Edirne'nin kırmızılı kahramanı
Osman İnci Müzesi, 2018-2019 sezonunun kapanışını Edirne'nin Gelin Hanımı ile gerçekleştirdi. Emel Esin Aksoy'un koleksiyonunda yer alan Edirne Kırmızısı gelinliğin ve koleksiyon parçalarının fotoğraf sanatçısı Rasim Sezen tarafından çekimi gerçekleştirilen fotoğraflarının gösterime girdiği sergide Edirne Kırmızısı gelinlik yoğun ilgi gördü. Aksoy, gelinliğin Edirne'de Gelin Hanım olarak bilinen anneannesine ait olduğunu açıklarken Gelin Hanım'ın İstiklal Savaşı kahramanlıklarını da GÜNDEM'e anlattı. Aksoy, Gelin Hanım'ın '˜adsız' olarak anıldığını da hatırlatırken 'Hiç kimse ismini bilmezdi. İsmi Makbule idi' dedi.
Osman İnci Müzesi, 2018-2019 sezonu kapanışını Emel Esin Aksoy Koleksiyonu Osmanlı Kıyafetleri ve Edirne Kırmızısı Fotoğraf Sergisi ile gerçekleştirdi. Bilge Su Karaca (piyano) ve Mert Özkan'ın (Viyolonsel) konseri ile açılışı gerçekleştirilen sergide Emel Esin Aksoy koleksiyonuna ait Edirne Kırmızısı'nın bulunduğu '˜Gelin Hanım' kıyafeti ile koleksiyona ait kıyafetlerin fotoğraf sanatçısı Rasim Sezen tarafından çekimi gerçekleştirilen fotoğrafları sergilendi.
Karaca ve
Özkan, sergi açılış konserinde Fritz Kreisler'in '˜Liebesleid', Gabriel
Faure'nin '˜Apres un Reve', Pyotr Ilyich Tchaikovsky'nin '˜Noktürn, Op. 19, No.
4' ve '˜Valse Sentimentale, Op. 51, No. 6', Georgi Zlatev-Cherkin'in '˜Sevdana'
ile İlyas Mirzayev'in düzenlemesiyle '˜Sarı Gelin' eserlerini icra ettiler. Sanatseverlerin
ilgiyle dinlediği konserin ardından serginin açılış konuşmasını gerçekleştiren
Emel Esin Aksoy, koleksiyonunda 150 parça kıyafet bulunduğunu açıklarken; 'Gelinlikler,
günlük kadın kıyafetleri var. Severek aldım, çalıştım, yaptım. 60 senenin
birikimi var. Aydın'ın Söke ilçesi Eski Doğanbey Köyü'nde oturuyoruz ve orada
bir müze açtık. Koleksiyonum orada sergileniyor. Kıyafetlerimin hepsi benim
evlatlarım gibi. Onlarla yaşamaktan çok mutluyum. Edirne'de çok sayıda
gösteriler sundum. İnşallah tekrar gösteri sunarız. Sergiye hoş geldiniz ve
inşallah beğenirsiniz. Sergide anneannemin de Edirne kırmızısı gelinliği var'
ifadelerine yer verdi.
Fotoğrafları müzeye bağışladı
Aksoy'un
konuşmasının ardından bir konuşma da fotoğraf sanatçısı Rasim Sezen yaptı.
Sezen, konuşmasında fotoğraf sanatıyla 1974 yılında tanıştığını belirtirken; 'O
günden bugüne devam ediyorum. Fotoğraf makineleri, bizim anı defterimizdir.
Bütün güzellikleri orada kaydederiz. Fotoğraf da güzel olan şeylerin, fotoğraf
makinemiz ve bazı kimyasallarla sabitlenmesidir. Fotoğraflar, bundan sonra
Osman İnci Müzesi'ne aittir, tarafımdan bağış yapılmıştır. Tüm katılımcılara
teşekkür ederim' dedi. Törende ayrıca konuşma yapan Osman İnci Müzesi Müdürü
Bilal Sarıgül ise hayatını kaybeden Türk Resim Sanatının önemli ressamlarından
İbrahim Balaban'ı andı. Sarıgül, konuşmasında Osman İnci Müzesi'nin 25 Kasım
2017 tarihinde açıldığını hatırlatarak; 'Bu süreye kadar sanat galerimizde
toplam 20 sergi gerçekleştirdik' sözlerine yer verdi. Sarıgül, sergilere
katılan tüm sanatçılara ve sanatseverlere teşekkür ederken; konuşmasının
ardından serginin açılışı gerçekleştirildi.
'İstiklal Savaşı'nda savaşmış'
Emel Esin
Aksoy Koleksiyonu'na ait Osmanlı Kıyafetlerinin fotoğraf sanatçısı Rasim Sezen
tarafından çekimi gerçekleştirilen fotoğrafların bulunduğu sergide Edirne'de
'˜Gelin Hanım' olarak tanınan Aksoy'un anneannesinin Edirne Kırmızısı gelinliği
ise yoğun ilgi gördü. Emel Esin Aksoy, sergide Edirne'nin Gelin Hanım'ını
GÜNDEM'e anlattı. Edirne'nin Gelin Hanım'ına ait Edirne Kırmızısı gelinliği ile
Edirne'de bulunmaktan dolayı heyecanlı olduğunu söyleyen Aksoy; 'Bu kıyafet,
anneannem gelinliklerinden biridir. Anneannem, Edirne'nin adsız Gelin
Hanımı'dır. Adsız Gelin Hanım, Edirne'nin kahramanıdır. İstiklal Savaşı'nda
çetelerle beraber düşmana karşı savaşmış, casusluk yapmıştır. Gelin Hanım,
evinin altındaki mahzenlerde Türk çetelerini saklamıştır. Yabancı konsoloslara
da evinde davet vermiş, konuşturmuş ve ertesi günü nereden, ne şekilde
topraklarımıza gireceklerini anlattırmış ve Türk çetelerine bildirmiştir. En
sonunda da Türk askerleri, Gelin Hanım'a; '˜Seni bir deveye bindireceğiz ve en önde
bayrak elinde gideceksin. Biz de arkandan geleceğiz. Kurtuluş Savaşı bitti.
Edirne'yi aldık' demiş. Anneannem ise bu teklifi kabul etmeyerek; '˜Ben bunu
gösteriş için değil, vatanım için yaptım' demiş. Gelin Hanım böyle bir
kadınmış. Edirne'de Kadirhane Sokağı'nın sonunda Gelin Hanım siteleri vardır.
Bizim evimizin bahçesidir' dedi.
Gelin Hanım'ın adını açıkladı
Gelin Hanım'ın ismini de açıklayan Aksoy; 'Gelin Hanım, ismini hiç kimseye söylememiş. Hiç kimse ismini bilmezdi. İsmi Makbule idi. Alaaddin Bey'in eşiydi. Ölene kadar da Gelin Hanım olarak anılmıştır. 40 gün 40 gece gelin olmuştur ve her gece bir başka gelinlik giymiştir. Edirne Kırmızısı'nın bulunduğu gelinlik de bu düğünde giydiği gelinliklerden biridir. Anneannem çok güzel bir kadındı, Egeliydi. Edirne'ye Manisa'dan gelin gelmiş. Bu gelinliği çok sevdiği için de gözüm gibi baktım. 150 kıyafetim var ve hepsini çok iyi koruyorum. Tamamı el işlemesidir' ifadelerine yer verdi. Sergi, 23 Haziran Pazar gününe kadar ziyaret edilebilecek.