Osmanlı'nın Edirne tramvayı

Edirne'de her dönem tartışma konusu olan toplu ulaşım, zaman zaman tramvay yapımını gündeme getirirken Edirne'nin Tramvay Hattı Projeleri ortaya çıktı. Trakya Üniversitesi Yakın Çağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Aziz Tekdemir, Edirne'de 1873-1911 yıllarında oluşturulan tramvay hattı projelerini GÜNDEM'e anlattı. Karaağaç'tan başlayarak Edirne'yi adeta çevreleyen projelerin Edirne Belediyesi tarafından Fransızlara çizdirilen krokisini de ilk kez paylaşan Tekdemir, kitap haline getirdiği çalışmasının Edirne'ye ilham kaynağı olmasını diledi.

TAKİP ET

Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yakın Çağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Aziz Tekdemir, Edirne'de 1873-1911 yıllarında oluşturulan tramvay hattı projelerini GÜNDEM'e anlattı. 2019 yılında Edirne Tramvay Hattı Projeleri adlı akademik çalışmasını kitaplaştıran Tekdemir, Karaağaç-Saraçhane Körpüsü, Zindanaltı-Yıldırım, Saraçhane Köprüsü-Saray Bahçesi, Abacılarbaşı-Kıyık, İstanbul Yolu-Balık Pazarı hatlarında tramvay projelerinin hazırlandığını açıkladı. Edirne Belediyesi tarafından Fransızlara çizdirilen Edirne Tramvay Hattı Projesi'ni de ilk kez GÜNDEM ile paylaşan Tekdemir, Edirne'de atlı, buharlı ve elektrikli olmak üzere 1873-1911 yılları arasında oluşturulan tramvay hattı projeleri bulunduğunu söyledi. Edirne Tramvay Hattı Projeleri'ne ait belgelerin tamamını Başbakanlık Osmanlı Arşivi ve Cumhuriyet Arşivi'nden bulduğunu açıklayan Tekdemir; 'Edirne Tramvay Hattı Projeleri ile ilgili müthiş iki dosya buldum. 1873'teki imtiyaz maddelerine bakıyorum ve daha sonra 1910'dakilere bakıyorum; her mukavelenamede şartlar daha da düzenlenmiş. Osmanlı buna dikkat ediyor, eksiklikleri gideriyor. Problem yaşanabilecek noktayı hemen düzeltiyor. O günün şartlarında bu proje yapılabiliyorken, bugün de yapılabilir. Bahane üretmenin âlemi yok, iş yapmak lazım' dedi.

Edirne Tramvay Hattı Projeleri adlı kitabının bir yıl önce Kitabevi Yayınları'ndan çıktığını belirten Tekdemir; 'Ama bu konu üzerinde 2011 yılından bu yana çalışıyorum. Doktora tezimi yaparken arşivlerde Edirne tramvayına ait belgelere rastladım. Konuyu daha detaylı araştırınca bu projenin çok detaylı incelendiğini gördüm. 2011 yılında da Edirne'de bir sempozyum düzenlendi ve bu sempozyumda Edirne tramvay hattı projelerini küçük bir kesit olarak sundum. 1873 yılında böyle bir proje akla gelmiş ve hayata geçirilmek için çalışmalar yapılmaya başlanmış. Bu konuyu araştırınca gördük ki ilk teşebbüs 1873 yılında, son teşebbüs 1911 yılında olmuş' ifadelerine yer verdi.

Atlı tramvaydan elektrikli tramvaya

Karaağaç-Saraçhane Körpüsü, Zindanaltı-Yıldırım, Saraçhane Köprüsü-Saray Bahçesi, Abacılarbaşı-Kıyık, İstanbul Yolu-Balık Pazarı hatlarının projelerinin bulunduğunu söyleyen Tekdemir; 'Bu projeleri en ince noktasına kadar düşündüklerini gördüm. Özellikle Karaağaç'ta Şark Demiryolları Tren İstasyonu'ndan ilk etapta Zindanaltı'na getirmeyi düşünmüşler. Önce atlı tramvay olarak düşünmüşler. Fakat 1890 yılında buharlı tramvay yapmayı planlamışlar. 1980 yılında dönemin valilerinden Mehmet Rauf Paşa bunun imtiyazını almak istemiş. Meriç ve Tunca köprüsünden buharlı makineyi geçirmenin köprülere zarar vereceğini düşünerek vazgeçmişler. Ama teknolojinin de ilerlemesiyle bu işi elektrikli tramvaya dönüştürmüşler' dedi.

