Bayatlı'dan dünya çapında başarı
Trakya Üniversitesi Tarih Bölümü Doktora Öğrencisi Altay Bayatlı, Doç. Dr. Ozan Ünsalan ve NASA'da kıdemli araştırmacı Peter Jenniskens ile hazırladığı bilimsel makale ile dünya çapında bir başarıya imza attı. Bayatlı'nın Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'nde keşfettiği ve bir göktaşı tarafından en erken ölüm ve yaralanma olayının kanıtı belgenin bilimsel makalesi, ABD'deki '˜Meteoritics & Planetary Science' adlı dergide yayımlandı. Bayatlı, Osmanlı'da 10 Ağustos 1888 yılında yaşanan olayı ve dünya gündeminde ilk sıraya yükselen makaleyi GÜNDEM'e anlattı.
Trakya Üniversitesi Tarih Bölümü Doktora Öğrencisi Altay Bayatlı, 2018 yılında Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'nde gerçekleştirdiği araştırma sonucu keşfettiği belge ile dünya çapında bilimsel bir başarıya imza attı. Bayatlı, Edirne'nin Keşan ilçesine 5 Ocak 1857 tarihinde düşen meteoru araştırmak amacıyla gerçekleştirdiği çalışmada Osmanlı Devleti'nin II. Abdülhamit döneminden günümüze ulaşan önemli bir belgeyi buldu. Bayatlı, belgeyi Türkçe'ye çevirmesinin ardından dünyada meteor düşmesi sonucu en erken tarihli ölüm ve yaralanma olayını keşfederken; bilim tarihine geçen belgeyi Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Ozan Ünsalan ile paylaştı. Günümüzde Irak sınırları içinde bulunan Süleymaniye kentine bağlı Dilaver köyüne düşen meteora yer verilen belge üzerine çalışma gerçekleştiren Ünsalan, matematiksel hesaplamalar ile meteorun yönünü, patlama şiddetini ve yayıldığı alanı ortaya çıkardı. NASA'nın SETI (Search for Extra-Terrestrial Intelligence; Dünya Dışı Akıllı Yaşam Araştırması) programında ve Ames Araştırma Merkezi'nde kıdemli araştırmacı olarak görev yapan Peter Jenniskens'in Ege Üniversitesi'ne uzay sistemi kurmak amacıyla gelmesi ve Ünsalan'ın meteor kanıtı belgeyi paylaşmasıyla bilimsel makaleyi hazırlayan ekip tamamlandı.
Araştırmacılar,
Peter Jenniskens'in dünya üzerinde daha önce yaşanmış meteor olayları ile
Osmanlı Devleti döneminde yaşanan olayı karşılaştırarak hazırladığı bilimsel
çalışmasını tamamlamasının ardından '˜Bir göktaşı tarafından en erken ölüm ve
yaralanma kanıtı' (Earliest evidence of death and injury by a meteorite)
başlıklı makaleyi ABD'deki dünya çapında önemli bir bilimsel dergi olan '˜Meteoritics
& Planetary Science' adlı dergiye gönderdi. Dünyadaki meteor çarpması
sonucu en erken tarihli ölüm olayını ortaya çıkaran makale, 22 Nisan Çarşamba
günü hakemli bilimsel dergide yayımlandı.
'Musul Valisi Mustafa Faik Paşa yazmış'
Keşif
niteliği taşıyan makale, '˜Meteoritics & Planetary Science' dergisinde
yayımlanmasının ardından dünyaca ünlü '˜Forbes' ve '˜Independent' gibi dünyaca
ünlü dergi ve gazetelere de konu olurken; Bayatlı, makalenin hazırlanma
sürecinden tarihi belgede yer alan meteora kadar bilgileri GÜNDEM'e anlattı.
Bayatlı, tarihi belgeye 2018 yılında Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'nde
Edirne'nin Keşan ilçesine 5 Ocak 1857 tarihinde düşen meteoru araştırdığı
sırada bulduğunu belirtirken; 'Belge, II. Abdülhamit döneminde yazılmış.
