Eğitim-İş'ten Gazi İlkokulu için dava
Edirne'de Gazi İlkokulu için alınan yıkım ve kapatılma kararı tepki çekmeye devam ediyor. Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım, Gazi İlkokulu'nu ziyaret ederken sendika şubesinde açıklamalarda bulundu. Yıldırım, Eğitim-İş Sendikası'nın yıkım ve kapatılma kararına karşı yürütmeyi durdurma davası açacağını söyledi.
Edirne'de Umurbey ve Meydan mahallelerindeki öğrencilerin eğitim öğretim gördüğü Gazi İlkokulu için alınan yıkım kararına tepkiler devam ediyor. Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım da bugün Gazi İlkokulu'nu ziyaret ederek, siyasi parti temsilcileri, eğitim sendikaları, sivil toplum örgütleri ve mahalle muhtarlarından bilgi aldı. Yıldırım, ziyaretinin ardından sendika şubesinde konuyla ilgili açıklama yaptı.
'KARARI BİR KEZ DAHA DÜŞÜNÜN'
Yıldırım,
konuşmasında Türkiye'nin korona virüsü salgını sürecinde öğrencilerin eğitim
öğretime az öğrenci sayılı sınıflarda devam etmesinin önemini vurgularken;
'Türkiye'nin salgın riskinin devam ettiği, halen ikinci dalganın beklendiği bir
süreçte çocuklarımızın okullarda olabildiğince az öğrencili sınıflarda, daha az
kalabalık olan okullarda bulunmasının, yüz yüze yapılacak eğitimde ne kadar
önemli olduğunu Bilim Kurulu üyeleri ve konunun uzmanları sürekli kamuoyuna
açıklamalarda bulunuyorlar. Tam da bu sırada deprem riskinin çok fazla olmadığı
Edirne ilinde, Milli Eğitim'in deprem riski altında olduğu bahanesiyle Gazi
İlkokulu'nun kapatılıp, öğrencilerinin diğer okullara gönderilmesi kararı tamamen
yanlış ve asılsız bir karardır. 2 katlı olan Gazi İlkokulu'nun, sağlam temeller
üzerinde ve deprem riskinin olmadığı bir noktada bulunduğunun da altını
çizerek, sadece yıkma amaçlı ve yerine ne yapılacağı belli olmayan, aynı okulun
yapılmayacağı konusunda ifadelerin de ortada olduğu bir noktada biz, Milli
Eğitim'i ve Edirne Valisi'ni bu konuda bir kez daha düşünmeye davet ediyoruz'
ifadelerini kullandı.
VELİLERE SESLENDİ
Yıldırım,
Gazi İlkokulu öğrencilerinin sevk edileceği okullardaki velileri de uyarırken;
'Yusufhoca İlkokulu, Fevzipaşa İlkokulu ve Kurtuluş İlkokulu, bu öğrencilerin
gönderileceği okullar olarak görünüyor. Biz buradaki velilere sesleniyoruz;
kendi çocuklarınızın daha kalabalık sınıflarda, virüs salgınının da olduğu bir
ortamda, eğitim öğretimin daha az başarılı bir şekilde geçmesini kabul ediyor
musunuz? Bunu kabul etmeniz mümkün olmadığı için biz, bu öğrencilerin
gönderileceği diğer okulların velilerini de Gazi İlkokulu'nun kapatılması
noktasında, kapatılmaması boyutunda destek vermeye davet ediyoruz. Aksi
takdirde okul başladığında kendi çocuklarını daha kabalık sınıflarda, hem virüs
salgını nedeniyle, hem de kalabalık sınıflardaki eğitim kalitesinin aşağıya
ineceği noktasında tavır göstermeleri ve bu okulun öğrencilerinin kendi okulunda
eğitim öğretime devam etmesi tarafında yer alması gerekiyor' dedi.
'DEVAMSIZLIK SORUNUNU ÖNE ÇIKARACAK'
Milli
Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un söylediği, '˜En iyi okul, evinize en yakın okuldur'
sözüne dikkat çeken Yıldırım; 'Dolayısıyla bu bölge insanının, özellikle
ekonomik bakımdan sorunlu, ekonomisi çok iyi olmayan ailelerin yaşadığı bir
bölgedeki öğrencilerin geldiği Gazi İlkokulu'nun kapatılması, bu okula
çocuklarını gönderen ailelerin ve öğrencilerin daha uzak okullara gitmesinde
devamsızlık sorununu öne çıkaracaktır. Ulaşım imkânı sorunu söz konusudur.
Uzaktaki okullara ilkokul çocukları nasıl kendi başlarına gidecektir? Kış, yaz
ortamlarını da düşünerek ailelerin, uzaktaki okula bu çocuklarını gönderme
isteği, şu anki okula gönderdiği kadar olacak mı? Bunun devamsızlık olarak
yansıyacağı ve çocuklarımızın eşit bir eğitim hakkından mahrum bırakılacağı
açıktır. Bu çocukların hem ulaşım sorununu gidermek adına Milli Eğitim
Müdürlüğü servis anlaşmalarını yapmış mıdır? Bu çocukların yiyecek ihtiyacını,
evinden uzaklaştıkları takdirde Milli Eğitim Müdürlüğü önlemini almış mıdır?
Yoldan karşı karşıya geçerken yaşayabilecek oldukları trafik riskini göz önüne
almış mıdır? Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, bunları hiçbirini dikkate almadan,
sadece deprem ve tasarruf adıyla okulun kapatılmasının, Türkiye'de yeni
binaların yapılmadığı bir noktada kesinlikle karşıyız' sözlerine yer verdi.
'DAVADA TARAF OLACAĞIZ'
Eğitimde
tasarruf olmayacağını belirten Yıldırım; 'Çocuklarımızın daha iyi bir eğitim
alacağı ortamı yaratmadan bütün çocukları karga tulumba yeni okula gönderip,
öğretmenleri de dağıtarak, o çocukların eğitim öğretimdeki bütün kazanımları
yok edilecektir. Bu noktada Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü'nü ve bağlantılı
olarak Valiliği, bir kez daha düşünmeye davet ediyoruz. Eğer bu konuda bilimsel
ve gerçekçi, bahsettiğimiz ana temalarda konuyu irdelemedikleri takdirde,
konuyla ilgili olarak Eğitim-İş Sendikası, Baro ile de görüşerek, kendi
imkânları üzerinden bu yıkılma işleminin yürütmesinin durdurulması adına mutlaka
davada taraf olacaktır. Bu nedenle ne velileri, ne öğrencileri, ne de
gidecekleri diğer okullardaki öğrenci ve velileri ve öğretmenleri de tedirgin
etmemek, alışmış olduğu ve başarılı oldukları okuldaki düzeni bozmamak adına bu
konudan vazgeçmeleri konusunda uyarıyoruz' diye konuştu.