Haziran'da tahliye edilecek

Trakya Meşrubat Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkan Recep Zıpkınkurt, sahibi olduğu eski gazoz fabrikası olan binayı 14 ay önce kiralayan ve binada özel bir kolejin açılışını yapan M.E.'nin iddialarına cevap verdi. M.E.'nin, kendisine ayıplı bina kiralandığı, siyasi baskı yaptırıldığını ve öğretmenlerin işsiz bırakılacağına dair iddialarına cevap veren Zıpkınkurt, M.E.'nin şahsıyla ilgili söylediği '˜Haysiyetsiz, namussuz, şerefsiz' ifadelerine de cevap verdi.

                Şirket merkezinde basın toplantısı düzenleyen Zıpkınkurt'a toplantıda şirket avukatı Melike Özbey de eşlik etti. Zıpkınkurt, M.E.'nin '˜Belediyeye gitmeyin. Ayıplı bir bina bize teslim etti' ifadelerine cevap vererek başladığı açıklamasında; 'Böyle bir söylem olabilir mi? Bina, 1973 yılında gazoz fabrikası olarak yapılmış. Daha sonra 1984 yılında ilave depolar yapılmış, ruhsatları alınmış, her türlü izni ve ruhsatları var. Ancak 2000 yılında Kipa inşaatının başlamasıyla beraber Belediye bir plan tadilatı yapmış ve yolları genişletme çalışması yapmış. O arada da mevcut binamızın bir kısmı yolda kalmış. Binamızla ilgili hiçbir çalışma yapmasak Belediye bunu hiçbir zaman ellemeyecek veya yık demeyecek. Dolayısıyla fabrika ayıplı değil, ruhsatlı bir binadır' dedi.

                Zıpkınkurt, binayı okul olarak kiraya vermediğini söylerken; 'Arkadaşımıza burasının gazoz fabrikası olduğunu söyledik ve belediyeye gidip ruhsat alıp alamayacağını araştırmasını önerdik. Çünkü çok uzun süreden beri boş olan bir binaydı. Proje hazırlatmasını söyledik. Çünkü gazoz fabrikası binası ile okul binası aynı olabilir mi? Sınıfları oluşturacaksınız, bazı tadilatlar yapacaksınız. Bu tadilatlar için ruhsat almanız lazım. Buna rağmen ayıplı bina verdiğimizi söylüyor. Kira sözleşmesini 14 ay önce yaptık. Bu binanın ayıplı olduğunu gördün de 14 aydır aklın neredeydi? İçine para harcadığını söylüyor. Bu parayı niye harcadın? Ben bir para harcayacağım, mimarla ruhsat gerekip gerekmediğini konuşurum. Bu işi yapanlar buraya ruhsat ihtiyacı doğduğunu bilmiyorlar mı? Belediyeye gitmeden bu işin olabilirliği yok. Bu arkadaş, bu işi bana göre devam ettiremeyecek ve buna bir kılıf arıyor. Onu da en kolay olarak, '˜Mal sahibi beni zorluyor' diyerek yapıyor. Ben tüccarım, kiramı aldığım sürece kiracımla neden uğraşayım?' sözlerine yer verdi.

'14 ayda 3 ay kira ödedi'

