Kadınlar DUR dedi
Edirne'de başta belediye başkanlığı olmak üzere bazı siyasi parti, sivil toplum örgütü ve sendikaların destek verdiği Edirne Kadın Dayanışması, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Atatürk anıtına çelenk sundu. Dayanışma adına basın açıklaması yapan TROYDEM Yönetim Kurulu Üyesi Gizem Arı, kadınların her geçen gün artan şiddet olayları, taciz ve tecavüz vakalarındaki artışa '˜dur' demek için toplandığını söyledi.
Edirne Kadın Dayanışması, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında Atatürk anıtında tören düzenledi. Edirne Belediye Başkanlığı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne İl ve Merkez İlçe Kadın Kolları Örgütleri, İYİ Parti Edirne Merkez İlçe Başkanlığı, Demokrat Parti Edirne Merkez İlçe Başkanlığı, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Edirne Şubesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Edirne Şubesi, Emekli-Sen Edirne Şubesi Kadın Komisyonu, Edirne Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Edirne Kent Konseyi Kadın Meclisi, Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Trakya Roman ve Engelliler Derneği (TROYDEM), Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Edirne Şubesi, Türk Kadınlar Birliği Edirne Şubesi ve Tüm Yerel-Sen Edirne Şubesi Kadın Komisyonu'nun destek verdiği törende, Atatürk anıtına çelenk sunuldu.
Atatürk
anıtına çelenk sunulması ile başlayan törende Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu
Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına bir dakikalık
saygı duruşunda bulunulurken; İstiklal Marşı okundu. Törende basın açıklamasını
Edirne Kadın Dayanışması adına TROYDEM Yönetim Kurulu Üyesi Gizem Arı okudu.
'DEĞİŞTİRMEK İÇİN MEYDANLARDAYIZ'
Arı,
kadın mücadelesinin dünyada 164 yıldır var olduğunu belirtirken; '1857'de New York
kentinde dokuma fabrikasında eşit işe eşit ücret ve 10 saatlik iş günü ile iyi
koşullarda çalışabilmek için grev yapan 129 kadın işçinin barikatları aşamaması
sonucu yanarak can vermesi ile başlayan mücadelenin adıdır kadın. Bizler, 8
Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde her yıl meydanlarda hep aynı şeyleri
söylemek zorunda kalıyoruz. Bunun en temel sebebi ne yazık ki şiddet,
ayrımcılık, taciz, tecavüz, sömürü ve eşitsizliğin bir türlü bitmemiş olması,
her geçen gün daha da artarak çoğalmasıdır. Bugün burada bulunan Edirne Kadın
Dayanışması olarak tüm sorunların bittiğini duyurmak ve bunun için güzel işlere
imza atanları kutlamak isterdik. Ancak her geçen gün artan şiddet olayları,
taciz ve tecavüz vakalarındaki artışa '˜dur' demek için toplandık. Değişmedi
hiçbir şey ama değiştirmek için bizler meydanlarda, sokaklarda olmaya devam
edeceğiz' ifadelerini kullandı.
'PANDEMİ KADINLARI DERİNDEN YARALADI'
Dünya
genelinde devam eden korona virüsü salgının kadınları derinden yaraladığını
söyleyen Arı; 'Kovid-19 sürecinde daha fazla kadın cinayeti, şiddeti,
ayrımcılığı yaşanmıştır. İş yerlerinde küçülmeye giden kuruluşların birçoğu ilk
olarak kadın personelin işten çıkarımlarına başlamıştır. 2020 yılında 300 '˜ü
aşkın kadın cinayeti yaşandı. Eşi tarafından pompalı tüfekle çalıştığı iş
yerinde katledilen Nilay'ı unutmadık.
Bugün Nilay ve diğer katledilen kadınların hüznünü içimizde yaşıyoruz'
dedi.