'Trablusgarp savaşı engelledi'

1906 yılında Fransız Mimar Paul Fouquiau tarafından yapılan bir tramvay projesinin bulunduğunu belirten Tekdemir; 'Bu proje elektrikli olarak düşünülmüş. Özellikle hattın 4 tanesi acilen yapılması gereken, 3 tanesi de ihtiyari olarak planlanmış. Amaçları, Karaağaç'taki demiryollarından Edirne merkeze yolcu ve eşya nakletmekmiş. Ama araştırmalarımda şunu gördüm; Edirne vilayetindeki sürekli iç çekişmeler yüzünden bu projelerin yapılamadığını gördüm. Valilik, işi gayrimüslümlere vermeyerek yapmak istiyor ama içeriden de bunu yapabilecek bir sermaye yok. Sonuç itibariyle de proje olmamış. En son tramvay hattı projesi ise İtalyanlara verilmiş. İtalyanlar, Karaağaç'tan projeye başlamışlar. 1911 yılında İtalyanlarla Trablusgarp savaşı çıkınca da proje sürüncemede kalıyor. Devlet de tramvayın Edirne için önemli bir mesele olduğunu söylüyor ama Trablusgarp savaşı olması nedeniyle İtalyanlara para kazandırılmamasını savununlar da var. Sonucunda da tramvay inşası yapılamıyor' sözlerine yer verdi.

'Alt ve üst geçitleri var'

Edirne Tramvay Hattı Projeleri'nin kent için yapılmış en güzel projelerden olduğunu söyleyen Tekdemir; 'Karaağaç'tan başlayarak Edirne Sarayı'na kadar götürmeyi planlıyorlar. Özellikle bugün Üç Şerefeli Camii'nin önünden geçerek Saraçhane Köprüsü'nden Sarayiçi'ne kadar ana güzergâh olarak götürmeyi düşünüyorlar. Bir diğer kol ise Zindanaltı'ndan Yıldırım'a kadar ulaştırmayı düşünüyorlar. Ayrıca 3 Şerefeli Camii'nin ara sokağından Gazimihal'e kadar uzatmayı düşünüyorlar. Bir yol da Kıyık'a kadar çıkıyor, bir diğer yolu da Eski İstanbul Caddesi üzerinden bugünkü Ayşekadın Camii'ne kadar getirmek istiyorlar. Çok güzel yapılmış bir proje. Yayaların olduğu yerlerde üst ve alt geçitler planlıyorlar' dedi.

'Köprülere yaya yolu planlıyorlar'

Projelerde Meriç ve Tunca nehirlerinin tarihi köprülerinin üzerinden de tramvay hattı geçirmenin planlandığına dikkat çeken Tekdemir; 'Ayrıca tramvayı tek bir taraftan geçirmeyi düşünüyorlar. Ayrıca köprülerin iki yanına demirden yaya yolu yapmayı planlıyorlar. Köprülerin her iki tarafına 75 santimlik yaya yolu yapmayı ve yayaların bu yolu kullanmasını amaçlıyorlar. Bunu yaparken de normal araçların işleyişini aksatmamaya da dikkat ediyorlar. Çünkü arabacıların istedikleri gibi çalışmasını ve kazanç kapılarının kapanmamasını istiyorlar. Yani ulaşımı tekelleştirmiyorlar. Her şeyi düşünüyorlar. Tramvayın teknik aksamları, nereden nasıl geçeceğini, ahşap binalara zarar verip vermeyeceğini düşünüyorlar. Ahşap yapılara 75 santimden fazla yaklaşılmaması gerektiğinden her şeyi en ince noktasına kadar düşünmüşler. Mükemmel bir sistem var. Ayrıca tramvayın kazancını da hesaplıyorlar ve bir hayli kazancı olduğunu görüyorlar. Örneğin; çocuklara 7 yaşına kadar ücretsiz olmasını, 2 çocuğun tek koltuğa oturması durumunda tek kişilik ücret alınmasını, kadınlar için ekstra yerler ayrılmasını planlıyorlar. Ayrıca emniyeti ele alıyorlar. Özellikle tramvayların önünde bir kişinin bulunması ve yolda yayalara dikkat edilmesi, yayaları düdüklerle uyarmasına dikkat ediyorlar. İstanbul'dan sonra ikinci olarak Edirne'de tramvay teşebbüsü görüyorum. İstanbul'da 1869'larda, Edirne'de 1873'lerde teşebbüsler oluyor' ifadelerine yer verdi.