                M.E.'nin tadilat ruhsatı alacağını bilmediği iddialarına da cevap veren Zıpkınkurt; 'Tadilat ruhsatı alacağını bilmediğini söylüyor. Bir işadamı, tadilat ruhsatı alacağını bilmez mi? Hadi bilmiyorsun, mimarla binayı çevireceksin. Mimar ilk önce belediyeye onaylatacağını söyler. Bunun arkasına sığınması son derece yanlış. Bina sahibinin her türlü alacağına garanti almasına rağmen doğalgazı açtırmaya izin vermediğini söylüyor. Alacak nasıl garanti altına alınabilir? Ya adamın kirasını zamanında ödersin ya da bir teminat mektubu verirsin ve alacağım garanti altında olur. Burası bir anonim şirket ve ben de yönetim kurulu başkanıyım. Benim de hesap verdiğim ortaklar var. 14 ay önce kiraya vermişiz, 4 ay binayı tadilat yapıyorsun diye kira almamışız, kirası 10 ay önce başlamış ve 7 aydan beri de kira ödemiyor. 3 ay kira ödemiş. Bahanesi de şu; '˜Ben okulların açılmasıyla birlikte Eylül ayında senin kiralarını normal olarak demeye başlayacağım' dedi. Biz de kabul ettik. Okullar Eylül ayında açıldı. Eylül ayında biriken kiralarımızı alacağımızı beklerken, tam tersi bizimle dalga geçer gibi cüzi bir miktarı hesabımıza yatırdı. Ben de kendi avukatıma 17 Eylül'de bu arkadaşla ilgili resmi işlemlere başlama talimatı verdim' dedi.

'Öğrencinin rahatsız olmasını istemedik'

                Zıpkınkurt, ilk resmi işlemin başlatılmasının ardından M.E.'nin yeni bir ödeme taahhüdünde bulunduğunu belirtirken; 'Aralık ayında hesabını kapatacağını söylemiş. Aralık ayında da herhangi bir işlem yapmamış. Ama bizim 17 Eylül'de açtığımız icra dosyası, alacaklarımızı garanti altına almakla ilgili işlemdir ama veliler ve öğrenciler mağdur olmasın diye okula bir icra işlemi yapmadık. Aralık ayında da ödeme yapmayınca bu defa kendisine tahliye davası açtık. Haciz kararını daha önce almamız rağmen Şubat tatilinin başladığı gün saat 16.30'da haciz işlemini yaptık. Öğrencinin rahatsız olmasını istemedik. Bu kadar iyi niyetli, özverili bir mal sahibi daha düşünebiliyor musunuz?' ifadelerine yer verdi.

'Onun seviyesine inmem'

                Zıpkınkurt, M.E.'nin şahsı hakkında kullandığı '˜haysiyetsiz', '˜namussuz', '˜şerefsiz' gibi ifadelere de cevap verirken; 'Allah'a çok şükür bu yaşıma kadar ne kimseye namussuzluk yaptım, ne haysiyetsizlik yaptım, ne de şerefsizlik. Hiç kimse ile de bir sorun yaşamadım. Bu gibi adamlara haysiyetim, şerefim, namusum ile ilgili en ufak bir laf ettirmem. Alnım açık, kimseye de veremeyeceğim bir hesabım yok. Onun seviyesine inmek istemiyorum, onun anladığı dilden de konuşmayacağım. Ama yeri gerekiyorsa anladığı dilden de cevap vermeye hazırım. Bana, aileme, soyadıma laf ediyor. Benim yaptığım ticaret itibariyle değil Edirne ve Trakya, beni Türkiye'de herkes tanıyor. Adım, soyadım bu ülkeye mal olmuş işadamlarından bir tanesidir. Buna laf ettirmem. Benim ailem hakkımda en ufak bir şekilde konuşmasına müsaade etmem. Gerekli yasal işlemleri de zaten başlattım' dedi.

'Öğretmenlerin maaşını ödemiyor'

                M.E.'nin yanında çalışanlara da sosyal medyada paylaşımlar yaptırdığını iddia eden Zıpkınkurt; 'Yanında çalışan biri var, benim hakkımda yorum yapıyor. Elinde benimle ilgili ne belge varsa açıklasın, Edirne kamuoyu bilsin, ben de bileyim, öğreneyim. '˜Ticaret Odası Başkanı 96 öğretmenin işsiz kalmasına, 500 insanın ekmek yemesine mani olacak, öğrencilerin üşümesini göze alıyor' diyor. Ticaret Odası'nın dışında ben 40 yıldır iş insanıyım. Türkiye'nin her yerinde de iş yapıyorum. Ticaret Odası ile işlerimi karıştırmıyorum. Oradaki görevlerim fahridir. Ticari ilişkilerimi de merkez binamdan yürütüyorum. 96 öğretmenden bahsediyor. Bu kişi 96 öğretmenin hakkını düşünüyor da insanların maaşını ödemiyor, maaşlarını ödemeden bordro imzalatmaya kalkıyor. Yanında çalışanlara bile normal bir işadamı gibi davranmıyor. Hakkında açılmış iş davaları var. SGK'ya da sormak istiyorum; bu arkadaş 500 kişinin SGK'sını mı ödüyor?' sözlerine yer verdi.

