Gaytancıoğlu EYT'ye acı söyledi

Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Ağa Köşkü Restaurant'ta düzenlediği toplantı ile emeklilikte yaşa takılanların sorunlarının çözülmesini istediler. Toplantıya CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, Dernek Başkanı Gönül Boran Özüpak, MHP Edirne İl Başkanlığı temsilcileri, İYİ Parti Edirne İl Başkanlığı temsilcileri ile emeklilikte yaşa takılan Edirneliler katıldılar.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Özüpak, emeklilikte yaşa takılanların devlete göre genç, özel sektöre göre ise yaşlı kabul edildiğine dikkat çekerek; 'Bizim mücadelemizin amacı erken emekli olmak değil, elimizden alınan hakları geri almaktır. 8 Eylül 1999 tarihinden önce SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na bağlı olarak çalışma hayatına başlarken emeklilik için iki şart bulunuyordu. Bunlardan biri hizmet yılı, diğeri ise prim gün sayısı idi. Bu da kadınlarda 20 yıl 5 bin gün, erkeklerde ise 25 yıl 5 bin gündü olarak belirlenmişti' ifadelerine yer verdi.

DSP, ANAP ve MHP'nin oluşturduğu dönemin üçlü koalisyon hükümetinin, 1999 yılında 4447 sayılı yasa ile emeklilik için yaş şartı getirdiğini hatırlatan Özüpak; 'Esas mağduriyet, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren değil, geriye doğru işletilmesinden kaynaklandı. 23 Şubat 2001 tarihinde, dönemin muhalefet partisi olan Fazilet Partisi'nin Anayasa Mahkemesi'ne başvurması ile yasanın bazı maddeleri iptal edildi. Ancak emeklilik '˜Kazanılmış hak değil, beklenen haktır' denilerek, 23 Mayıs 2002'de 4759 sayılı yasa ile kademeli yaş şartları belirlendi ve uygulamaya konuldu' dedi.

Mağdur edilenlerin sayısının 5 milyon kişi olduğuna dikkat çeken Özüpak; 'Yasanın çıktığı tarihten günümüze kadar emekli olanları çıkardığımızda, 2 milyon 400 kişi kalıyor. Bunların arasında hemen emekli olacaklar yaklaşık 250-300 bin kişidir. Her türlü platformda hak arayışımıza devam ederken, 2008 yılında 5510 sayılı kanunla emekli olunması halinde aylık bağlama oranlarının 1999 öncesi, 2000-2008 arası ve 2008 sonrası olmak üzere üç kademeye ayrılarak hesaplanmasıyla ortalama 70 olan oran, 30'lara düştü. Böylece mağduriyetler artarak devam etti' sözlerine yer verdi.

Özüpak, emeklilik haklarının ötelendiğini söyleyerek; 'Bu oranlara göre bağlanan emeklilik maaşları düştü. Asgari ücretle çalışanların prim ödeme gün sayılarının fazla olması nedeniyle ödenen maaşlar da düştü. Maaşların düşmemesi için sigortasız çalışmayı kabul edenler, işsizken genel sağlık sigortasına tabi tutulması nedeniyle sosyal, ekonomik ve psikolojik sorunlar yaşamaya başladılar. Verilen yasa önergelerine kayıtsız kalınıp desteklenmedi. Mağduriyetlerimiz devam etmektedir. Bu sorunun yasalarla çözümü için bizler de hakkımızı alma mücadelemize devam edeceğiz' dedi.

4447 ve 4759 sayılı yasaların geri işletilmesi sebebiyle sıkıntılar yaşadıklarını söyleyen Özüpak; 'Özel sektörde çalışanlara maalesef işverenler '˜yaşlandın artık' diyor, kapının önüne koyuyor, devletimiz ise daha gençsin diye emekli etmiyor. Bu durumda işsiz kalan vatandaşlar Genel Sağlık Sigortası primi ödeme zorunluluğunda kalmaktadır. Yine bu durumda olan vatandaşlarımız çalıştıkça emekli maaşının düşmemesi için kayıt dışı çalışmak zorunda kalmaktadır. Maddi sıkıntılardan dolayı çocuklarını üniversiteye gönderememektedir' ifadelerine yer verdi.

