Fazla Zirai İlaç Su Kaynaklarını Tehdit Ediyor
Edirne'deki sulak alanlar tehdit altında. Bunun en önemli nedenlerinden biri tarımsal ilaçların bilinçsizce kullanımı. Yanlış ve gereğinden fazla kullanılan takviyeler nedeniyle sulak alanlardaki azot ve fosfor oranının aşırı artışa geçti. Bu durum ekosistemdeki canlıları tehdit ediyor.
Tarımda kullanılan gübrenin fazlası sulak alanlara zarar veriyor. Yanlış ve gereğinden fazla kullanılan gübrenin içerisinde bulunan fosfor ve azot elementleri sulama ve yağmurla birlikte yeraltı sularına karışıyor. Yeraltına inen zararlı elementler ötrofikasyon (besinlerin fazla artması ile oluşan zarar + su üzerinden oluşan bitkiler) etkisi yaratarak sulak alanlara, nehirlere ve burada yaşayan canlılara büyük zarar veriyor.
Tarımda kullanılan gübrenin fazlası sulak alanlara zarar veriyor.
Su içerisindeki oksijenin azalmasına yol açıp, canlıların yok olmasına zemin hazırlıyor. Bölgede tarımda alanlarında kullanılan gübrenin fazlası sulak alanlara zarar veriyor. Konu ile ilgili Trakya Üniversitesi Doğal Afet Araştırma Ve Uygulama Merkezi Müdür Yardımcısı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Musa Uludağ açıklama yaptı.
Uludağ, tarımda gereğinden fazla kullanılan ve toprağa karışan gübre nedeniyle aşırı beslenen su bitkilerinin, su yüzeyini kaplayıp, canlılara zarar verdiğini belirtti.
Sulak alanların çevresinin koruma altına alınsa dahi atıkların önce toprağa ardından suya karıştığını ifade eden Uludağ, “Sulak alanlar ekosistem için çok önemli. Yer yüzeyinde tropikal alanlar dışındaki en fazla biyolojik çeşitliliğinin olduğu alanlardır. Hassas ekosistemlerdir, müdahaleler ve değişimlerden çok çabuk etkilenir.”
Su yüzeyindeki bitki popülasyonunun artmasının sulak alanlara zarar verdiğini ifade eden Uludağ, “fosfor, azot gibi bütün tarımsal organik ve inorganik ilaçlar göle geliyor ve dolayısıyla gölde aşırı bir bitki popülasyonda artış ve buna bağlı olarak ciddi sorunlar, göl yüzeyinin, göl alanının, azalması, daralması meydana geliyor.” Dedi.
Önlem alınmaması halinde sulak alanların bataklığa dönüşebileceğini belirten Doç. Dr. Uludağ, “Sulak alan bataklık ortamına dönüşmeye başlar. Bataklık ortamına dönüştüğü zaman özellikle sularda yaşayan su canlılarının yumurtlama alanlarında yaşam alanlarında sorunlar veya yaşam alanlarına ortadan kalkmasına sebebiyet verir.” Diye konuştu.
Doğal yapının korunması için ilk gereken çevre hassasiyeti. Bunun yanında zirai ilaçların bilinçsizce kullanılmaması da önemli. Kumru Öngün