Edirneli Begon(y)a
Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ndeki görevi için 2013 yılında geldiği Edirne'de yaklaşık 5 yıldır ikamet eden Begona Rodriguez, Edirne'deki doğa çalışmaları ve samimi tavırları ile adeta Edirneli oldu. Edirneliler tarafından ismi '˜Begonya' olarak bilinen Rodriguez, Edirne öncesi ve sonrası hayatındaki gelişmeleri anlatırken, ilk defa bir şehirde 5 yıl gibi uzun bir zaman geçirdiğini belirterek 'Edirne benim rekorum' dedi.
Trakya
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde 2013 yılında başladığı öğretim
görevlisi göreviyle başladığı Edirne'deki hayatında plastiğe karşı duruşuyla ve
samimi yaklaşımıyla Edirnelilerin ilgi odağı olarak güvenini kazanan İspanyol
Begona Rodriguez, Edirne öncesi ve sonrası hayatında yaşananlarla ilgili
sorularımızı yanıtladı.
Plastiğe
Hayır Platformu ile gerçekleştirdiği çalışmaların yanı sıra Monaco, EDOSK ve
Edirne Bakkallar ve Tekel Bayileri Odası'ndan proje desteklerine kadar
sorularımızı yanıtlayan Rodriguez, sosyal hayatından Edirne'deki yaşama kadar
açıklamalarda bulundu. Rodriguez, ilk defa bir şehirde bu kadar uzun zaman
geçirdiğini belirterek; 'Yaklaşık 5 yıldır Edirne'de yaşıyorum. Edirne benim
rekorum' dedi.
Öncelikle kendini tanıtır mısın?
Adım
Begona Rodriguez. İspanyol'um. Kanarya Adaları'nda doğdum. Trakya Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi'nde öğretim görevlisiyim.
Edirne'ye gelmeyi nasıl planladın? Karar verme süreci nasıl
gelişti?
Edirne'ye
gelmeyi planlamamıştım. Aslında uzun bir hikâyesi var ama kısaltayım. Yüksek
lisansımı Amerika'daki Medical College Of Georgia'da yaptım. Yüksek lisansımı
bitirdikten sonra New York'ta çalıştım. New York'taki işim sona erdikten sonra
Medical College Of Georgia'daki öğretmenim Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi'nde öğretim görevlisiydi ve beni Edirne'ye davet etti. Kabul ettim ve
2013 yılında Edirne'ye geldim. Normalde aynı şehirde uzun süre kalmayı tercih
etmiyorum. Fakat Edirne benim rekorum oldu. Yaklaşık 5 yıldır Edirne'de
yaşıyorum.
Edirne'ye geldikten sonra Plastiğe Hayır Platformu ile
çalışmaların nasıl başladı?
Doğa için
her zaman endişe duydum. Çocuk yaşlarımda ailem ve ben her zaman doğa için
endişe duyduk. Birlikte yürüyüş yapmayı seviyorduk ve yürüyüşün ardından geri
dönüşte yolda karşılaştığımız plastikleri toplardık. Annemin plastik poşetleri
tekrar tekrar kullandığını ve alışverişe giderken plastik tüketmemek amacıyla
poşetini yanına aldığını hatırlıyorum. Trakya Üniversitesi'nde derslere girmeye
başladığımda öğrencilerle birlikte farklı illüstrasyonlar yapmak istedim. Çünkü
illüstrasyon her zaman bir hikaye anlatır. Öğrencilere kullanılabilir
illüstrasyonlar yapmalarını söyledim. Plastik kirliliği ile ilgili
illüstrasyonlar yapmalarını istedim. Öğrenciler önce araştırdılar, öğrendiler
ve posterler yapmaya başladılar. Onlarla birlikte ben de plastiğin zararlarını
daha iyi öğrenmeye başladım. Plastiğin kötü olduğunu biliyordum ama öğretmek
sadece öğretmek değildir. Aynı zamanda öğrenmektir. Plastik kirliliğinin
korkunç boyutlarını öğrendim. Gezegenimiz plastik yüzünden çok kötü durumda.
Sonucunda da köpeklerimle Tunca Nehri kıyısında yürüyüş yaparken temizliğe
başladım. Uzun yürüyüşler yapıyorduk ve her yerde plastik görüyordum. Kirlilikten
nefret ettim. 2015 yılında temizliğe başladım çünkü kirlilik hayvanlar için de
çok kötü boyutlardaydı.
Edirne'ye gelmeden önce hangi ülkelerde yaşadın? Yaşadığın
ülkelerdeki insanları karşılaştırabilir misin?
Daha önce
İspanya, Belçika, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşadım. Her ülkenin
birbirinden farklılıkları vardı ama insanlar her yerde aynıydı. Fakat New York
hepsinden farklıydı. Çok fazla artist, müzisyen vardı ve zenginlerdi.
