İskar'dan tam kapanma çağrısı

SES Edirne Şube Başkanı Aynur İskar, korona virüsü salgınında Edirne'nin de içinde bulunduğu çok yüksek riskli il sayısının 58'e ulaşmasının ardından Sağlık Bakanlığı ve iktidara tepki gösterdi. İskar, kısıtlamalara uyulmamasının ceremesini halkın çektiğini söylerken tam kapanma ilan edilmesini ve kapanma sürecinde oluşacak tüm mağduriyetlerin giderilmesini önerdi.

İskar'dan tam kapanma çağrısı
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Edirne Şubesi, korona virüsü vaka sayısında çok yüksek riskli 58 il arasında bulunan Edirne ile ilgili açıklama yaptı. SES Edirne Şube Başkanı Aynur İskar, korona virüsü vakalarındaki artışların Adalet ve Kalkınma Partisi'nin düzenlediği kongrelerin sonucu ortaya çıktığını savunurken; Sağlık Bakanlığı'na da tepki gösterdi. İskar, salgının önüne geçilebilmesi için yapılması gerekenleri sıraladı.

Dünyada korona virüsü salgınının başladı ve Türkiye'de ilk vakanın resmi olarak açıklanmasının üzerinden 13 ay geçtiğini belirten İskar; 'Buna rağmen iktidarın ve Sağlık Bakanlığı'nın salgınla etkin bir mücadele yürüttüğünü söylemek ne yazık ki mümkün değildir. Sürecin en başından beri halkın sağlığını değil, sermaye sınıfının çıkarlarını önceleyen, sağlık emek ve meslek örgütlerinin uyarısına ısrarla kulağını tıkayıp, göstermelik kısıtlamalarla '˜pandemi ile mücadele ediyor' algısı yaratarak ve sağlıkçıların emeklerini hiçe sayarak, süreci yönetmede gösterdiği beceriksizlik ve kamuoyunu yanlış bilgilendirmesinin sonucu geldiğimiz noktada Edirne bugün vaka sayısı çok yüksek riskli 58 il arasındadır' ifadelerini kullandı.

'EŞİTSİZLİKLER DERİNLEŞTİ'

İskar, sağlık, emek ve meslek örgütlerinin tam kapanma çağrısı yapmasına rağmen AK Parti iktidarı ve Sağlık Bakanlığı'nın sınırlı ve etkin olmayan kısıtlamalarla salgınla mücadeleden uzak yöntemlerde ısrar ettiğini söylerken; 'Aynı iktidar bu süreçte sınıfsal eşitsizlikleri de derinleştirmekten geri kalmadı. Bir yandan büyük sermaye kârına kâr katıp, küçük esnaf kepenk kapatıp çalışanları ile birlikte açlığa mahkûm edilirken; bir yandan da milyonlarca çocuk uzaktan eğitime erişemedi' dedi.

'LEBALEB KONGRELER YAPILDI'

Pandeminin başlamasından 2 ay sonra hızla normalleşmeye geçildiğini de söyleyen İskar; 'Vaka sayıları yeniden tırmanışa geçince yine göstermelik bir takım kısıtlamalarla süreci yapboz tahtasına çeviren iktidar, pandeminin başından beri vatandaşlara '˜evde kal' derken; kendileri il ve ilçe kongrelerini kesintisiz olarak gerçekleştirip, salonları lebaleb doldurarak o illerde vaka artışlarına neden olmuştur. Aynı iktidar aşılamanın adeta kaplumbağa hızıyla yürütüldüğü bu süreçte aklımızla alay edercesine yine lebaleb kongresini yaptı; ülkenin dört bir yanından otobüsler dolusu insanı Ankara'ya taşıyarak üstelik. 'İyi de 65 yaş üstü ve 20 yaş altı insanlar sokağa çıkınca bulaşan, gece ve hafta sonları sokağa çıkınca bulaşan virüs; lebaleb yapılan AKP kongrelerinde bulaşmıyor mu?' diye sorduğumuzda Sağlık Bakanı, AKP kongresini gündemde tutmanın kimseye faydasının olmadığı ve buradan bir ayrıcalık hikâyesi oluşturmanın doğru olmadığı yönünde akla ziyan bir açıklama yaptı' sözlerine yer verdi.

'SÜRECİ YÖNETEMİYORSUNUZ'

AK Parti iktidarı ve Sağlık Bakanlığı'nın salgın sürecini yönetemediğini belirten İskar; 'Etkin olmayan ve bilimsellikten uzak göstermelik kısıtlamalarla '˜pandemi ile mücadele ediliyor' algısı yaratarak kamuoyunu yanıltıyorsunuz. Yaptığınız lebaleb kongrelerle vaka sayısının artmasına neden olmak; aylarca evlere hapsettiğiniz insanlara, aylarca kepenk kapattırdığınız ve açlığa mahkûm ettiğiniz esnafa ve çalışanlarına, fedakârca hizmet üreten emekçilere, uzaktan erişime ulaşamayan milyonlarca çocuğa, hayatını kaybeden yurttaşlara, salgında en ön saflarda mücadele eden, haftalarca evlerine gidemeyen, izin kullanmaları yasaklanıp dinlenme hakları ihlal edilen, emekli olma ya da istifa etmeleri dahi yasaklanan, hastalanan ve yaşamını yitiren sağlık emekçilerine ihanet demektir' dedi.

'CEREMESİNİ HALK ÇEKİYOR'

İskar, salgının kontrol altına alınamamasının nedeninin açıklarken; 'Salgının kontrol altına alınamamasının nedeni, iktidarın anlık kararlarla günü kurtarma derdinde olmasıdır. Büyük bir aymazlıkla ve gözümüzün içine baka baka aklımızla alay edercesine,  kendilerinin hiçbir kısıtlamaya uymamasının ceremesini bütün bir halk çekiyor. Başından beri ifade ettiğimiz gibi tam kapanma ilan ederek ve bu kapanma sürecinde oluşacak tüm mağduriyetleri gidererek sağlık emek ve meslek örgütlerini sürece dâhil ederek salgının önüne geçmek mümkün olacaktır' diye konuştu.