Şehitlik kararında değişiklik
Edirne İl Genel Meclisi'nin Şubat ayı toplantılarında Şehitlikler ve Şehit Ailelerini Koruma Komisyonu Başkanı Mehmet Geçmiş tarafından Meclis'e sunulan Karasatı Köyü Şehitliği raporunun kararında değişiklik yapıldı. Tapu devir işlemleri ve şehitlik projesinin tamamlanmasından sonra Anıtlar Kurulu'ndan tescil işlemlerinin Edirne Valiliği tarafından yaptırılması talebi ile değiştirildi. Meclis, kararı oybirliğiyle kabul etti.
Geçmiş 'Valimiz haklı' dedi.
Edirne İl Genel Meclisi'nin Şubat ayı toplantılarında Şehitlikler ve Şehit Ailelerini Koruma Komisyonu Başkanı Mehmet Geçmiş tarafından Meclis'e sunulan Karasatı Köyü Şehitliği raporunun kararı, Edirne Valisi Günay Özdemir'in talebi ile değiştirildi. Edirne İl Genel Meclisi'nin Mart ayındaki ilk toplantısında Edirne Valisi Günay Özdemir'in, Karasatı Köyü Şehitliği konusundaki talebi görüşülerek karara bağlandı. Özdemir, İl Genel Meclisi'ne gönderdiği talepte; 'İlgili yazınız ekinde alınan '˜Karasatı Köyü Şehitliği' konulu 07.02.2018 gün ve 41 sayılı İl Genel Meclis kararında; '˜Kör kuyu mevkiindeki anıtın yeniden düzenlenmesine, köy girişinde yer alan mezarlık bölgesine bir pano yapılarak, 1912 yılında öldürülen köy halkının isimlerinin buraya yazılmasına, köy şehitliği olarak geçen mevkiinin tapu devir işlemlerinin İl Özel İdare Genel Sekreterliği tarafından yapılmasına' şeklinde karar alındığı görülmüştür' ifadelerine yer verildi. Talepte, 12.11. 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Şehitlik Yönetmeliği'nin '˜Şehitlik Yerlerinin Belirlenmesi' başlıklı 7. maddesinin 2. bendinde; '˜Şehitlik yerlerinin belirlenmesi işlemleri yurtiçinde Valiliklerce, yurtdışında Dışişleri Bakanlığı vasıtasıyla ilgili ülkelerle varılacak mutabakata göre yürütülür' ifadelerine dikkat çekildi. Aynı yönetmeliğin '˜Şehitliklerin düzenlenmesi' başlıklı 9. maddesinin (d) fıkrasının belirtildiği talepte; 'Şehitliklerde uygulanacak aydınlatma, sulama, teraslama, bahçe ve yaya yolları gibi altyapıya ilişkin standartlar Valiliklerce verilir' denildi. Talepte yönetmeliğin (3) fıkrasındaysa '˜Valilikler tarafından birinci fıkra kapsamında talep edilen hususlar belediyeler ve ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yerine getirilir' hükmünün amir olduğu vurgulandı.
'Valimiz haklı'
Söz konusu 41 nolu İl Genel Meclis kararında İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği ibaresinin kullanıldığına dikkat çekilen talepte; 'Bu ibare sadece bir kadro unvanından ibaret olup, kurum adını temsil etmemektedir. Kurum olarak İl Özel İdaresi'nin başı Vali'dir. Bu nedenle, yönetmelik hükümleri gereği, Şehitlik ile ilgili düzenlemelerde Valilik yetkili olduğundan dolayı, bu konu ile ilgili taleplerin Valiliğimize yapılması halinde Valiliğimizce değerlendirilecek' sözlerine yer verildi. Toplantıda Özdemir'in talebini İl Genel Meclisi'ne sunan Geçmiş; 'Sayın Valim, bu konuda haklı. Şehitlikler ve Şehit Ailelerini Koruma Komisyonu'nun almış olduğu karar metni kendisine gönderilirken eksik yazılmış. Köy Şehitliği olarak geçen mevkiinin tapu devir işlemlerinin ve Şehitlik projesinin tamamlandıktan sonra Anıtlar Kurulu'ndan Şehitlik tescil işlemlerinin İl Özel İdare Genel Sekreterliği tarafından yaptırılması kararı almışız. İl Özel İdare Genel Sekreterliği değil; Sayın Valimiz, İl Özel İdare Genel Sekreterliği'ne talimat verir. İl Özel İdare Genel Sekreterliği, Vali adına iş ve işlemleri yapar. Bu kararın düzeltilmesi için tekrar onaylatacağım' dedi.
Oybirliğiyle kabul edildi
Geçmiş, Kör Kuyu mevkiinde yer alan mevcut anıtın yeniden düzenlenmesi, yapılacak harcamaların köy halkı tarafından karşılanacağı, köy girişinde yer alan mezarlık bölgesine bir pano yapılarak 1912 yılında öldürülen köy halkının isimlerinin buraya yazılması, proje çalışması Edirne Şehit Aileleri Derneği tarafında yapılacaktır. Köy Şehitliği olarak geçen mevkiinin tapu devir işlemlerinin Edirne Valiliği tarafından yapılması, Şehitlik projesinin tamamlandıktan sonra Anıtlar Kurulu'ndan Edirne Valiliği tarafından Şehitlik tescil işlemlerinin yaptırılmasını Meclis'e sunarken, karar oybirliğiyle kabul edildi.