Türkiye dışındaki ülkelerde de plastik karşıtı çalışmalar
yaptın mı?
Türkiye
dışında yaşadığım ülkelerde plastik ile ilgili çalışmalar yapmadım. Fakat
ABD'de Tennessee eyaletindeki bir lisede İspanyolca öğretmenliği yaptığım
dönemde plastik ve küresel ısınma ile ilgili de konu anlatımı yapıyordum. Çünkü
enerji tüketimi çok ciddi boyutlardaydı. Herkes gideceği yere arabasıyla
gidiyordu ve evlerde ciddi boyutlarda ısı kullanımı vardı. Evlerin içi adeta
cehennem gibiydi. Benim için delice bir deneyimdi. Plastiğin iyi bir şey
olmadığını biliyordum. Fakat petrol içerdiğini öğrenince düşündüğümden daha da
kötü olduğunu anladım. ABD'de yaşadığım dönemde her şeyi geri dönüşüme
gönderiyorduk. Herkes çok çevreciydi ve her şeyi geri dönüştürüyorduk. Fakat bu
yıl geri dönüşümün de yalan olduğunu anladım. Plastiği topladıklarını ve Çin'e
yolladıklarını öğrendim. Çin'e gittikten sonra ne oluyor? Bilmiyoruz.
Plastiğe Hayır Platformu'ndaki plastik karşıtı projene
Monaco'dan maddi destek verilmesi kararlaştırıldı. Süreç nasıl gelişti ve nasıl
kabul edildin?
Öğrencilerim
için plastik ile ilgili bilgi araştırıyordum. Araştırma yaptığım sırada
Monaco'dan plastik kullanımı ile ilgili projelere maddi yardım yapıldığını
gördüm ve başvuru yapmaya karar verdim. Projeyi yazmak için 4 günüm vardı. Bir
sivil toplum kuruluşuna örgütüne ihtiyacım vardı. Öğrencilerimin bir sivil
toplum örgütü vardı. Projeyi onlarla yapmak istedim fakat yapmak istediğimi
anlatamadım. '˜Para istemiyoruz' dediler. Fakat proje plastiğin zararlarını
anlatan bez çanta ve afiş yapımı ile ilgiliydi ve maddiyatı vardı. Aramızda bir
anlaşmazlık oldu. Zamanım da kalmamıştı. Sivil toplum örgütü bulmam için 2
günüm kalmıştı ve Edirne Doğa Sporları Kulübü'ne sordum. Yardımcı
olabileceklerini söylediler ve başvuruyu tamamladım.
Edirne'de de Bakkallar ve Tekel Bayileri Esnaf Odası,
plastik karşıtı projelerinden etkilenerek bez çanta ve file çalışması
yapacağını açıkladı. Proje ile ilgili ne
düşünüyorsun?
Edirne
Bakkallar ve Tekel Bayileri Esnaf Odası'nın Plastiğe Hayır Platformu
çalışmalarına destek vermesine çok şaşırdım ve mutlu oldum. Oda Yönetim Kurulu
Üyesi Yaşar Varel'in projemizi desteklemek istediklerini söylemesinin ardından
bakkallar tarafından müşterilerine bez çanta dağıtımının sadece Kaleiçi'nde
yapılacağını düşünmüştüm. Fakat daha sonra tüm Edirne'de dağıtılacağını
öğrendim. Bu bence mükemmel bir şey. Çok mutluyum.
Edirne için Plastiğe Hayır Platformu dışında bir projen var
mı? Begona yeni bir '˜gol' atabilecek mi?
Bence
Plastiğe Hayır Platformu büyük bir goldü. İnsanları plastik kullanımına karşı
eğitti. Ayrıca Trakya Üniversitesi de bu fikri desteklemeye başladı. Başlarda
ne yaptığımı anlamaya çalışıyorlardı ama şu anda destekliyorlar. Destek
vereceklerine de inanıyorum.
Edirne'ye yerleşmeyi düşünüyor musun?
Evime
gitmek istiyorum. Edirne'yi seviyorum. Edirne benim rekorum. Fakat ailemi
özledim.
Plastik kullanımına karşı çalışmalarının dışında sosyal
hayatında neler yapıyorsun?
Plastiğe
Hayır Platformu'nun dışındaki hayatımda köpeklerim var. Kendimi köpeklerime
adadım diyebilirim. Onların dışında öğrencilerim ve derslerim var. Kalan
zamanımı da plastiğe karşı çalışmalar yapmaya ayırıyorum. Plastiğe karşı
çalışmalarım çok fazla zamanımı alıyor. Özellikle kullanmayı sevmesem de sosyal
medyayı kullanmak zorunda kalıyorum. Etkinliklere katılmak ve insanlarla
konuşmak zorundayım. Onlara neler yapabileceğimizi anlatıyorum. Genelde yürüyüş
yapıyorum. Bisiklet sürmeyi de seviyordum.