08 Eylül 1999 öncesi işe başlayanların prim gün sayısını doldurmak şartı ile 20-25 yıl sonra emeklilik hayalleri ile çalıştıklarını belirten Özüpak; 'Bizim bu hayallerimizi yıkan, oynanan maçın tam yarısındayken hatta sonuna yaklaşmışken kural değiştiren ve bu yeni kuralı eski oyunculara uygulayan koalisyon hükümeti oldu. Artık bizim mağduriyetimizin de giderilmesi sırasının bir an önce gelmesini istemek bu vatanın evlatları olarak hakkımızdır diye düşünüyoruz' dedi.

Özüpak'ın konuşmasının ardından toplantıda bir konuşma da CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu yaptı. Gaytancıoğlu, konuşmasında dost acı söyler misali siyaset yapmadan doğruları söylediğini belirterek; 'Daha çok beklersiniz, sizinle kimse ilgilenmez, hepiniz sıkıntı çekerek emekliliğinizi yaşınız geldiğinde alırsınız. Niye bunu söylüyorum? Türkiye'de demokrasi maalesef katledilmiştir. Dost acı söyler misali birazcık siyaset yapmadan doğru neyse onu anlatmaya çalışıyorum. Çünkü benim de kardeşim emeklilikte yaşa takılanlardan' sözlerine yer verdi.

Gaytancıoğlu, emeklilikte yaşa takılanların yanında olduğunu söyleyerek; 'Sonuna kadar da yanınızda olacağız. Niye yanınızdayız? Çünkü biz de adalet istiyoruz. O kadar büyük sıkıntılar var ki Türkiye'de, biz milletvekili seçildik yemin ettik, Barış Karadeniz arkadaşımız ve benim imzamla verdiğimiz ilk kanun teklifimizi emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili verdik. Ciddi bir sorun olduğunu biliyoruz. Devlet memuru değilseniz, bir firmada çalışıyorsanız sizin elinizde olmayan bazı şeyler var. Firma kötü yönetilebilir, devletin aldığı bazı kararlardan etkilenebilir. Olaylardan da etkilenip zarar görebilir. Hayallerinizi etkileyen hükümetler var. Burada özellikle son hükümeti açıkça suçluyorum. 16 yıldan beri 3Y diyerek iktidara geldiler. Hiçbir tanesini önlemedikleri gibi demokrasiyi askıya aldılar, tek adam rejimiyle her şeyi bypass ettiler' dedi.

Gaytancıoğlu, konuşmasında Meclis'te 3 gün boyunca doçentlik unvanının konuşulduğuna dikkat çekerek; '2,5 yıldır meclisin içinde bulunan bir kişi olarak söylüyorum. Türkiye'de terör var, işsizlik var, yoksulluk var, dış politika berbat biz kişisel mücadelemizi yürütüyoruz. Geçen hafta 3 gün boyunca Meclis'te yardımcı doçentlerin unvanını, bununla ilgili 36 maddelik yasayı konuştuk. Hâlbuki emeklilikte yaşa takılanları tartışamaz mıydık? Türkiye'de adaleti tartışamaz mıydık? Bundan dolayı dost acı söyler ama doğru söyler. Sizinle de kimse ilgilenmez. Artık düzenin değişmesi lazım. Hakça bir düzen gelmesi lazım. Hukukun işlemesi lazım' ifadelerine yer verdi.

'˜Baba' olan devletin emeklilikte yaşa takılanları yok saydığını söyleyen Gaytancıoğlu; 'Gittiğiniz kapılar sizinle dalga geçiyorlar. Sadece siz mi? Kaç gündür telefonlarım susmuyor, saat 11'e kadar pili bitiyor. Adaletten yola çıkarsak Türkiye'nin birinci meselesi adalettir. Devlet adalet mekanizmasını herkes için geliştirmelidir. Maaşların düşeceğini söylüyorsunuz, evet böyle giderse aylık bağlanma oranları düşecek, belki 10 sene sonra emekli olan 500 TL maaş alacak. Bir tarafta milletvekiline 8 yerine 10 implant yapılsın. Bu hak mıdır? Herkesin '˜Önce ülke ve devlet' demesi lazım. Adaleti işletemeyen hükümet, hükümet değildir. Hükümetin görevi çözmektir. Tek adam rejiminde uzlaşma yoktur. Sonuç hep hüsran olacak, sizi dinlemeyecekler. 132 CHP milletvekili kendimizi yaksak bu sorun çözülmez. Bizi iktidara getirmeniz lazım' dedi.