İthalata var, çiftçiye yok
CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, Türkiye'nin 2020 yılı buğday ve ayçiçeği ithalat rakamlarına tepki gösterdi. Gaytancıoğlu, tarım ürünlerinde ithalat için oluk gibi para akıtılırken, çiftçinin destek ödemeleri için '˜kasada para yok' dendiğini söyledi. 2019 yılı çiftçi destek ödemelerinin gecikmeli olarak 2020'de yatırıldığını hatırlatan Gaytancıoğlu, Maliye Bakanlığı tarafından yapılan yüzde 4'lük kesintiyi de eleştirdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, 2020 yılında Türkiye'nin buğday ve ayçiçeğinde ithalat rakamlarına tepki gösterdi. Gaytancıoğlu, '˜Trade Map' verilerine göre; Türkiye'nin 2020 yılının ilk 4 ayında 3,18 milyon ton buğday ve 567 bin ton ayçiçeği ithal ettiğine dikkat çekerken; çiftçi destek ödemelerinin ise zamanında ödenmediğini söyledi.
Gaytancıoğlu, açıklamasında birçok
yerde buğday hasadı başlamasına rağmen Toprak Mahsulleri Ofisi'nin depolarını
açmadığını ifade etti. Türkiye'nin 2019 yılında da yaklaşık 2,5 milyar dolarlık
makarna ve ekmeklik buğday ithalatı yaptığını hatırlatan Gaytancıoğlu, korona
virüsü salgınında devletin asli görevlerinden birinin gıda güvencesini garanti
altına almak olduğunu söyledi. Gaytancıoğlu, 2019 yılı çiftçi desteklemelerinin
de geç yatırıldığına dikkat çekerken; Maliye Bakanlığı'nın desteklemelerden
yüzde 4 oranında kesinti yapmasına tepki gösterdi.
'SON DÖVİZİ İTHALATA HARCIYORLAR'
Türkiye'nin
tarımdaki ithalat politikasına tepki gösteren Gaytancıoğlu; 'Bunlar kime hizmet
ettiklerini unuttular. Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenler, Türkiye tarımına yön
verenler, Türkiye'deki çiftçinin, emekçinin hakkını savunması gerekirken;
Türkiye'nin var olan son dövizini de yurt dışından ithalat işine harcıyorlar.
Bu son derece yanlıştır. Şu anda birçok yerde buğday hasadı devam ediyor ama
herkesin ürününü bekletebilecek deposu yok ki daha ofisleri açmadılar. Bahane
olarak da havaların yağmurlu olduğunu söylüyorlar. Sanki Trakya'nın her yerinde
her gün yağmur yağıyor. Ofis, çiftçinin kara gün dostuysa bir an önce bu
depolar açılır, üreticinin mağduriyeti önlenir. Ama bu arada belki de devlette,
üreticinin ürününü satın alabilecek para yok. Bir kısmını tüccara kaptırsınlar
diye düşünüyorlar. Bunu böyle düşünmek istemiyorum ama bu tür uygulamalar son
derece yanlıştır' ifadelerine yer verdi.
'DÜNYA ESKİSİ GİBİ DEĞİL'
2019
yılında Türkiye'nin yaklaşık 2,5 milyar dolar makarna ve ekmeklik buğday
ithalatı yaptığını hatırlatan Gaytancıoğlu; 'Bu yıl paramız olsa bile ithalat
yapamayabiliriz. Çünkü dünya eskisi gibi değil. Hem fiyatlar arttı, hem de
kimse kimseye ürün vermek istemiyor. Herkes kendi stoklarını güvence altına
almak istiyor. Korona virüsünün bir dalgası daha gelebilir, insanlar sokağa
çıkmayabilir, gıdasız kalmasınlar, ülke stokları güvende kalsın diye savaş stoku
gibi stok bulunduruyorlar. Ama biz hâlâ eski dünyadaymışız gibi '˜Paramızı
bastırırız, dışarıdan kredi buluruz, buğdayı getiririz, böylelikle gıda
enflasyonunu önleriz' diyoruz. Böyle bir şey yok. Üreticiyi destekleyeceksin,
üretici alın terinin karşılığını görecek' dedi.
'GIDA GÜVENCESİNİ GARANTİ ALTINA ALIN'
Yaklaşık
1 aydır Türkiye'nin birçok yerinde dolu yağışı ve sel gibi doğal afet
olaylarının yaşandığını belirten Gaytancıoğlu; 'Küresel iklim değişikliğiyle
birlikte dünyada iklimler birbirine karıştı. Gıda güvencesini garanti altında
almak, devletlerin şu aşamada asli görevlerinden bir tanesidir. Eski savurganlıkları
bırakmak lazım. Nitelikli, tutarlı, üretime yönelik politikaları oluşturmak
lazım. Aynı zamanda gümrük vergilerini sıfırlayarak devletin gelirlerini
azaltıyorsun. Bu da vatandaşa başka yükler bindiriyor. Üreticiye gelmesi ve
devlet hazinesine girmesi gereken para girmemiş oluyor. Sıfır gümrükle sadece
başka ülkelerde üreten çiftçilerin cebine para girmiş oluyor. Bunlar son derece
yanlış, günübirlik politikalardır. Uzun vadeli, tutarlı politikalara geçmek
lazım' sözlerine yer verdi.
'MALİYE BAKANLIĞI KESİNTİ YAPIYOR'
Maliye Bakanlığı'nın çiftçi desteklemelerinden yüzde 4 kesinti yaptığını söyleyen Gaytancıoğlu; 'Çiftçi desteklemelerinden de yüzde 4 kesinti yapılıyor. Üretici, alması gereken alın terinin karşılığını hem gecikmeli alıyor, hem de kesintili alıyor. Maliye Bakanlığı yüzde 4 kesinti yapıyor. Ama iş kaynak savurganlığına geldiği zaman kesenin ağzını açıyorlar. 4 seneden beri ayçiçeği, pamuk, soya gibi bizim sürekli ithalatçı olduğumuz ürünlerde destekleme primleri artmıyor. Sürekli 40 kuruşta kaldı. 4 yıldan beri mazota, elektriğe, gübreye ne kadar zam geldi? Ama üreticinin alacağına zam gelmedi. 2019 yılının destekleri bizim bölgemizde ödendi ama başka bölgelerde ödenmedi. O da biz her gün gündemde tuttuğumuz için ödendi. Bunlar son derece yanlıştır. Çiftçinin alacağına gelince '˜Kasada para yok' diyorlar ama ithalata gelince oluk gibi para akıtıyorlar' dedi.