Kadınlar yeniden Saraçlar'da
Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesine karşı Edirne'de eylemler devam ediyor. Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi, Saraçlar Caddesi'ne yeniden çıktı. Basın açıklaması gerçekleştiren kolektif üyeleri, İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmeyeceklerini vurguladılar.
Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi, İstanbul Sözleşmesi'nin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile feshedilmesine karşı yeniden sokağa çıktı. Saraçlar Caddesi'nde basın açıklaması gerçekleştiren Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi, 10 gün önce İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin oluşturduğu emniyet çemberinde gerçekleştirdikleri basın açıklaması sırasında yaşananlarla ilgili iddialara yer verdiler. Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi adına basın açıklamasını Pınar Fidan okudu. Fidan, açıklamada İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasının üzerinden 21 gün geçtiğini belirtirken; 'Bu 21 gün içinde yüzlerce kadın şiddete maruz kaldı, taciz edildi ve öldürüldü. AKP iktidarı, salgını bahane ederek kadınların '˜yaşamak istiyoruz' sloganlarına kulak tıkamaya devam ediyor. Bir gece vakti İstanbul Sözleşmesi'ni kaldıran iktidarın kadın düşmanı zihniyetine sahip kayyumlar, şimdi de Boğaziçi Üniversitesi'ndeki Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu'nu (CİTÖK) fiilen kapattı' ifadelerini kullandı.
21 GÜNDE YAŞANANLARI HATIRLATTI
Fidan,
kadınlar ve LGBTİ+'ların evde, sokakta, işyerlerinde şiddete, tacize maruz
kaldığını söylerken; 'Hatta failler bu şiddet ve taciz görüntülerini sosyal
medyada açıkça paylaşmaktan çekinmiyorlar. 5 gün önce Alihan Şimşek isimli
şahıs sosyal medya uygulamaları üzerinden Özgecan Aslan'a, kadınlara ve
çocuklara cinsel hakarette bulundu ve hatta 3 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel
istismarda bulunduğunu itiraf etti. Daha birkaç gün önce sırf İstanbul
Sözleşmesi eylemine katıldıkları gerekçesiyle 4 İranlı mülteci kadın gözaltına
alındı ve anayasal haklarını kullanmış olan bu kadınlar hakkında sınır dışı
kararı çıktı. Kadınların geri gönderilmeleri halinde işkence ve hapisle karşı
karşıya kalacakları açıkken bu kararın verilmesi, yürürlükte olan ve uygulanmak
zorunda olunan İstanbul Sözleşmesi'nin 61'inci maddesine aykırıdır. Adana'da 5
ve 6 yaşlarındaki çocuklarına cinsel istismarda bulunan babaya verilen 35 yıl
hapis cezası istinaf mahkemesinde bozuldu. Kadınların mücadelesi sayesinde dava
tekrar Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açıldı. Ancak erkekleri koruyan devlet
zihniyeti ile istismarcı babanın tutukluluk talebi yeniden reddedildi. Bu durum
erkek devlet zihniyetinin bir sonucudur' dedi.
'ŞİDDET VE NEFRET SÖYLEMİNE CESARET VERDİ'
Cezasızlık
ve İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasının, kadınlar ile LGBTİ+'lara karşı
şiddet ve nefret söylemi uygulayanlara cesaret verdiğini belirten Fidan; 'Erkek
devlet zihniyetinin cesaret verici politikaları şiddetin, nefretin, tacizin,
tecavüzün, istismarın ve homofobinin her gün katbekat artmasına sebep oluyor.
Kadın katilleri sokaklarda kollarını sallaya sallaya gezerken, sosyal medyada
açık açık boy gösterirken devletin baskı aygıtları yaşam mücadelesi veren
kadınları ezmeye çalışıyor. İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasından Boğaziçi
direnişine kadar kadınlar sokakları isyanlarıyla dolduruyor. Kadınların
sesinden rahatsız olan iktidar eylemlerde orantısız şiddetle gözaltına,
eylemde, karakolda, gözaltı aracında tacizle, cezalarla, soruşturmalarla ve
çıplak aramayla kadın mücadelesine tüm öfkesini kusuyor' sözlerine yer verdi.
'PSİKOLOJİK VE FİZİKSEL TACİZDE BULUNDU'
Fidan,
Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi'nin 10 gün önce Saraçlar Caddesi'nde İl
Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin oluşturduğu emniyet çemberinde gerçekleştirdiği
basın açıklamasını hatırlatırken; 'Edirne'de geçtiğimiz haftalarda İstanbul
Sözleşmesi'ni savunmak için sokağa çıkan kadınlara polis abluka koydu ve
kadınlara psikolojik ve fiziksel tacizde bulundu. Ancak bizler tüm
engellemelere rağmen ablukayı kırdık, yürüyüşümüzü gerçekleştirdik ve basın
açıklamamızı yaptık. İstedikleri kadar uğraşsınlar, kendi sonlarını faşizm
aygıtlarıyla ertelemeye, kendi kitlesine nefret pompalamaya ve kemikleştirmeye
çalışsınlar; kaçınılmaz son onları bekliyor. Kadınların mücadelesini
durduramayacaksınız. Çünkü her gün kadınların öldüğü, cinsiyet eşitsizliğine mahkûm
bırakıldığı ve ötekileştirildiği Türkiye'de feminizm bir yaşam mücadelesidir.
İsyanlarını sokaklara taşıyan kadınlar ataerkil sisteminizle asla uzlaşmayacak'
dedi.
'İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NDEN VAZGEÇMİYORUZ'
İstanbul
Sözleşmesi'nden vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Fidan; 'Bu memlekette yaşam
mücadelesi veren dirayetli, iradeli, meşru, militan, örgütlü gücümüz olduğu
sürece kadınların dinmeyen isyanı dalga dalga üzerinize gelecek. Korkmakta
haklısınız. Hiçbir güç bizleri evde, işyerinde, sınıflarda tutamaz. Bizim olanı
alacağız. Dün ve bugün sokaktaydık. Yarın da meydanları boş bırakmayacağız.
Bizim olanı bugünden alacağız ve İstanbul Sözleşmesi'ni uygulatacağız. Yeni bir
dünya milyonlarca kadının ve LGBTİ+'nın ellerinde şekillenecek. Yine
tekrarlıyoruz, polisin ve devletin tehdit ve ablukalarına rağmen sokakları da
meydanları da terk etmiyoruz. İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz' diye
konuştu. Açıklamanın ardından Trakya Üniversiteli Kadın Kolektifi üyeleri,
Saraçlar Caddesi'nden ayrıldılar.