'Siyaset yapmıyorum'

                M.E.'nin Zıpkınkurt hakkında siyasi irade ile bağlantısı olduğu yönündeki ifadelerine de cevap veren Zıpkınkurt; 'Siyasi irade ile bağlantım olduğunu ve siyasi iradenin Edirne'de bir okulu olduğunu söylüyor. Ben, Edirne'deki hiçbir okula ortak değilim. Tüm okul sahipleri, işadamı kimliğimle dostlarım, arkadaşlarım, görüştüğüm insanlardır. Hiçbiriyle de ticari alışverişim yok. Arkadaşım para kazansın diye kira alacağım bir yerin işini mi bozacağım? Böyle bir dünya yok. Kimse kimsenin cebine para koymuyor. Siyasi irade ile ne alakası var? Benim her partide siyasi arkadaşım var. Tüm siyasi partilere eşit mesafedeyim. Siyaset de yapmıyorum. Bunu da anlamış değilim' dedi.

Velilere seslendi

                M.E.'nin 100 bin TL harcayarak sınıfları ısıtmak amacıyla elektrikli ısıtıcı aldığını söylemesi üzerine cevap veren Zıpkınkurt; '100 bin TL ile sınıflara tanesi 150 TL'den ısıtıcı alacağına kirayı ödeseydin hiç olmazsa kiraları ödemiş olurdun. TREDAŞ'a da 3 tane ödenmemiş elektrik faturası var. TREDAŞ bu arkadaşın elektriğini de kesecek. Son 2 aya kadar kiralarını yatırdığını söylüyormuş. Temmuz ayından bu yana kiraları almıyorum. İcra dosyaları açılmış, şu anda açmış olduğumuz 6 tane dosya var. Öğrenci velilerine de seslenmek istiyorum; bu arkadaş buradan gidicidir. Çünkü daha önce Elazığ'da bir öğretim kurumu açmış ve oradan kaçmış. İcra takipleri devam ediyor. Daha sonra başkasının üzerinde Malatya'da açmış, sonra Çorlu'da açmış. En son Edirne'ye gelmiş. Öğrenci velileri mağdur olmasınlar. Ön kayıt yapma konusunda İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne de gerekli uyarıları yaptık. Kiralarını ödemiş olsaydı zaten faaliyetlerine devam ederdi ve bizimle hiçbir sorunu olmazdı. Edirne'de birkaç kiralık iş yerim var ve böyle bir sorun yaşamıyorum' ifadelerine yer verdi.

'Yaklaşık 800 bin TL borcu var'

                Kolejdeki bazı öğretmenlerin de sosyal medya paylaşımlarıyla öğrencileri kendisine karşı kışkırttığını söyleyen Zıpkınkurt; 'Sosyal paylaşımlarında hiçbir cumhuriyet öğretmenine yakışmayan hareketler görüyorum. Öğretmenlerden birkaç tanesi, 12 yaşındaki masum çocukların öğretmene olan güvenini kullanarak öğretmenlerle birlikte örgütlü bir şekilde benim üzerime kin ve nefret aşılıyorlar. Elimde bunlarla ilgili çıktı da var. Bu arkadaş, öğretmenlere e-posta atıyor, paylaşmalarını söylüyor. 12 yaşındaki çocuğun duygularını sömürüyor. Bununla ilgili yasal haklarımızı kullanıyoruz. Yaklaşık 800 bin TL borcu var. Doğalgaz tamamen kira ödenmediği için açtırılmıyor. Arkadaş kiralarını ödeseydi doğalgaz niye açılmasın? 14 ay önce kiralamışsın, o zamandan bu zamana doğalgazını neden açtırmadın? Başvurusu da yok. 14 aydır neden öğrencinin üşüyüp üşümeyeceğini düşünmüyorsun' dedi.