Dönemin Musul Valisi Mustafa Faik Paşa, Yıldız Sarayı'na giden özel bir hat
olan hususi maruzat olarak Sadaret Makamı'na yazıyor ve belgeyi ilk okuyan da
Sadrazam Mehmet Kamil Paşa oluyor. Sadrazam Mehmet Kamil Paşa, belgeyi
okuduktan sonra da Sadrazam kalemi, dosyanın Sadrazama arz ve takdim
kılındığını belirterek dosyayı kaldırıyor' dedi.
'Belgenin yanında göktaşı da göndermiş'
Meteorun
10 Ağustos 1888 yılında Perşembe günü saat 20.30 sıralarında Süleymaniye'nin
Dilavey köyüne düştüğünü açıklayan Bayatlı; 'Belgede, 10 Ağustos 1888 yılında
Perşembe günü saat 20.30 sıralarında, Süleymaniye'nin Serçınar kazasına bağlı
Çişane köyündeki piramit şeklinde olan bir tepenin üzerinden giriş yapan
meteorun, Süleymaniye'nin doğu tarafındaki Dilaver köyüne düştüğü yazıyor. Belgede,
meteorun yere çarptıktan mantar bulutu oluşturduğu ve bölgede bulunan 2 kişiden
birinin vefat ettiği, diğerinin de ağır yaralandığına yer veriliyor. Ayrıca
köyün etrafına 10 dakika boyunca yağmur yağarcasına göktaşlarının yağmağa devam
ettiği açıklanıyor. Musul Valisi Mustafa Faik Paşa, bu belgeyi merkeze
gönderirken, yanında örnek bir göktaşı da gönderiyor. Bu taşın, Müze-i
Hümayun'a alınma ihtimali çok yüksek. O da şu anda nerededir, bilmiyorum'
sözlerine yer verdi.
'Daha erken tarihli bir belge çıkarılamadı'
Bayatlı,
tarihi belgeyi keşfetmesinin ardından bilimsel makalenin hazırlanması için
Ünsalan ve Jenniskens ile gerçekleştirdikleri çalışmaları açıkladı. Bayatlı,
Osmanlı Türkçesi ile yazılan belgenin günümüz Türkçesi'ne çevirdiğini
belirtirken; 'Belgeyi bulduktan sonra çevirisini yaptım. Doç. Dr. Ozan Ünsalan,
astrofizikçi olduğu için meteorun matematiksel olarak yönünü, nasıl patladığını
ve ne kadar yayıldığını hesapladı. Peter Jenniskens ise Ege Üniversitesi'ne
uzayı dinlemek amacıyla sistem kurmak için geldiğinde Ozan Ünsalan ile
tanışıyor ve belgeyi inceledikten sonra makaleye dâhil olmak istiyor. Peter
Jenniskens, daha önce bu olaya benzer olaylar da yazmıştı. Örneğin; 2006
yılında Hindistan'da meydana gelen meteor düşmesi olayını yazıyor fakat olayda
ölüm yok. Peter Jenniskens yere düşen meteorlarda çok uzman bir isim. SETI
programından da bunları takip ediyor. Onun da katkısı, meteor olayları ile
benim bulduğum belgedeki olayları makalede karşılaştırdı. Bizim ortaya çıkarıp
yazdığımız belge, dünyada meteor düşmesi sonucu en erken tarihli ölüm olayı
olarak kabul edildi. Çünkü daha erken tarihli olan belgeli bir olay bugüne
kadar ortaya çıkarılamadı. Bir meteor çarpması sonucunda ölen insan, bugüne
kadar hiç kayda geçmemiş' dedi.
Dünya gündeminde ilk sıraya çıktı
Makalenin
22 Nisan Çarşamba günü '˜Meteoritics & Planetary Science' dergisinde
yayımlanmasının ardından yurt dışında çok sayıda bilim dergisi ve gazetelerin
gündeminde ilk sıraya çıktı. Bayatlı, bilimsel başarısının ardından Osmanlı
arşivlerinin önemine de dikkat çekerken; 'Osmanlı arşivleri, bilimsel
araştırmalarda her zaman en iyi kaynaktır. İster arkeolog, ister sanat
tarihçisi, ister de tarihçi olalım; ilk bakmamız gereken adres eski
arşivlerdir. Bu olay da bu şekilde önümüze çıkmıştır' ifadelerini kullandı.