Ölümden kurtulanlar anlatmış
Edirne İl Genel Meclisi'nin Şubat ayı toplantılarında Şehitlikler ve Şehit Ailelerini Koruma Komisyonu Başkanı Mehmet Geçmiş tarafından Meclis'e sunulan Karasatı Köyü Şehitliği raporunda Karasatı Köyü'nde yaşanan zulüm ile ilgili; 'Balkan Harbi neticesinde esareti yaşayan bu mübarek ve mukaddes vatan toprakları, Rum ve Bulgar çeteler tarafından talan edilmeye başlanması üzerine Kanarya Köy bu zulümden nasibini fazlasıyla almıştır. O dönem yaşananlara şahitlik eden köy halkından Recep Atik ve Halil Başdümen isimli kişiler, hicri 1358 doğumludur. Olayların yaşandığı dönemde 12-13 yaşlarında olan bu şahıslar, çetelerin elinden saklanarak, ölümden kurtulmuşlardır' ifadelerine yer vermişti.
'46 kişi, kör kuyu mevkiinde öldürülür'
Katliamdan kurtulan vatandaşların yaşadıklarına dikkat çeken Geçmiş; 'Bu şahıslar yaşadıklarını söyle anlatırlar; '˜Köyümüz civarın en zengin köylerinden biridir. Köyümüzün civarında Rum ve Bulgar köyleri vardır. Bunlardan yeni muhacir, Bulgarların yaşadığı bir köydür. Kurban Bayramı'ndan önce civarda yaşayan Bulgarlarla barıştık. Artık savaş bitti diyerek Türk köylerini dolaşarak silahlanan halkın silahlarını teslim alırlar. Silahlarını teslim eden köy halkı savunmasız kalır. Olaylar, 1912 yılında Kurban Bayramı sabahı yaşanmıştır. Bayram Namazı'na giden köylüler, bu çeteler tarafından bayram sabahı toplanırlar ve köyün girişindeki kör kuyunun olduğu bölgeye götürülürler. Bu esnada sokaklarda olan 7'den 70'e kim varsa onlarda toplanır. Camiden alınan ve sokaklardan toplanan 46 kişi, kör kuyu mevkiinde öldürülür. Kurtulanlar ve saklananlar 4. Kolordu'nun bulunduğu Biga bölgesine kaçarlar. Bu bölgede 6 ay kadar kalan köy halkı, tekrar köye döner. Ölümlerinin üzerinden 6 ayı aşkın bir süre geçince ortada sadece kemikler kalmıştır' demişti.
'42 kişinin kim olduğu tespit edilmiştir'
Köye dönen vatandaşların kör kuyu olarak bilinen yerde açıkta olan kemikleri toplayarak kuyunun olduğu yere gömdüklerini belirten Geçmiş; 'Kuyu başında öldürülenlerin kemiklerinin kime ait olduğunu ancak kalan kıyafet parçalarından anlayabilirler. O gün 46 kişinin öldürüldüğü ancak 42 kişinin kim olduğu tespit edilmiştir. Kalan kemiklerden köy halkının tamamının satırla öldürüldüğü anlaşılır. Bu durum üzerine köyü adı '˜Kara Satır' olarak değiştirilir. Zaman içinde '˜Kara Satır', sonundaki '˜R' harfi atılarak köyün ismi '˜Kara Satı' olarak kullanılmaya başlanır' sözlerine yer vermişti.
Küçük bir anıt dikilmiş
O gün öldürülmekten saklanarak kurtulan ve daha sonra tekrar köye dönen Recep Atik ve Halil Başdümen'in, 1912 yılında öldürülen kardeşleri ve akrabalarının hatıralarının yaşatılması için öldürüldükleri yere bir anıt dikilmesi için çalıştıklarını söyleyen Geçmiş; 'Bu istekleri 1969 yılında Kör Kuyu denilen mevkide, mülkiyet sahibi Sami Kaya'ya ait olan 495 numaralı parsel üzerine yer alan 1000 metrekare arsa üzerine toplu mezar ve mezar başına küçük bir anıt dikilerek gerçekleşir' demişti.
İsimlerini açıklamıştı
Geçmiş, Kara Satır Köyü'nde şehit edilen vatandaşların isimlerini açıklayarak; 'Burada yatan köy halkının isim listesi şöyledir; Mustafa Çavuş (52), Mustafa oğlu Süleyman (18), Mustafa oğlu Mehmet Ali (12), Yunus oğlu Hüseyin (65), Ethem oğlu Hıdır (18), Kerim oğlu Kadir (17), Hasan oğlu Mehmet (35), İsmail Hoca (46), Osman Hoca (50), Mustafa oğlu Muttalip (50), Muttalip oğlu Ahmet (19), Hacı Kara Ahmet (70), Kara Ahmet oğlu İsmail (16), Hüseyin oğlu Mustafa (70), Mustafa oğlu Ahmet (27), Mustafa oğlu Mustafa (25), İskender oğlu Mehmet Ali (40), İskender oğlu Ahmet (46), Ahmet oğlu Ahmet (24), Haseki Ahmet oğlu Ali (18), İbrahim oğlu Abdullah (60), Kara Bekir (50), Bekir oğlu Halil (25), Dereli Mehmet Ailesi (50), Halil kızı Sabriye (8), Hıdır Ağa (40), Hıdır oğlu Mehmet (15), Memiş'in Arif (18), Arabın Emin (17) Hüsnü Ağa (55), Mustafa oğlu Osman (14), Tatar Süleyman (30), Ali Ağa (60), Abdi Ağa (60), Emin oğlu Veysel (40), Dereli Ahmet oğlu Mustaf (17), Zekeriya Ağa (50), Zekeriya oğlu Halil (10), Zekeriya kızı Havva (8), Molla İsmail (50), İsmail oğlu Osman (18), ihtiyar misafir (75) ve 4 isimsiz vatandaş. Bu vesileyle vatanı, bayrağı, namusu için can veren tüm kahramanları bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyor, milletimizin böyle acıları tekrar yaşamamasını diliyoruz' ifadelerine yer vermişti.