• Haberler
  • Edirne
  • BALKAN TÜRKLERİ FEDERASYONU MORA KATLİAMINDA HAYATINI KAYBEDENLERİ ANDI

BALKAN TÜRKLERİ FEDERASYONU MORA KATLİAMINDA HAYATINI KAYBEDENLERİ ANDI

Balkan Türkleri Federasyonu Edirne Şubesi, 1821 yılında gerçekleşen Mora Katliamı nedeniyle basın açıklaması düzenledi.

BALKAN TÜRKLERİ FEDERASYONU MORA KATLİAMINDA HAYATINI KAYBEDENLERİ ANDI
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Mart 1821'de Mora Yarımadası'nda başlayan Rum azınlığın yaşadığı diğer bölgelere yayılan ayaklanmalar esnasında, silahlı yunan çeteler tarafından Mora, Orta Yunanistan ve Ege Adaları'nda yaşayan Türklere yönelik birçok katliam gerçekleştirilmiş olduğunu aktaran BRTK Yurtdışı İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zürfettin Hacıoğlu, 'Yunan isyancılar tarafından 23 Eylül 1821 tarihinde ele geçirilen Tripoliçe'de 30.000'den fazla Türk katledilmiştir. Ayaklanmanın başladığı esnada Mora Yarımadası'nda bulunan Avrupalı yazar, tüccar ve askerlerin hatıratlarında, Yunanlılarca ele geçirilen yerleşim yerlerinde Türklerin maruz kaldığı insanlık dışı muamele, işkence ve zulmün boyutu gözler önüne serilmektedir. Tripoliçe'nin düşmesini müteakip, şehri kuşatan Yunan isyancılarının komutanı olan Filiki Eterya üyesi Theoderos KOLOKOTRONIS'in atının sözde "zafer yolu' boyunca katledilen Türklerin cesetleri üzerinde yürüdüğü ve ayağının toprağa dahi değmediği, üç gün içerisinde yaş, cinsiyet, asker-sivil ayrımı yapılmaksızın çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 32.000 Türkün katledildiği, binlercesinin esir alındığı ve şehrin yağmalandığı T.KOLOKTRONIS'in hatıratında yer alan bilgiler arasındadır. Yaşanan katliamların ardından Tripoliçe, 'üzerinde yanlızca dumanlar tüten harabe bir şehir" olarak tasvir edilmiştir. Yunan isyanı boyunca Mora Yarımadası'ndaki Türkler sadece ölümle değil açlık ve esaret ile de karşı karşıya kalmışlardır. Rum isyancılar intikam hissiyle Müslüman köylerini yağmalayıp Türkleri katletmiş, kuşattıkları şehir ve kalelerde Türkleri açlığa mahkum ederek onları teslim olmaya zorlamışlardır. Ele geçirilen şehirlerde ise yağma ve katliam isyanın sıradan ve rutin bir parçası haline gelmiştir. Ayrıca, Rum din adamları isyana katılan Rumlara şehitlik vaat ederek halkı ayaklanmaya katılmaya teşvik etmiştir.' İfadelerini kullandı.

                Türklerin yanı sıra Mora'da yaşayan Osmanlı Yahudilerinin de Rum mezaliminden etkilendiğini ve kuşatmalar esnasında yaşanan kıtlık, sefalet ve yağmalar nedeniyle hayatlarını kaybettiğini dile getiren Hacıoğlu, 'Osmanlı İmparatorluğu, Balkanlar ve Orta Doğu tarihi konularında uzman Amerikalı tarihçi Justin MCCARTHY, Ölüm ve Sürgün adlı eserinde, 'Daha isyanının başlamasından iki ay geçeli Mora'daki Türklerin çoğunun kıyımdan geçirildiğini, adam, kadın ve çocukların hiç acımadan ve sonradan pişmanlık duyulmadan öldürüldüğünü' yazmaktadır. İngiliz tarihçi WİLLİAM St.CLAIR ise Yunan isyanını konu alan That Gree Might Still Be Free isimli kitabında, '20 bini aşkın erkek, kadın ve çocuğun Rum komşuları tarafından kasten ve vicdan azabı duyulmadan katledildiğini, ayaklanma başlayınca evlerini bırakarak en yakındaki kente sığınmaya çalışanların da isyancılar tarafından yollarda yakalanarak öldürüldüğünü, açlığa dayanamayarak hayatlarının bağışlanacağına dair söz veren isyancılara teslim olan Türklerin de katledildiği, ele geçirilen Türk erkeklerin derhal öldürüldüğü, kadınların ve çocuklarınise köle olarak asillere dağıtıldığı, Mora'nın her yanında sopa, orak ve tüfeklerle silahlı Rum çetelerin katliam ve yağmalamalarında Papazların önderlik ettiği ve sözde kutsal eylemlerinde isyancıların kışkırttığı' hususlarını kaleme almıştır. Görgü tanıklarının hatıratlarında ve tarihi vesikalarda yer alan söz konusu katliam ve yağmalar göz önünde bulundurulduğunda, isyan sırasında atılan sloganlarda 'Mora Yarımadası'nda hatta tüm dünyada tek bir Türk kalmayana kadar savaşacaklarını' dile getiren ayaklanmacıların, Mora Türkleri ile bölgedeki Yahudileri Avrupa'nın gözleri önünde planlı bir şekilde yok ettiği söylenebilecektir. Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu olarak 13.03.1821 Mora Katliamını unutmamak için ileriki günlerde Edirne'den başlayarak Konfederasyonumuza bağlı Federasyonlar ve Derneklerin iştiraki ile ülke çapında anma etkinlikleri ve paneller düzenleyeceğiz.' Dedi.

23 Eylül 1821 mora isyanının bir insanlık trajedisi olduğunu söyleyen Hacıoğlu, Yunan çetelerin gerçekleştirdiği mora katliamının yunan tarihinde kara leke olarak kalacağını aktardı.

Barış Karapaça