Birleşik Kamu-İş'ten zam talebi
Birleşik Kamu-İş Edirne İl Temsilciliği, 2021'de kamu emekçilerine yapılan maaş zammına tepki gösterdi. İl Temsilcisi Nedim Zobar, kamu emekçilerinin sefalet koşullarına mahkûm edilmesinin vicdansızlık ve adaletsizlik olduğunu belirtirken 'Kamu emekçilerinin sadece satın alma gücünün korunabilmesi için maaşlarına en az yüzde 30 oranında zam yapılmalıdır' dedi.
Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş) Edirne İl Temsilciliği, 2021 yılı için kamu emekçilerine yapılan maaş zammına tepki gösterdi. Saraçlar Caddesi PTT şubesi önünde basın açıklaması gerçekleştiren Birleşik Kamu-İş İl Temsilciliği, tüm kamuoyunu ve emekçileri, '˜sefalet oranı' olarak tanımladığı zam oranına karşı birlikte hareket etmeye çağırdı.
Birleşik Kamu-İş İl Temsilcisi Nedim
Zobar tarafından okunan basın açıklamasında TÜİK'in, 2020 yılı Aralık ayında
bir önceki aya göre yüzde 1,25, bir önceki yılın Aralık ayına göre enflasyonun
yüzde 14,60 olduğunu iddia ettiğini söylerken; 'İddia diyoruz çünkü TÜİK halka
gerçekleri açıklamakla yükümlü bir kurum olması gerekirken, verileri ayarlama
kurumuna dönüşmüş durumdadır. Markette, manavda, pazarda 5 TL olan ürünün
fiyatı, TÜİK verilerinde 1 TL olarak gösterilmiştir' ifadelerini kullandı.
'GERÇEK ENFLASYONU YANSITMIYOR'
Markette,
pazarda gıda ürünlerinde fiyat artışının son bir yılda yüzde 30'ları bulduğunu
belirten Zobar; 'Son bir yılda doğalgaza yüzde 34, elektriğe yüzde 33 oranında
zam geldi. Açıklanan enflasyon oranı ile yıl boyunca yaşanan zamlar ve harcama
oranlarındaki düşüş karşılaştırıldığında, gerçek enflasyonun yüzde 14,6'lık
orandan daha fazla olduğu hemen herkesin malumudur. Açıklanmış olan oran
çalışanların, emeklilerin, asgari ücretlilerin gerçek enflasyonunu
yansıtmamakta, bu oran sadece iktidarın istediği oranı yansıtmaktadır. TÜİK
verilerini manipüle edenler, ülkede ısrarlı bir şekilde ekonomik kriz yokmuş
gibi hissettirenler dahi gerçek enflasyon oranlarının bu olmadığına kendileri
de oldukça iyi biliyor' dedi.
'KRİZİN FATURASI SIRTIMIZA YÜKLENDİ'
Zobar,
açlık sınırının son 1 yılda yüzde 19 arttığına dikkat çekerken; 'Memur
maaşlarına ve emekli memur aylıklarına yüzde 7,36, SSK ve BAĞ-KUR emekli
aylıklarına da yüzde 8,36 oranında zam geldi. Bu yıl da TÜİK'in çarpıtmaları
sayesinde memur ve emekliler, açlık sınırının altında bir zam artışına mahkûm
edildi. TÜİK, memurun ve emeklinin maaş zammına adeta el koydu. Yoksulluk
sınırı altındaki maaşlarla geçinemeyen vatandaşlar, ay sonunu getirebilmek için
bankalara borçlandılar. Vatandaşlarımızın bankalara olan borcu 834 milyar TL'yi
aşmış durumda. İktidar böylesi bir ortamda emekçilere sefaleti ve açlığı layık
görmüş, krizin faturasını bir kez daha emekçilerin sırtına yüklemiştir'
sözlerine yer verdi.
