Yunanistan'ı AİHM'e taşıyoruz

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Edirne'ye gelerek Pazarkule Sınır Kapısı ve çevresinde bekleyen göçmenlerin durumu ile ilgili incelemelerde bulundu. Feyzioğlu buradaki incelemelerin ardından Edirne Barosu'nda düzenlenen avukatlıkta 40., 50., ve 60. yılını dolduran meslektaşlarının şilt takdim törenine katıldı. Şilt töreni öncesi gazetecilere konuşan Feyzioğlu gazetecilere 'Edirne'de ne oluyor ne bitiyor, dünyaya siz aktarıyorsunuz. Ama yabancı basına baktığımızda bambaşka bir tablo görüyoruz. Ben gerçekleri aktardığınız, hakiki gazetecilik yaptığınız için size teşekkür ediyorum' dedi.

'Edirne halkı varı yoğu seferber etmiş'

Pazarkule Sınır Kapısı'ndaki göçmen hareketliliğine ilişkin durumu değerlendiren Feyzioğlu, 'Türkiye devleti teyakkuz halindedir. Sadece devlet değil ilgili tüm sivil toplum örgütleri de sahada azami gayret göstermekte. Sahayı gezerken hep şunu düşündüm; '˜Allah hiç kimseyi vatansız ve devletsiz bırakmasın.' Sonra da eğer vatansız, devletsiz kalan birisi varsa Allah onu Türkiyesiz bırakmasın' dedim' ifadelerini kullandı. Türkiye'nin muazzam bir kucaklama çabası içerisinde olduğunu ifade eden Feyzioğlu, 'Edirne halkına da teşekkür ediyorum. 'Kızanlar aç kaldı deyip. Varı yoğu seferber etmiş durumdalar' dedi.
'Yabancı basın Türkiye devletini suçluyor'

Sosyal medya üzerinden yapılan dezenformasyonu ve yabancı basının olayları aktarış biçimini eleştiren Feyzioğlu şu ifadeleri kullandı; 'Türkiye'nin şehirleri Urfa'sı, Kilis'i, Antep', Hatay'ı artık istiap haddini doldurmuş. Nüfusundan fazla sığınmacı barındırır hale gelmiş. Ankara'sı, İstanbul'u dolmuş taşmış. Avrupa Birliği sorumluluğunu, 2 milyon düzensiz göçmen varken verdiği sözlerin yarısını bile henüz yerine getirmeyerek tutmamış; sınırımıza Esad'ın ordusu 2 milyona yakın potansiyel sığınmacı olacak Suriye vatandaşını sürmüş ve Yunanistan şu anda 8 '' 10 bin 15-20 bin göçmen geçmesin diye kendi sınırına dikenli tel döşüyor ve botları bıçaklıyor. Elimizdeki vakalar; karşıya geçemeye çalışırken Yunan sınır muhafızları tarafından kaynar suyla haşlanan bir göçmen. Çırılçıplak soyulup Meriç'e atılan bir aile. Kafasına gaz fişeği sıkılıp, öldürülmeye teşebbüs edilen bir şahıs ve daha neler neler. Sırtında çifte yaraları ile bir başka şahıs. Dünya basınında bunlara hiç yer yok. Türkiye'den birilerinin yazdığı uydurma laflarla, birtakım sosyal medya uydurmalarıyla Türkiye Devleti'ni manşetten suçlayan bir yabancı basın. İçeriden de malzeme veriliyor maalesef bu yabancı basına. Ve Yunanistan'ı aklama çabası.'
'Türkiye AB'den lütuf beklemiyor'

Feyzioğlu, Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden bir lütuf beklemediğini ifade ederek, 'Sınıra birkaç bin kişi dayandı diye 700 bin Avro'yu serbest bıraktılar Yunanistan'a. Bakın çok açık söylüyorum; Türkiye Avrupa Birliği'nden bir lütuf beklemiyor. Görevini yapmasını bekliyor, sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyor. 2 milyon mülteci varken taahhüt edilen rakamın daha yarısı gelmedi. Biz para peşinde falan değiliz. Ama hem bütün yükü üstelenelim hem güneyimizden 2 milyonluk yeni bir baskı altında bırakılalım hem de ondan sonra AB kendi rahatında, işinde gücünde ne varsa Türkiye çeksin. Artık Türkiye'nin buna tahammülü kalmadı. Türk insanının da buna tahammülü kalmadı' şeklinde konuştu.
'Yunanistan'ı AİHM'e taşıyoruz'

Edirne Barosu'nun Yunan güçleri tarafından işkence edilen göçmenlerin muvafakatnamelerini alarak, Yunanistan'ı, yaptığı insan hakları ihlalleri, orantısız güç kullanımı, işkence ve kötü muamele yasağını ihlal etmiş olması sebebiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşıyacaklarını ifade eden Feyzioğlu, 'Yunanistan'ı işlediği zalimane suçlar sebebiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde mahkum ettirmek. Bunu yapacağız. Sonuna kadar Edirne Baro'muzun arkasındayız. Edirne Barosunu üzerine düşeni yapmaktadır. Bundan sonra yapacağımız; Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) maddi manevi tam desteğiyle adli yardımdan görevlendireceğimiz, her türlü mesleki ve bilimsel desteği sağlayacağımız avukatlarımız eliyle; bu işkence, kötü muamele, eziyet suçunun mağduru hatta öldürmeye teşebbüs suçunun mağduru olan düzensiz göçmenlerin muvakafatnamelerini, yetki belgelerini alıp onların adına doğrudan doğruya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne işi götürmek. Sorumluluk büyüktür' dedi.
Şilt törenine katıldı, stajyer avukatlarla bir araya geldi

Konuşmasının ardından Feyzioğlu, Edirne Barosu'na kayıtlı meslekte 40., 50. ve 60. Yıllarını doldurmuş avukatlara şiltlerini törenle verdi. Törende meslekte 60. yılını dolduran avukat Mehmet Ali Tüzüner'in rahatsızlığı sebebiyle törene katılamadığını öğrenen Feyzioğlu, Tüzüner'in Ankara'da tedavi gördüğünün söylenmesi üzerine Tüzüner'i Ankara'da ziyaret ederek, şilti vereceğini söyledi. Törende meslekte 50. yılını dolduran avukatlar İbrahim Karakoç ve Veli Tombul; 40. Yılını dolduran avukatlar Mümin İriş, Muzaffer Çelik ve Mehmet Bölenler'e de şiltleri takdim edildi. Törenin ardından Feyzioğlu, Edirne Barosu'nun stajyer avukatlarıyla bir araya gelerek, onların sorularını cevapladı.