• Haberler
  • Edirne
  • BABASI İLE BİRLİKTE DEDE MESLEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR

BABASI İLE BİRLİKTE DEDE MESLEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR

Edirne'de 23 yaşındaki genç girişimci Mutlu Çınarkök, babası ile birlikte dedesinin mesleğini sürdürüyor. Dedesinin 46 yıl önce başladığı kaynakçılık ve tarım makinaları tamiri işini ilerleterek, atölye açan Çınarkök, tarım makineleri üreterek yurtdışına pazarlıyor.

BABASI İLE BİRLİKTE DEDE MESLEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Gece gündüz demeden saman balya makinesi üreten Mustafa Çınarkök ve oğlu Mutlu Çınarkök, İki yılda Yunanistan'a bir,  Afrika'ya ise 3 adet balya makinesi sattı.

 'Burada ürettiğimiz makinaları kendimiz yapıyoruz' 

46 yıl önce Edirne'nin Tayakadın Köyü'nde kaynakçılık atölyesi açtıklarını dile getiren İşletmenin kurucusu 69 yaşındaki Arif Çınarkök, 'Daha sonra işlerimiz devam etti balya makinası tamirine başladım.  İşlerimiz açılınca yeni sanayiden bir atölye tuttum. Sonra buraya geçince oğlum da bana yardıma geldi. 2010 yılında işlerimi tamamen oğluma devrettim. Oğlum diğer imalat makinalarını aldı. Torunum da bu sene makine mühendisliğinden mezun oldu. O da burada çalışmaya başladı. Burada işin teknik boyutunda bize çok faydası oluyor. Şuan işlerimiz ilerledi. Burada ürettiğimiz makinaları kendimiz yapıyoruz. Yurt dışına da ihracatımız oluyor. Buralara gelene kadar çok zorluklardan geçtik imkânlarımız kısıtlıydı. Sabaha kadar çalıştığımız oldu. Çalışarak bu günlere geldik. Oğlum da benim yanımda çalışırken yetişti. Çırak ustayı geçer derler. Çok güzel işler yaptı. Şimdi toprak işleme ve çiftçi malzemelerini üretiyoruz. Günümüzde en büyük sıkıntılardan birisi de çırak yetişmiyor olmasıdır. Çok merak eden yok' ifadelerini kullandı.

'Toprak işleme makinasından saman balyalama makinasına kadar çeşitli tarım aletleri üretmeye başladık'

2010 yılından bu yana babasından devraldığı işi ilerleterek oğlu ile birlikte devam ettirmenin mutluluğunu yaşadığını söyleyen Tarım makinaları imalatı yapan Mustafa Çınarkök, 'Babamdan devraldıktan sonra tarım makinalarını tamirden imalat işine geçtim. Bu arada teknik bilgilere de sahip olduk. Toprak işleme makinasından saman balyalama makinasına kadar çeşitli tarım aletleri üretmeye başladık. Ürettiğimiz makinalara Avrupa'nın birçok noktasından talep var. Toprak işleme makinalarından Afrika'ya ihracatımız var. Almanya'ya da ihracatımız oldu. Ürettiğimiz makinalardan bir kısmı Yunanistan, Bulgaristan'da da yoğun ilgi gördü. Ürettiğimiz balya ve toprak işleme makinasından Afrika'ya Moritanya'ya gönderdik. Bunun yanında şuanda ihracat konusunda Etiyopya ve Azerbaycan ile görüşmelerimiz var.' Şeklinde konuştu.

'Babam bana devretti ben de oğluma devredeceğim'

Ürettikleri makinelerin talep gördüğünü söyleyen Çınarkök, 'Salgın sürecinde bütün dünya ülkeleri sıkıntı yaşadı. Biz de bu konuda bir katkı sağlamak için üretmeye devam ediyoruz. Üretim ve tedarik zor olsa da çalışmaya devam ediyoruz. Oğlum da okuldan mezun olduktan sonra bize daha fazla katkısı olmaya başladı. İşin teknik boyutlarını bilmediğimiz için bu noktada oğlum bizim eksiklerimizi tamamlamış oldu. Hedefimizde bir fabrika kurmak var. İnşallah o zaman daha farklı planlarımız olacak. Dededen toruna devam eden işi en iyi şekilde ilerletmeye çalışıyoruz. Babam bana devretti ben de oğluma devredeceğim. Bu Şekilde nesilden nesile ihracat odaklı ilerliyoruz.' dedi.

'Gençler bu işi yapmak istemiyor'

Makinelerin yurt dışından çok fazla talep gördüğünü dile getiren 23 yaşındaki Mutlu Çınarkök, 'Mezun olmadan önce de atölyeye gelip babamlara yardım ediyordum. Üniversitenin ilk yılındayken bu balya makinasının üretimine başladık. Şimdi çok yüklü makinalarımız var. Üretime geçtiğimizde dışarıdan hiçbir parça almadan kendi malzemelerimizden makinaları tamamlamaya başladık. Üretimi daha ileriye taşımak için daha büyük bir alana geçmeyi planlıyoruz. Bunun yanında makinaların tüm çizim ve tasarımları bize ait. Makinalarımız yurt dışından yoğun talep görüyor. Avrupa'ya ihraç ediyoruz. Yurt dışı görüşmelerimiz devam ediyor. Afrika, Hindistan, Azerbaycan ile ihraç görüşmelerimiz devam ediyor. İşimizde en büyük sıkıntımız çırak yetişmiyor olması. Ben kendi işimiz olduğu için çırak olarak başlamadım ama gençler şimdi bu işi yapmak istemiyor. Dedemi ve babamı gururlandırıyor olmak benim için de mutluluk verici oluyor. Dedemin 1975 yılında kurduğu atölyemizi daha ileriye getirmeyi ve işi fabrika ortamına taşımayı hedefliyorum.' Diye konuştu.

Barış Karapaça