'VİCDANSIZLIKTIR'
Ekonomik kriz
ve pandemi salgınının ağır şartlarında asgari yaşam mücadelesi veren kamu
emekçilerine, emeklilere ve işçilere iktidarın acı reçete dayatmasını kabul
etmediklerini söyleyen Zobar; 'Enflasyonun yüzde 14,6 olduğu, asgari ücrete
yüzde 21,6 oranında zam yapıldığı bir ortamda kamu emekçilerinin maaşları yüzde
3+4,37 oranı ile sefalet koşullarına mahkûm edilmesi en hafif tabirle vicdansızlık
ve adaletsizliktir. Açlık sınırının 3 bin 146 lira, yoksulluk sınırının 11 bin 186
TL'yi aştığı bugünün koşullarında hiç kimsenin kamu emekçilerinin maaş
artışlarında TÜİK vasıtası ile açıklanan sahte enflasyon rakamlarını reva
görmeye hakkı yoktur' dedi.
MEMUR-SEN'E TEPKİ
Zobar,
açıklamada Memur-Sen Konfederasyonu'na da tepki gösterirken; '2019 Ağustos'unda
hükümet ile Memur-Sen, kapalı kapılar ardında danışıklı satış sözleşmesi
imzaladı. Kamu emekçilerini sefalet ücretine mahkûm etikleri yüzdelik dilimleri
de Hakem Kurulu'na ilan ettirmişlerdi. O gün oyunlar yaparak kamu emekçilerini
masada satan, sözleşmeyi tarihi bir başarı olarak sunan Memur-Sen Konfederasyonu,
bugün tarihi bir rezalete imza attığını hem yaptığı itirazla, hem de sebep
olduğu sefalet zamlarıyla göstermektedir' ifadelerine yer verdi.
'HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 29,9'DUR'
Pandemi
ile artan hayat pahalılığını görmezden gelenlerin, kamu emekçilerini 2021'de
yüzde 3+3 oranında maaş artışına mahkûm ettiklerini söyleyen Zobar; 'Her dönem
enflasyon farkı aldatmacasıyla memur ve emekliler oyalanmaktadır. Memur
maaşları erimekte, alım gücü düşmektedir. Memur maaşlarına yalnızca enflasyon
kadar zam yapılmakta, bu zam da altı ay geriden gelmektedir. TÜİK, sepet
oyunlarıyla enflasyonu eksik hesaplayarak, kötü ekonomi yönetiminin yol açtığı
yüksek enflasyonu gizleyerek, bütün faturayı emekçilere ödetmektedir. Halkın;
çarşıda, pazarda karşı karşıya kaldığı gerçek enflasyon, halkın enflasyonu verilerine
göre yüzde 29,9'dur' dedi.
TALEPLERİNİ AÇIKLADI
Zobar, kamu
emekçisi, emeklisi ve ailelerini sevindirecek taleplerini açıklarken; 'AK Parti
iktidarı ve TÜİK, enflasyonu gizleyen anlayışını ve sahte verilerle açıklanan
oranları terk etmelidir. Kamu çalışanlarımızın kayıpları telafi edilmeli, toplu
sözleşme masası yeniden kurulmalı ve memurlarımıza ek zam verilmelidir. Kamu
emekçilerinin sadece satın alma gücünün korunabilmesi için maaşlarına en az
yüzde 30 oranında zam yapılmalıdır. Enflasyon farkı ile birlikte memurun zammı
yüzde 7,37 olarak ilan edildiği anlayış terk edilmeli, memurun aldığı yüzde 3
oranlı sefalet aldatmacasında vazgeçilmelidir. Emekçilerin temel ekonomik
sorunları arasında yer alan işsizlik, enflasyon, hayat pahalılığı, yoksulluk,
yüksek borçluluk gibi sorunlara kalıcı çözümler için kamucu politikalara
dönülmelidir. Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır. Vergi dilimleri 15'ten
yüzde 10 düşürülmelidir ve sabit tutulmalıdır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu
olarak; sözde toplu sözleşme zammı ile enflasyon karşısında korkunç bir ezilme
yaşayan tüm kamu emekçilerini insanca yaşamaya yetecek ücret talebine sahip
çıkmak için meydanlara çağırıyoruz' diye konuştu.