DAĞDEVİREN'DEN KOVİD-19'UN SEYRİNE İLİŞKİN AÇIKLAMA:

- "Omicron'un arkasından virüsün hayatta kalma ve yayılma çabası nasıl bir mutasyona sebep olabilecek ve bu mutasyonun virülansı, bulaşması ya da öldürücülüğü ne hale gelecek bilmiyoruz"
- "Tedbirleri aksatmadığımız sürece hastalığa karşı en önemli defansı sağlamış oluyoruz. Aşı olup tedbirleri uygulamaya devam edersek salgının belini kırabiliriz"

Prof. Dr. Dağdeviren, AA muhabirine, insanlığın Kovid-19 salgınına karşı birçok tedbir geliştirdiğini belirtti.

Geliştirilen her savunma mekanizmasına karşı virüsün de yeni bir varyant ortaya koyduğunu anlatan Dağdeviren, "Bu varyantlar bazen Delta gibi öldürücü hale dönüşebiliyor hatta bir ara daha az görülen ama daha hızlı sürede öldüren varyantlardan da bahsedildi, neyse ki çok yaygınlaşmadı." dedi.

Dağdeviren, salgının bazen de Omicron gibi neredeyse herkesin nezle, grip gibi algılayabileceği, hafif tabloyla geçen hastalığa dönüştüğünü ifade etti.

Virüsün Omicron varyantıyla devam ettiğini belirten Dağdeviren, şöyle konuştu:

"Omicron'un arkasından virüsün hayatta kalma ve yayılma çabası nasıl bir mutasyona sebep olabilecek ve bu mutasyonun virülansı, bulaşması ya da öldürücülüğü ne hale gelecek bilmiyoruz. O yüzden bizim üzerimize düşen, temizlik, maske, mesafe ve aşılarımızın tamam olmasıdır. Şu anda güncel takvim üç aşı ama yarın dördüncü aşı gerekebilir. Yarın mutantlara karşı işe yaradığı belli olan farklı bir aşı eklenebilir, ona başlamamız gerekebilir."

Dağdeviren, "Omicron varyantının öldürmediği" düşüncesinin yanlış olduğunu vurgulayarak, "Omicron öldürmüyor yanlış algısı yüzünden birçok insan teste gitmekten kaçınıyor. Dolayısıyla bu sayı çok daha da yukarıda olabilir ve biz onların bir kısmını kötüleşip hastaneye düştüklerinde, daha ağır vaka olarak fark ediyor olabiliriz." diye konuştu.

Mutasyonun her yöne evrilebileceğine işaret eden Dağdeviren, şunları kaydetti:

"Kovid-19 ortadan kalkmadığı sürece riski aynı derecede güçlüdür. Bizim de aynı derecede ciddi, dikkatli ve aynı derecede tedavide, aşılamada ısrarlı olmamız lazım. Bunun bir garantisi yok. Tabii insanlar çok bunaldı ancak salgının başında 1-2 vefat varken bile yaşlılarımıza uzaktan el sallamaya başladık. Herkes kendini izole etti. Sonra baktık hastalık bitmiyor, sinir bozukluğu, tükenmişlik, izolasyon insanları zorlamaya başladı. Hem de ihtiyaçlar devam ediyordu, bazı şeylerin yapılması gerekiyordu, bu yönden birazcık tedbirler gevşedi."

Aşının salgına karşı en önemli silah olduğunu belirten Dağdeviren, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Tedbirleri aksatmadığımız sürece hastalığa karşı en önemli defansı sağlamış oluyoruz. Üç ayrı aşı devlet tarafından tamamen ücretsiz olarak dileyen herkese yapılıyor. Aşı, ölümleri azaltıyor. Bizim çocukluğumuzdan beri bildiğimiz aşılardan biraz farklı bu aşılar. Hastalanabiliyoruz ama daha ağır geçirmeyi, yoğun bakımlık olmayı, can kaybını engelleyen boyutları çok daha öne çıktı. Aşı olup, tedbirleri uygulamaya devam edersek salgının belini kırabiliriz."

 AA