Eğitimcilerin kesinti endişesi
Eğitim-İş Edirne Şube Başkanı Nedim Zobar, Türkiye'deki eğitim çalışanlarının, tam kapanma esnasında çeşitli bahanelerle ücretlerinin kesilmesi endişesi taşıdığını söyledi. Zobar, eğitim çalışanı ve yöneticilerin ücretlerinde kesintiye gidilmesinin önüne geçilmesini talep ederken 'Düzenlemeler, tam kapanma süreci başlamadan kamuoyuna ilan edilmelidir' dedi.
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Edirne Şubesi, İçişleri Bakanlığı'nın, 81 il valiliğine gönderdiği genelge ile duyurduğu 29 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek tam kapanma uygulaması ile ilgili açıklama yaptı. Eğitim-İş Edirne Şube Başkanı Nedim Zobar, tam kapanma sürecinin faturasının eğitim çalışanlarına çıkarılmaması gerektiğini söyledi. Şube Başkanı Zobar, Türkiye'deki eğitim çalışanlarının, tam kapanma süreci nedeniyle ücret kesintisi endişesi yaşadıklarına dikkat çekerken; eğitim çalışanlarının yaşadığı endişenin giderilmesi için yapılması gerekenleri açıkladı. Zobar, tüm eğitim emekçilerinin de korona virüsü salgınına karşı aşılarının tamamlanması gerektiğini söyledi.
'FATURA YİNE HALKA KESİLDİ'
Türkiye'de
yurttaşlara hiçbir maddi destek açıklanmadan kapanma ilan edildiğini söyleyen
Zobar; 'Gelişmiş tüm ülkelerin aksine, yurttaşa hiçbir maddi destek açıklamadan
'˜kapanma' ilan edilirken; '˜Milyonlarca emekçi 17 gün boyunca ne yiyecek, nasıl
yaşayacak?' sorusu duymazdan gelinmiştir. Yani hükümet, salgının faturasını bir
kez daha halka kesmektedir. Tarafsız bilim insanlarının çok daha önce talep
ettiği bu kapanma kararı, korona her gün ortalama 350 insanımızın canını alacak
kadar büyümemişken ilan edilmemiştir' ifadelerini kullandı.
EĞİTİMCİLERİN TALEPLERİNİ AÇIKLADI
Zobar,
Türkiye'deki eğitim çalışanlarının tam kapanma kararı ile yaşadıkları
endişeleri açıklarken; 'OECD ülkeleri arasında zaten eğitim çalışanının alım gücü
açısından en düşük ücreti aldığı ülkeler arasında sıralanan Türkiye'de eğitim
çalışanları, '˜tam kapama' esnasında çeşitli bahanelerle ücretlerinin kesilmesi
endişesi taşımaktadır. Eğitim çalışanlarının bu endişelerini silmek için
hükümetin yapması gerekenler açıktır. Hukukun, toplu sözleşmelerin ve
hakkaniyetin de gereği olarak, tüm eğitimcilerin (özel ve tüm kamuda çalışan,
yönetici, kadrolu, sözleşmeli, usta öğretici, diğer eğitim çalışanları) yüz
yüze eğitim sürecinde üzerlerinde bulunan ders ve ek ders saatleri
korunmalıdır. Sınıf öğretmenlerinin derslerine branş öğretmenlerinin girdiği
saatlere ilişkin, atölye ve laboratuvar öğretmenlerinin koordinatörlüğe ilişkin,
bölüm, atölye ve laboratuvar şeflerinin bu görevlerine ilişkin, eğitim kurumu
yöneticilerinin yöneticiliğine ilişkin, öğrencilerin herhangi bir nedenle
(teknik ya da imkanların da kaynaklı gerekçelerle) canlı derse katılmamaları
durumuna dair, yüz yüze yapılamayacak olan DYK kurslarına ilişkin, hayat boyu
öğrenme kapsamındaki kurumlarda görev yapan öğretmen ve usta öğreticilerin
yaşayacakları kayıplara ilişkin ve benzeri durumlarla ilgili ortaya çıkabilecek
sorunlar için gerekli tüm düzenlemeler yapılmalı; eğitim çalışanı ve
yöneticilerin ücretlerinde kesintiye gidilmesinin önüne geçilmelidir. Derhal
hazırlığına başlanması gereken bu düzenlemeler, '˜tam kapanma' süreci
başlamadan kamuoyuna ilan edilmelidir' dedi.
'AŞILANMA TAMAMLANMALI'
Eğitim
emekçilerinin aşılarının tamamlanması gerektiğini de söyleyen Zobar; 'Aşı
sırasında arkaya itilen, gönüllü icra edilmesi gereken pandemi görevlerine
keyfi olarak koşulan, her fırsatta hakları biraz daha kırpılan eğitim
emekçilerine tam kapanma süreci yeni mağduriyete neden olmamalıdır. Bu süreçte
ayrım yapılmaksızın bütün eğitim emekçilerinin aşılanmaları tamamlanmalıdır.
Eğitim-İş olarak konunun takipçisi olacağımızın, bu süreçte eğitim emekçisine
dair yaşatılacak en ufak bir hak gaspı için tüm hukuki yollara başvuracağımızın
bilinmesini istiyoruz' sözlerine yer verdi.