CKD, Anadolu Kadınları'nın izinde
CKD Edirne Şubesi, Türkiye'nin 81 ilinde Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin 100'üncü kuruluş yıldönümü kapsamında düzenlenen basın açıklamasına katıldı. CKD Edirne Yönetim Kurulu Başkanı Mine Hepgüllü, basın açıklamasında CKD'nin Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nden beslendiği ve onların bıraktığı mirasla yoluna devam ettiğini söylerken 'Şikâyet etmek yerine mücadele etmek, bizim atalarımızdan, kuruluş felsefemizden edindiğimiz tecrübedir' dedi.
Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Edirne Şubesi, 9 Aralık 1919'da Sivas'ta kurulan Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin 100'üncü kuruluş yıldönümü kapsamında Türkiye'nin 81 ilinde eş zamanlı gerçekleştirilen basın açıklamasına katıldı. Açıklamada; CKD'nin Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nden beslendiği ve onların bıraktığı mirasla yoluna devam ettiği belirtildi.
CKD Edirne Şubesi Yönetim Kurulu
Başkanı Mine Hepgüllü tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasında,
Türkiye'de her gün yeni bir kadına şiddet vakasının yaşandığı söylenirken;
'Kadına yönelik şiddetin artması kadar, görünür olması da kadına yönelik şiddet
ile mücadeleyi sürekli kılmak, bu yöndeki çabaları arttırmak mecburiyetini
gözler önüne seriyor. Polis Akademisi Başkanlığı 2016 yılında 301, 2017 yılında
350, 2018 yılında ise 281 kadının yaşam hakkının elinden alındığını
açıklamıştır.2019 yılında ise neredeyse her gün şiddetin vahşileşmiş haliyle
yaşamaya zorlanıyoruz. 20'nci kattan atılıyor, öldükten sonra kurtarılmayı
bekliyor, çığlık çığlığa ölüyoruz. Kapımızın önünde, evimizin içinde öldürülüp
sevdiklerimizi çaresiz, kimsesiz bırakmak istemiyoruz' ifadelerine yer verildi.
Hepgüllü,
açıklamasında kadınların haklarının bilincinde olduğunu ve mücadelelerini
sürdüreceklerini belirtirken; 'Kadınlarımıza yasalardaki haklarımızı, koruma
tedbirlerini hiç ara vermeden anlatacağız. 6284 sayılı yasanın varlığını,
Bakanlık ve Emniyet Müdürlüğü'nün birlikte yürüttüğü KADES uygulamasını kadın
ve çocukların şiddetten korunması için önemli araçlar olarak görüyoruz.
Cumhuriyet devrimlerinin geliştiren, bilgilendiren, özgür kılan felsefesinden
uzak kalındıkça, emperyalizmin medya, diziler, moda, tüketim alışkanlıkları ve
benzeri şeylerin aracılığı ile ataerkil kültürü yeniden biçimlendirmesi kadın
ve çocukların hayatı zorlaşmaktadır. Eğitimden başlayarak medyaya kadar her
alanda kadına yönelik ayrımcılık ve şiddetin önlenmesi için üzerimize düşen
takibi yapacağız' dedi.
'Bu tutumları doğru bulmuyoruz'
Toplumda
kadına yönelik şiddet ile birlikte karamsarlığın da yayıldığına dikkat çeken
Hepgüllü; 'Yargıya, kolluk kuvvetlerine olan güvenin zedelenmesi sıradanlaşmış,
ülkemizin yaşanmaya değer bir yer olmadığını ilan eden kişiler çoğalmıştır. Bu
tutumları doğru bulmuyoruz. Hukuk sistemi içindeki aksaklıkların tespiti ile
bunların giderilmesini istemek, kolluk kuvvetlerinin bu konudaki duyarlılığının
artmasını sağlamak biz cumhuriyet kadınlarının görevleri arasındadır. Bu ülkeyi
yaşamaya değer bulmayanların ise yaptıkları haksızlığı anlamaları için kadına
yönelik şiddet açısından diğer ülkelerdeki rakamları incelemeleri
gerekmektedir. Dünyada 2017 yılının verilerine göre kasten öldürülen kadın
sayısı 87 bindir. Şikâyet etmek yerine mücadele etmek, bizim atalarımızdan,
kuruluş felsefemizden edindiğimiz tecrübedir. Cumhuriyet Kadınları Derneği,
Ulusal Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet devrimleri ile kazanılmış olan ekonomik ve
siyasal bağımsızlığın, özgürlük, demokrasi ve aydınlanmanın korunması,
savunulması, ülke ve halk yararına geliştirilmesi için çalışır' sözlerine yer
verdi.
'Bıraktıkları yerden devam ediyoruz'
Hepgüllü,
açıklamasında Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti Başkanı Melek Reşit'in
de sözlerine yer verirken; 'Mirasını sahiplenerek bugün bile onlardan öğrenmeyi
sürdürdüğümüz Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti Başkanı Melek Reşit
Hanımefendi ise '˜Derneğimizin amacı, memleketimizi parçalamak isteyen
düşmanlara kadın ve erkek vatanın savunması için birleşmiş olduğumuzu ispat
etmek ve aynı zamanda Türk kadınına yakışacak bir surette memleketimize hizmet
etmekten ibarettir' demiştir. Derneklerimizin amacı ele alındığında Cumhuriyet
Kadınları Derneği'nin, Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin
mirasından beslendiği, onların bıraktığı yerden devam ettiği anlaşılmaktadır. Derneğin
isimsiz kahraman kadınları, Kurtuluş Savaşı boyunca Türk kadınının gurur
duyacağı pek çok hizmet yapmıştır. Kadınların milli mücadeleye etkin bir
şekilde katılmalarını sağlamış, orduya para ve mal yardımları için kampanyalar
düzenlemiş, mahalle mahalle gezmiş, konuşma, müsamere, mitingler düzenleyerek
milli mücadelenin önemini anlatmışlardır' dedi.
'Bizlere çözüm ve miras bıraktılar'
Hepgüllü, Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin 100'üncü kuruluş yılını kutlarken; '9 Aralık 2019 tarihinde kuruluşlarının 100'üncü yılını kutladığımız, Ulusal Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet devrimleri ile kazanılmış olan ekonomik ve siyasal bağımsızlığın, özgürlüğün bedelini ödemiş Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti, ülkemiz insanlarının kadın erkek, genç yaşlı demeden birlikte ve memleketimize hizmet ederek, vatan sevgisinin kutsallığını yüreklerde taşıyarak, bağımsız ve başı dik olmanın kadınlar için önemini belirterek bizlere kocaman bir çözüm ve miras bırakmışlardır. Mücadelemize ışık olan Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti'nin kuruluşunun 100'üncü yılında aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz' ifadelerine yer verdi.