'Elazığlılara önce borcunu öde'

                M.E. ile kira sözleşmesinin 5 yıl olduğunu da açıklayan Zıpkınkurt; 'Bu saatten sonra Edirne'de kiralayabilecek bir mülk bulabilirse ya da velilere karşı yüzü olursa Edirne'de kalmaya devam eder. Ama bir vatandaş olarak, Türkiye'nin neresine giderse gitsin insanların mağdur olmaması adına takipçisi olacağım. Kimseyi mağdur etmesin. Elazığ'da, Malatya'da, Çorlu'da insanları mağdur etmiş. Şimdi de Edirne'de insanları mağdur ediyor. Bugün sosyal medyada Elazığ depremine yardım toplayacağını açıklamış. Elazığlıları kandırmışsın, dolandırmışsın; baştan onlara borcunu öde, ondan sonra yardım topla. Elazığlılara olan borcunu öde. İnsanların senden alacağı var, icra dairesinde para bekliyorlar' sözlerine yer verdi.

'Banka hesaplarında bloke var'

                Zıpkınkurt'un açıklamalarının ardından toplantıda söz alan şirket avukatı Melike Özbey ise M.E.'nin aylık kirasının yanına depozitosunu dahi ödemediğini açıklarken; 'Kira kontratında çok açıkça tüm damga, harç, vergi dairesine ödenecek tutarları onun ödemesi gerekirken, benim müvekkilimin şirketi ödedi. Eylül ayından itibaren alacaklarımızı icra yoluyla alıyoruz. '˜Öyle bir kira kontratı yapmışlar ki velilerimin ödediği paralar kira yerine gidiyor' diyor. Böyle bir şey yok. Hacizlerden dolayı banka hesaplarında bloke var. 586 bin TL civarında alacaktan bahsediyoruz. Kirayı ödemeyip karşılık beklemesi ve olayı duygu sömürüsüne taşıması zaten yanlış bir durumdur. Ortada bir ayıplı bir mal da yok' dedi.

'Haziran'da tahliye edeceğiz'

                Özbey, Eylül ayından itibaren icra takiplerini her ay yaptıklarını açıklarken; 'Bugün itibariyle 5 tane icra dosyamız olacak. Bunun yanında tahliye davamızı açtık. Ayrıca tehdit ve hakaretten bir suç duyurumuz var. Paylaşımlardan dolayı bugün itibariyle tekrar bir suç duyurusunda bulunduk. Tehdit, hakaret, iftira, insanları suça teşvik etme var. Bu saatten sonra bir dönüşü yok, burayı tahliye edeceğiz. Tadilat aşamasında söylediği gibi rahatsız olduğu bir şey olsaydı, bunu 14 aydır dile getirmesi gerekiyordu. Tadilat aşamasında sorun yaşamadık çünkü mal sahibi iyi niyet gösterdi. 15 Ocak itibariyle de sözünde durmadığı için artık sömestr tatilinde okula gittik. Bu nedenle de en baştan beri bir sorun var ve üzerini örtmek istiyormuşuz gibi bir tavır sergilendi. Tahliye için bu okul sezonunu bitireceğiz. Haziran ayı itibariyle tahliye edeceğiz. İkinci dönemde öğrenciler burada devam edebilecek. Ama yeni döneme başka bir yerde başlayacak. Bu şartlar altında orada kalması mümkün değil' ifadelerine yer verdi. Özbey ve Zıpkınkurt'un açıklamalarının ardından toplantı sona erdi.