Yenidoğan çetesine tepki
Türkiye'nin gündemine oturan 'Yenidoğan' çetesine bir tepkide Edirne'den geldi. Saraçlar Caddesi'nde PTT şubesinin önünde toplanan sivil toplum örgütü üyeleri ortaya çıkanlar karşısında insanın nutkunun tutulduğunu söylediler.
Türkiye gündeminin sıcak gelişmesi Yenidoğan çetesi, Edirne'de de unutulmadı. Saraçlar Caddesi'ndeki Merkez PTT şubesi önünde çete üyeleri protesto edildi.
PTT Şubesi önünde bir araya gelen grup adına ilk açıklamayı Çocuk Hakları Derneği Başkanı Nur Yılmaz Ercin yaptı. Ercin burada yaptığı açıklamada, çete üyelerinin zalimlikleri karşısında insanın nutkunun tutulduğunu belirtti.
122 acil servisin bile dâhil olduğu organize suça karşı tepkisiz kalamayacaklarını söyleyen Ercin, “Kötülüğün sınırı olmazmış. Pes artık. Bu kadar da olmaz dediğimiz ne varsa dahasıyla yüzümüze çarpmakta. Her güne yeni ölen bir çocuk haberiyle gözümüzü açar olduk. Biz bunları dillendirmekten kahır saçmaktan hitap düşmüşken, birileri bu coğrafyanın çocuklarını öldürmekten zerre yorulmuyor. Bu kez çok taraflı, çok kapsamlı, çok organize ve çok çok acımasız bir yapıyla karşı karşıyayız. 112 acil servisten başlayarak örgütlenip hayati tehlikesi olan, olmayan yeni doğan bebekleri, donanımlı devlet hastanesi yerine anlaşmalı özel hastanelere sevk etmiş bir çete var karşımızda. Yeni doğan tedavisi için gerekli şeylerin yeterli olmadığı bu hastanelerde, üstelik bebekler uzman doktorlar yerine hemşireler tarafından takip edilmiş. Hemşirelerin kendisini doktor olarak tanıttığı hastanelerde, özel sağlık durumlarıyla uzlaşmayan olaylar gerçekleştirilmiş. Yeni doğan ünitesine yatırılan bebeklerin enfeksiyon kaparak öldüğü tespit edilmesi üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Baş Savcılığı Örgütlü Suçlar ve Terör Suçları soruşturma bürosunca yürütülen soruşturmada şüpheliler hakkında ceza davası açıldı. Sapkın acımasız kişilerin çocuklarımızı istismar ettiğini, öldürdüğünü, küçücük bedenlerinin bulunamayacağı şekilde yok edildiğini duyuyor, kahroluyorduk. Şimdi en çaresiz, en hassas ve en savunmasız olduğumuz, çocuklarımızı kayıtsız şartsız teslim ettiğimiz, bazen yarı tanrı gibi gördüğümüz sağlık personelinin dâhil olduğu bir çete var ortada. Hayata gözlerini yeni açmış, anne kokusunu alamamış bebekleri 3 kuruş için yok eden insanlar karşısında nutkumuz tutuldu. Olaya karışan hastanenin sahiplerinin, doktorlarının ve diğer personellerinin durumdan habersiz olduğunu düşünmekte zorlanıyoruz. Çünkü bir suça dâhil olmadan suçu gören ve sessiz kalanın da hem yasalar önünde hem de vicdanlarda suçu işleyen kadar suçlu olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak, neyse ki sağlık sektöründe iyi yöneticilerin, etik ve vicdan sahibi sağlık çalışanlarının çok daha fazla olması, umudumuzu diri tutuyor.“ ifadelerini kullandı.