Saros'ta telafisi olmayan zarar

Edirne'nin Keşan ilçesine bağlı Mecidiye köyü muhtarı Ali Balaban'ın, Saros Körfezi'nde 1'inci derece sit alanı olan İtalyan Koyu'ndan kumları kaçak olarak alarak muhtarlık ve tüzel kişiliğe ait otel inşaatında kullandığı ortaya çıkmıştı. Olayın ardından konuyla ilgili uzmanlar açıklamalarda bulunarak deniz kumunun inşaatlarda kullanılmasının zararlarına dikkat çekti.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Nihat Çolak, Saros Körfezi'nde yaşanan olayın ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada deniz kumunun inşaatlarda kullanılmasının zararlarını açıkladı. Çolak, Saros Körfezi'nden alınan kumun hem yapıda kullanılmasının zararlı olduğunu, hem de kumun alınmasıyla doğaya geri dönüşü olmayacak düzeyde zarar verildiğini söyledi.

Çolak, Saros Körfezi'nde yaşanan olayı basından takip ettiğini söylerken; 'Alınan kum, 1. Derece Sit Alanı ama meslek açısından baktığımızda deniz kumudur. Deniz kumlarının inşaatlarda kullanılması oldukça sıkıntılı ve tehlikelidir. Bilinçsiz bir şekilde kullanılması, işlemden geçirilmemesi, yıkamaya elemeye tabi tutulmadan ham bir şekilde alınması çok büyük sıkıntılara yol açabilir. Deniz kumunda içeriği gereği deniz suyu yüzde 30 kadar tuz içerdiği için tuz kalıntıları vardır. Ayrıca midye kabukları, organik malzemeler gibi içerisinde istenmeyen malzemeler bulunur. Yıkanmadan, işlemden geçmeden, elenmeden bir kumun inşaatta yapı malzemesi olarak kullanılması son derece tehlikelidir. Özellikle deniz kumu olunca daha da büyük tehlikeler yaratır' ifadelerine yer verdi.

'Zararlarıyla karşılaşacaklar'

Çolak, Saros Körfezi'nden alınan kumun taşıyıcı beton malzemesi olarak değil, harç ve sıva yapımında kullanıldığını tahmin ettiklerini belirtirken; 'Fakat bu da son derece tehlikeli bir durumdur. Bunun zararını ilerleyen dönemlerde kendi yapılarında göreceklerdir. Sıvaların dökülmesiyle, patlamasıyla karşılaşacaklardır. Bu tür deniz kumunun yapılarda elenmeden, işlenmeden, analiz edilmeden kullanılmaması gerekir. Öncelikle deniz kumunun analiz edilmesi, eleme yıkama işlemine tabi tutulması gerekir. Daha sonra kumun niteliğine göre yapı malzemesi olarak kullanılması karar verilebilir. Ama birçok işlemden geçmesi gerekir. İşlemden geçmediği takdirde de yapılarımızda büyük hasarlara, daha sonradan karşılaşacağımız bozulmalara neden olabilir' dedi.

'Doğaya verilen zarar daha önemli'

Yapılarda harç olarak kullanılması gereken kumun özelliklerinin farklı olduğunu söyleyen Çolak; 'Resmi, tanımlanmış, analiz edilmiş, içinde ne olduğunu bildiğimiz, yıkanmış kumun kullanılması gerekir. Burada deniz kumunu bilinçsizce kullanarak hiçbir işleme tabi tutmadan kullanılması, yapılarında birtakım çatlak ve bozulmalara neden olacaktır. Fakat burada daha kötüsü doğaya verilen çok büyük bir zarar söz konusudur. Telafisi mümkün olmayan bir zarar verilmiştir. Burada doğaya verilen zarar, kendi yapısına verilen zarardan çok daha büyüktür. Doğaya verilen zarar daha da önem arz etmektedir' sözlerine yer verdi.

Bilmediğini iddia etmişti

Mecidiye köyü muhtarı Ali Balaban ise Saros Körfezi'nden kum alınmasının suç olduğunu bilmediğini iddia etmişti. Balaban hakkında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefetten başlatılan soruşturma devam ediyor.