'ÜÇÜNCÜ SAYFA HABERLERİNİN NEDENİNİ BİLİYORUZ'
Arı,
kadınların '˜Artık yeter' demek için meydanlarda olduğunu vurgularken; 'Bugün
tüm dünya kadınlarının insanca yaşam için sesleri daha gür çıkacak. Bugün
kadınların cinsiyet ayrımcılığını ortadan kalkması, özgür eşit bir birey ve
toplum oluşumu için sesleri daha gür çıkacak. Bugün kadınların şiddet, cinayet,
taciz ve tecavüz son bulsun diye sesleri daha gür çıkacak. Bugün kadınların
istismar, şiddet gibi yaşanan olaylarda adaletin sağlanması için sesleri daha
gür çıkacak. Bugün kadınların meydanlarda bayram yapabilmeleri için sesleri
daha gür çıkacak. Bizler her gün artan üçüncü sayfa haberlerinin nedenini
biliyoruz. Bunun tek sebebi uygulanan yanlış politikalardır. Dini referanslar
dikkate alınarak kanuni düzenlemeler yapılmakta, kadının asıl görevinin annelik
ve esas yerinin ev olduğu algısı yaratılmaya devam edilmektedir. Kadının
evlenme yaşı, kaç çocuk doğurması gerektiği dikte edilmektedir' sözlerine yer
verdi.
'8 MART ÖZGECAN'DIR'
Kadınları
toplumsal hayat dışında itmeye çalışan, cinsiyetçi ve ayrımcı politikalardan ve
uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini belirten Arı; '8 Mart;
kimliğimiz, onurumuz, yaşama hakkımız için direndiğimiz gündür. 8 Mart; bizim için
eşit ücret, eşit iş isteyen ve fabrikada çıkan yangından yitip giden
kadınlarımızdır. 8 Mart; bizim için çıktığı o yolculuktan hiçbir zaman
dönemeyen; tecavüze uğrayan sonra da öldürülen Özgecan'dır. 8 Mart; 12 yaşında
zorla evlendirilen yüzlerce kız çocuğu, mini etek giydiği için tacize uğrayan,
yemeğin altını yaktı diye şiddet gören binlerce kadındır. 8 Mart; ayrımcılığa
dur dediğimiz, şiddete yeter dediğimiz günün adı olmamalı. 8 Mart kadınların
birlikte neler başarabildiklerini anlattığı, rol modellerin çocuklara ya da
gençlere örnek olduğu bir gün olana dek bizler haykırmaya, yaşadığımız
olumsuzlukları anlatmaya devam edeceğiz' dedi.
'GÜCÜMÜZÜ BİRLEŞTİRELİM'
Arı,
kadınların özgürce yaşamayı ve hayatın her alanında var olmayı istediklerini
belirtirken; 'İşte de, evde de özgürlük ve eşitlik istiyoruz. Geceleri
sokaklarda korkmadan dolaşmak istiyoruz. Kamuda çalışan kadın için de, özelde
çalışan kadın için de 7/24 açık, erişebilir, ücretsiz kreş istiyoruz. Öldüren
sevgi değil, gerçek sevgi istiyoruz. Şeffaf, demokratik ve toplumsal cinsiyete
duyarlı bütçe istiyoruz. Eşitlik anlayışını toplumun tamamına yayıp, erkek
egemen kültürün etkisinin bertaraf edilmesini istiyoruz. 6284 sayılı Kanun ile
İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere, kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair
imzalanan uluslararası sözleşmelerin gereğinin yerine getirilmesini istiyoruz. Ve
tüm kadınlara alanlardan sesleniyoruz; bizi yok sayan, varlığımızı görmezden
gelen anlayışa karşı sessiz kalmayalım. Sesimizi duymayanlara karşı kadınlar olarak
susmayalım. İş güvencemize sahip çıkalım. Sözümüzü, sesimizi ve gücümüzü
birleştirelim. Çünkü biz birlikte güçlüyüz' diye konuştu. Arı'nın açıklamasının
ardından tören sona erdi.