. Süt üreticisinin en az 3 TL beklentisi olduğunu belirten Cin, üreticilerin beklentilerinin karşılanmaması halinde süt üreticiliğinin sürdürülebilirliğini kaybettiğini ifade etti. Cin, Edirne Valiliği ile Ziraat Bankası arasında geçtiğimiz günlerde protokolü imzalanan Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var Projesi'ne de tepki gösterdi.
'SÜRDÜRÜLEBİLİR DURUMDAN ÇIKTI'
Cin,
2020 yılı Ekim ayında sütün müstahsil fiyatının 2,30 TL olduğunu belirtirken; 'Üreticinin
eline geçen para 2,20 TL'dir. Türkiye'de üretici girdi fiyatları yükseliyor.
Yılbaşından beri üreticimizin girdileri yüzde 40 yükseldi. Fakat üreticinin süt
satış fiyatı sabit tutuldu. Tarım ve Orman Bakanı en son dedi ki; 'Temmuz,
Ağustos, Eylül ayları süt desteklemeleri 40 kuruştur.' Fakat bu bize bir çare
değil. Bu iş sürdürülebilir bir durumdan çıktı' dedi.
'BU PARAYI KİM KAZANIYOR?'
Köylerde
süt üretim işletmelerinin boşaldığını söyleyen Cin; 'Hayvancılık öyle bir
şeydir ki çıkan bir daha geri dönmez. Genç nüfus zaten bu işi yapmıyor. Çünkü
hesap yapıyor, para kazanmıyor. Süt fiyatları bu şekilde tutuluyor ve yılbaşına
kadar bekletilecek. Eylül ve Ekim aylarında borsada canlı hayvan fiyatları
aşağıya düştü. 4 ay önce canlı baskül dana 25-26 TL idi, 20 TL'ye düştü. İnek
fiyatları 18 TL'den 10-12 TL'ye düştü. Bu arada 25-26 TL'ye dana kesilirken 60
TL olan kıyma geriledi mi? Hayır gerilemedi. Üretici para kazanamıyor ama
tüketiciye ucuz yedirebiliyor muyuz? Hayır yediremiyoruz. Bu parayı kim
kazanıyor? Burada üretici mağdur ediliyor' sözlerine yer verdi.
PAKDEMİRLİ'YE SESLENDİ
Cin,
konuşmasında Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye seslenirken; 'Tarım ve Orman
Bakanımızdan şunu isterdim; Eylül ve Ekim aylarında hayvanların arz fazlalığı
var. Herkesin borç ayı ve üretici borcunu ödemek için düvesini, ineğini,
danasını satacak. Bizim üreticimiz, borcuna sadık bir üreticidir. Lalapaşa ve
Süloğlu ilçelerimiz, hayvancılığın yoğun olduğu bölgelerdir. Buralarda kuralık,
dolu ve don olayı yaşandı ve verim kayıpları vardı. Bununla ilgili Tarım Kredi
ve Ziraat Bankası'na hâlâ gelmiş bir yasal düzenleme yok. Bundan dolayı üretici
de elindeki bütün canlı materyalleri paraya çevirmek zorunda kaldı. Nasıl
çevirdi? Yüzde 30 aşağısına paraya çevirdi. Bunun neticesinde şu anda süt
üreticisi ve besici, bu işten memnun değil. Kiminle konuşsam; '˜Para yapsın,
düzelsin, satıp bırakacağım' diyor. Bu işin sürdürülebilirliği kalmadı. Ne yapılacaksa
bir an önce yapılsın' dedi.
'TEK EZİLEN ÜRETİCİ'
Süt Konseyi'nin toplantısı ve süt fiyatlarının güncellenmesi
için Ocak ayının beklendiğini söyleyen Cin; 'Bizim 2,20 TL'den sattığımız sütü
alıp satan sanayici, yılbaşından beri süt mamullerine yüzde 40 zam yaptı.
Burada ezilen tek kişi var, o da üreticidir. Üretmek bir sevdadır ama sevda da
tek taraflı olmaz. Süt ve et fiyatları bir an önce düzenlenmeli ve buna bir
çare bulunmalıdır' ifadelerine yer verdi.
'EN AZ 3 TL BEKLENİYOR'
Cin,
konuşmasında süt üreticisinin girdilerine de dikkat çekerken; 'Bugün süt
üreticisinin en büyük girdisi mısır silajıdır. 30-35 kuruştan silaj alınır. Bir
saman balyası 14 TL'dir. Üreticinin kullandığı elektriğe, suya ve gübreye zam
yapıldı. Gübre fiyatlarına son 10 günde 4 defa zam geldi. Bu iş artık yapılacak
durumdan çıktı. 85 milyonluk Türkiye tarım ülkesidir. Bunu lütfen yapmayalım.
Pandemide zaten ortaya çıkan şudur; tarım olmazsa olmazımızdır. Geçen yıl 1,5
TL olan makarna, pandemide 3-4 TL'ye çıktı. Pandemi de daha devam edecek gibi
görünüyor. Üretici bunları üretmek zorundadır ama bu şekilde üretim olmaz. Süt
fiyatı, Ocak ayı beklenmemeli. Üretici en az 3 TL fiyat bekliyor. Bunun geri
dönüşü olmayacak' dedi.
'ÇOCUĞUNA, DAMADINA VERİLİYOR'
Edirne
Valiliği ile Ziraat Bankası arasında geçtiğimiz günlerde protokolü imzalanan
Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var Projesi'ne de tepki gösteren Cin; 'İl
Genel Meclisi'mize Tarım ve Orman İl Müdürü geldi ve Köyümde Yaşamak İçin Bir
Sürü Nedenim Var Projesi'nde Ziraat Bankası ile protokol imzalanacağını
söyledi. Projeye katılacak kişilerin Ziraat Bankası ile herhangi bir ödeme
sorunu olmayacak, sicili düzgün olacak, işletmesi olacak, hayvanları
barındıracak ahırı olacak, kendi yeminin belli bir kapasitesini üretebilecek
dedi. Çiftçinin birçoğunun zaten sicili bozuk. Ayrıca daha önce de Genç Çiftçi
Projesi yapıldı. Düşünce olarak güzel ama uygulamada olmuyor. Genç Çiftçi
Projesi'nde kimlere ne verildiğini gördük. Yönetimdekilerin çocuğuna, damadına
verildi. Bu işi gerçekten yapanlara verilmedi. Bu iş de böyle olacak. Bu işler
böyle oluyor. Gerçek üreticiye bir şeyler verilmiyor. Bu proje yapılacaksa daha
düzenli bir şekilde yapılmalı, göstermelik olmamalıdır' diye konuştu.