'Vasilaki Efendi yapmak istiyor'

Edirne Tramvay Hattı Projeleri'nin ilk müteşebbisinin Vasilaki Efendi olduğunu açıklayan Tekdemir; '17 Haziran 1873 tarihinde Rumeli demiryolunun İstanbul-Edirne-Sarımbey hattı büyük bir törenle açılıyor. İstanbul'daki büyük erkân, trenle Edirne'ye seyahat ediyor. Bu erkânın içerisinde o dönem Sadrazam olan Şirvanizade Mehmet Rüştü Paşa da var. Şirvanizade Mehmet Rüştü Paşa, Edirne'de Karaağaç'tan kent merkezine bir tramvay yapılmasının zorunlu olduğunu ve hemen harekete geçilmesini söylüyor. O dönemde ilk teşebbüsü de dönemin müteşebbislerinden Vasilaki Efendi yapıyor. Vasilaki Efendi, Karaağaç'tan Zindanaltı'na kadar bir tramvay hattı yapmak istiyor. Bunun için de devletten imtiyaz talep ediyor. Vasilaki Efendi'nin şartları devlet tarafından ağır bulunuyor ve reddediliyor. Vasilaki Efendi, 99 yıl gibi uzun bir imtiyaz talebinde bulunuyor. Bu da devlete çok ağır geliyor. Bu teşebbüsü en ince detaylarına kadar kitapta yazdım' dedi.

Edirne basınında tartışma yaratmış

Edirne'de tramvay hattı projelerinin hayata geçirilmemesi nedeniyle dönemin gazetelerinde tartışma konusu olduğunu da açıklayan Tekdemir; 'Tramvay hattı projelerinin gündeme geldiği dönemde Şeref Bey, Yeni Edirne Gazetesi'nde bir yazı kaleme alarak Belediye Meclisi'ni eleştiriyor. Belediyede hatır uğruna işlerin yapıldığını belirterek, ehil olmayan kişilere işler verildiğini, bunun da halk tarafından eleştirildiğini, sonunda da hüsrana uğrayacaklarını ifade ediyor. Özellikle Belediyenin hükümet caddesinden zindanaltına kadar yaklaşık 70-80 tane işyeri sahibinin etkisinde kalarak gerekenleri yapmadığını söylüyor. Bu esnaflar, ticaret olmadan imarın olmayacağını savunarak belediyeye baskı yaptığından belediyenin görevini yerine getirmediğini söylüyor. Ayrıca Karaağaç'a kadar gelen Şark Demiryolları Treni'nin elektrikli tramvaylarla şehre bağlandığı takdirde ticaretin artacağını, tramvay yapılarak Sarayiçi'ne kadar uzatıldığı takdirde şehrin en önemli mesire yerlerinden olan bölgenin, şehre canlılık katacağını ileri sürüyor. Saraçlar Caddesi'ndeki esnafın istememesiyle birlikte tramvay hattı proje olarak kalıyor' sözlerine yer verdi.

'Edirne'ye ilham kaynağı olsun'

1993 yılından beri Edirne'de bulunduğunu söyleyen Tekdemir; 'Edirne'de hâlâ ulaşım problemi var. Edirne'deki ulaşım problemi yüzünden insanlar şahsi ulaşımı kullanıyorlar. Arabalar kullanıldığını için de şu anda Edirne'de trafik oluşmaya başladı. O dönemde Edirne'de tramvay hattı projesi hayata geçseydi, gelecek dönemdeki yönetimlere de ilham kaynağı olabilirdi. Ben de bu kitabı sadece Edirne'ye ilham kaynağı olsun diye yazdım. Bu akademik bir kitap ve şehir tarihçiliği açısından önemli olduğunu düşünüyorum' dedi.