Romanlar ters düştü
Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu'nun Afyonkarahisar'daki çadırda yanan bir vatandaşı meclis gündemine taşıdığını, yine AK parti İzmir milletvekili olan Cemal Bekle'nin ise bu duruma kayıtsız kaldığını belirterek, 'Romanların hak mücadelesini mecliste dillendirememekle birlikte, kendisi için parti siyaseti öne çıkmıştır' dedi.
TBMM'de, 2019 Yılı bütçe görüşmelerinde meclis kürsünde söz alan Roman kökenli CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde çadırda yanarak ölen bir roman vatandaş olan Hanife Kaçar adlı bir kadını gündeme taşımıştı.
Bu
durumun ardından konuyla ilgili yazılı bir açıklamada bulunan Edirne Roman
Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı, 'Mecliste Özcan Purçu' nun
konuşmasından sonra kürsüde söz alan yine Roman kökenli olan AK parti İzmir
milletvekili Cemâl Bekle, kendi partisinin Romanlara yönelik yaptığı
çalışmalardan söz etmiştir. 1934 İskân Yasasının Romanlara yönelik dördüncü
maddenin kaldırılması ve sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın
Romanlardan özür dilediğini ifa etmiştir. Bunlar önemli ve değerli sözlerdir.
Ancak, sayın vekil yaşanan insanlık dramını görmezden gelmiş, partisinin siyasi
düşünce kalıplarının dışına çıkamamıştır. Çadırda yanarak ölen Roman kadının
durumuna hiç değinmemiştir. Oysa kendisinin meclisteki varlığı Roman kimliği
üzerindendir. Kendisi 'Ben bu ülkede bir Romanın değil, hiçbir vatandaşımızın
yanarak ölmesini istemem. Yaşanan olaydan büyük bir üzüntü duydum. Hanife ablamıza
rahmet diliyorum. Konunun takipçisi olacağım. Vali beyden bunu hesabına
soracağım' demeliydi' dedi.
Bu tür gelişimler Romanların sorunlarına çözüm üretmekten uzak olduğu kadar zarar verme noktasına kadar getirebileceğini ifade eden Şallı, 'Özellikle iktidar partisinin milletvekili olan Cemal Bekle'den Romanlar büyük bir beklenti içine girmiş, Romanların sorunlarına çok kısa da olsa değinmemesi hayal kırıklığı yanında üzüntü yaratmıştır. Romanlar siyasi polemik haline getirilmemelidir. Romanların sorunları, çözümü ve gelişimleri sosyal gerçeklik üzerinden, disiplinli politikaların yürütülmesi ile mümkündür. Bu durumların etkisi 'samimiyet' kavramının irdelenmesine yol açar. Şunları bunları yaptık demenin yanı güzelde, yanarak ölen Roman kadının durumunu sorgulama cesareti herkeste olmalıdır. Avrupa Birliği'nin tavsiye kararları ile İte kaka oluşturulan Ulusal Roman Stratejik Eylem Belgesi 2016 yılında Resmi Gazete' de yayımlanmasına rağmen, gelişmenin küçük kıpırtıları dahi görünmüyor. 2016 yılında Ezine ilçesinde donarak ölen Roman bir kadının durumu nedeniyle bu ilçenin belediye başkanını temsilen bir bayanla belediye binasında görüşmüş idik. 'İlçenizde donarak ölen Ünzüle Türkmen için ölmeden önce herhangi bir çalışmanız oldu mu ?'sorusuna yanıtı. ' Biz Romanlara kömür almasında yardımcı oluyoruz. Para veriyoruz. Kadın öldükten sonra cenazesini belediye olarak biz kaldırdık. Helvasını dağıttık' demişti. Ülkemizde Romanlara yönelik anlayış bu ise, sözün bittiği yerdeyiz. 'SİROMA' projesinde 11.5 milyon Euro Romanlar için para harcandı. Para rüzgâr oldu gitti. Romanlara yönelik fon kaynaklı paralar lüks otellerde harcandı. Roman çadırları hâlen yerinde duruyor. Sevdiğimiz ve kardeşimiz olan Cemal Bekle, Roman meselesinde bizlerde şaşkınlık, hayal kırıklığı yaratmıştır. Romanların hak mücadelesini mecliste dillendirememekle birlikte, kendisi için parti siyaseti öne çıkmıştır. Romanların temel hak mücadelesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde sessizliğe uğramış, hak temelli taleplerimiz yok sayılmıştır. Vekilimiz Cemâl Bekle'nin Romanların gerçek sesi olmasını büyük bir özlemle bekliyoruz' diye konuştu.