Plastiğin bir gün gezegenden tamamen atılacağını düşünüyor
musun?
Bilime
güveniyorum. Çok sayıda bilim insanının plastiği gezegende yok etmek ya da
alternatifler üretmek için çalıştığını biliyorum. Alternatifler olduğunu
biliyorum. Geri dönüşüm ve plastiği yok etmek için çeşitli sistemler var. Neden
bunu yapmayalım? Plastik kullanımını durdurabilir, alternatiflere
yönelebiliriz. Umarım bir yerden başlarız. Her yerde bunun yapılması gerekiyor.
Bu sadece Edirne için geçerli değil. Örneğin; Çin'de yaşayan bir arkadaşımdan
Çin hükümetinin plastiğe karşı çok ciddi çalışmalar yapmaya başladığı öğrendim.
Birkaç yıl önce Çin'e gitmiştim ve çok kötü durumdaydı. Çok güzel bir tatil
geçirmiştim çünkü Çinliler çok eğlenceli insanlar ve yemekleri çok güzel. Fakat
korkunç derecede kirlilik vardı. Kirlilik çok kötüydü. Nehirler pembe ve siyah
akıyordu. Geceleri nefes almakta zorluk çekiyorduk. Kirlilikten dolayı sanki
her şey siyah gibiydi. İnsanların kirlilikten dolayı kanser gibi ciddi
sorunları vardı. Ayrıca Avrupa'da da alışverişe çıktığında her yerde plastik
görebiliyorsun. Fakat insanlar bununla savaşıyorlar. New York'tan Türkiye'ye
geldiğimde ise çok sevindim. Çünkü New York çok pahalıydı. Plastik ürünler dahi
pahalıydı. Fakat Türkiye'de çok ucuz. Nerede alışveriş yaparsan plastik poşet
veriyorlar. Ben de onlara poşet istemediğimi söylüyorum.
Zamanının çoğunluğunu Tunca Nehri kıyısında geçiriyorsun.
Tunca Nehri'nin senin için özel bir anlamı var mı?
Tunca
Nehri'nin benim için özel bir anlamı yok ama çok fazla insan olmamasını
seviyorum. Bazen içki içen insanlar oluyor fakat huzurlu bir ortamı var. Daha
önceleri içki içen insanlar çöplerini atıyorlardı. Şimdi ise beni gördükleri
zaman önce kendi çöplerini topluyorlar, daha sonra da bana yardım ediyorlar.
Ayrıca temizlediğim için bana teşekkür ediyorlar. İnsanlar plastiğin
zararlarını bilmiyorlar. Plastiği doğaya attıkları zaman kaybolmadığını
bilmiyorlar. Zamanla öğrenecekler, biz öğreteceğiz. Ayrıca nehir kıyısında plastiğe
karşı ne yapabileceğimi daha rahat düşünebiliyorum. Evime de çok yakın. Oraya
gittiğimde kendimi çok rahatlamış hissediyorum. Çiçekleri inceliyorum.
Türlerini çok iyi bilmiyorum ama çok güzel görünüyorlar. Ayrıca nehrin sesini
dinliyorum ve kuşların sesi çok rahatlatıcı. Köpeklerim de rahatça oynayabiliyorlar.
Edirne'ye taşındığın günden bu yana yaşadığın en kötü ve en
iyi deneyimler nelerdi?
Edirne'de
yaşadığım en kötü şey ağaçların birden kaybolması. Sürekli ağaçları kesiyorlar
ve çok kızıyorum. Lozan Caddesi, eskiden bisiklet sürmek için çok güzel bir
yerdi. Ağaçların gölgesinde dinlenebiliyordun. Fakat şu anda cehennem gibi. Hiç
gölge alan yok ve çok çirkin görünüyor. Bir ağaç varsa diğer ağaç ondan çok
uzakta kalıyor. Kaleiçi'nde de durum farklı değil. Sürekli ağaçları kesiyorlar.
Ağaçların olduğu dönemlerden de kesildikten sonraki halinden de fotoğrafları
biriktiriyorum. Ağaçları neden kestiklerini sorduğumda ise ağaçların hasta
olduğu söylüyorlar. Bu doğru değil. Edirne'de yaşadığım en iyi şey ise Plastiğe
Hayır Platformu'ydu. Çok iyi insanlarla tanıştım. Yapmayı çok istediğim bir
şeydi.
İspanya'ya geri döndükten sonra Edirnelilerden plastik
kullanımı konusunda ne yapmalarını istiyorsun?
Bir gün
İspanya'ya geri döneceğim. Fakat insanlar plastiğe karşı çalışmalar yapmaya
devam etmek zorundalar. Plastiğe Hayır Platformu ya da başka bir grup adı
altında yapılması zorunlu değil. Bunu yapmak zorundayız. Uğur AKAGÜNDÜZ /Cansu Dilara SABANCI