Onur Belgesi Şehit Aileleri'nde

Av. Rifat Çulha ve Av. Coşkun Molla, Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ni ziyaret ederek PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın yargılandığı ve Edirne'de 19 Şehit ve 9 Gazi ailesinin katıldığı davanın karar belgesini hediye ederken Av. Çulha, törende yaptığı konuşmada Sebebi ziyaretimizin nedeni, 19 Şehit ailemize karşı görevimizi yaptığımızın hukuki belgesini size teslim etmektir. Karşılığında da duvarlarımızdaki onur belgesini taşıyoruz. Bu metin, başka da kimsede yok dedi.

TAKİP ET
Av. Rifat Çulha ve Av. Coşkun Molla, Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ni ziyaret ederek PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın yargılandığı ve Edirne'de 19 Şehit ve 9 Gazi ailesinin katıldığı davanın karar belgesini hediye ettiler.
Dernek binasında düzenlenen törende konuşma yapan Av. Çulha, Edirneli 19 Şehidin isimlerini okuyarak, Edirne'den davaya katılım sürecini açıkladı. Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Faruk Çiftçi ise törende yaptığı konuşmada derneğin çalışmalarıyla ilgili bilgiler verdi.
Çiftçi, konuşmasında Türkiye'de üyelerinden aidat almayan tek dernek olduklarını söyledi. Şehit ve Gazi çocuklarına 22 yıl boyunca eğitim bursu sağladıklarını açıklayan Çiftçi, 22 çocuğa ulaştıklarını belirtti. Derneğin var oluş amacının Şehitlerin isimlerini yaşatmak olduğunu söyleyen Çiftçi, her Şehidin isminin dernek girişinde oluşturulan köşede ve dernek bahçesinde her Şehit için dikilen fidan ile yaşatıldığını açıkladı. Edirne Merkez ve ilçelerinde cadde, sokak, okul ve kütüphanelerde Şehitlerin isimlerini yaşatmak için çalışma yaptıklarını belirten Çiftçi, Şehit ailelerinin özlük haklarının takip edilmesi konusunda Edirne Barosu avukatlarının bedelsiz danışmanlık yaptığını söyledi. Çiftçi, 2015 yılına kadar 25 ailenin geriye dönük özlük haklarının alındığını açıkladı.
52 bin Şehit gün yüzüne çıktıEdirne'nin tarihi ile ilgili arşiv çalışması yaptıklarını belirten Çiftçi, Edirne'de 300 bin Şehidin olduğunu iki kitabeden öğrendiklerini söyleyerek 220 bin Şehidin ismini tespit ettiklerini söyledi. Edirne'de 32 Şehitlik olduğunu açıklayan Çiftçi, yakın zamanda da Ede Köy ve Karasatı Köyü'nde Şehitliklerin tespit edildiğini söyledi. Türk Şehitlikleri İmar Vakfı, Edirne Belediyesi ve Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği işbirliğiyle 52 bin Şehidin yattığı Edirne Askeri Hastanesi Şehitliği'ni gün yüzüne çıkardıklarını söyleyen Çiftçi, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 9 Eylül Üniversitesi'nde organize ettiği Yaşayan Şehirler Platformu etkinliğinde projenin 4 bin yıllık kâse ödülü aldığını açıkladı. Sarayakpınar Köyü'nde Şehitler tespit edildiEdirne Askeri Hastanesi Şehitliği'nde yatan her Şehit için 3 mektup yazdıklarını açıklayan Çiftçi, bir köy ya da mahalle muhtarına, belediye başkanına ve kaymakama mektup yazarak Edirne'de Şehitleri olduğunu bildirdiklerini söyledi. Mektup çalışması sonucunda Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun dedesinin Şehitlikte yattığını öğrendiklerini belirten Çiftçi, Eroğlu'nun 5 kez resmi olarak 1 kez de gayri resmi olarak Şehitliği ziyaret ettiğini açıkladı. Çiftçi, yakın bir zamanda Sarayakpınar Köyü'nün köy mezarlığında 3 tane Şehit mezarı tespit ettiklerini de açıklayarak, araştırmalar sonucunda Şehitlerin Almanya'daki asker arkadaşına ulaştıklarını ve kendisinden Şehitlerin şeceresini edindiklerini söyledi.
En büyük gençlik kollarıTrakya'daki dernekler bazında en büyük gençlik kollarının Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ne ait olduğunu açıklayan Çiftçi, 600 üniversite öğrencisinin dernek gençlik kollarını oluşturduğunu söyledi.
'19 Şehit ailesi ve 9 Gazi adına katıldık'Çiftçi'nin açıklamalarının ardından Av. Rifat Çulha, Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ni ziyaret etme amaçlarını açıklayarak; '1998-99 senesine gitmek istiyorum. Terör örgütlerinin ortaya çıkışı daha eskidir ama ilk kafa kaldırışını 1992'de deneme ile yaptılar. Türkiye'yi kaosa, batağa, terör denilen belanın içine bir dünya organizasyonu şeklinde çektiler. Neticede iş, Abdullah Öcalan denilen ve halen de yaşama inadıyla devam eden bir herifin yakalanmasına kadar geldi. Adam demek de zor, yaratık diyelim; bunun yargılanması bir hukuk işidir. Gerçekten de 15 gün gibi bir sürede yargılama bitti. Yargılama hızından dolayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden eleştiriler geldi ama yapılması gereken şekilde yargılaması yapıldı. Bu yargılama yapılırken Edirne'mizde de o zamanki dernek başkanımız Doğan Yakar, davaya suçtan zararlar görenler olarak katılmamızın mümkün olup olmadığını sordu. Ben de katılmanın mümkün olduğunu söyledim. Coşkun Molla, Abdürrahim Altınel, İbrahim Karakoç ve Naim Bildik ile 5 arkadaş olarak 2 numaralı DGM'de açılmış olan kamu davasına suçtan zarar gören 19 Şehit ailesi ve 9 Gazi adına vekâletname alarak katıldık' ifadelerine yer verdi.
19 Şehidin isimleri okundu19 Şehidin isimlerinin okunmasının ardından Av. Çulha, Şehit ailelerinin vekâletname vermesinin ardından dilekçelerini yazdıklarını söyleyerek; '24'ünde arkadaşlarımın izniyle Ankara 2 numaralı DGM Başkanlığı'na gittim. Bana bu konuyla ilgili yardımcı olan da o mahkemenin ünlü savcısı Keşanlı Talat Şalk'tır. Bizzat dilekçeyi kendilerine takdim ettim. Bütün dilekçelerin kıymeti vardır da biz hem hukuki sorumluluğumuz hem de Edirne'deki bu ailelerin görüşlerini de yansıtabileceğini umut ettiğimiz bir şekilde iç duygularımıza da dilekçeye katarak yazımda bulunduk' dedi. Av. Çulha, konuşmasının sonunda dilekçeyi okudu.
'Kitaplığımın en değerli eserlerinden biri'Av. Çulha, davaya katılım dilekçesini okuduktan sonra davanın gerekçeli kararının da ciltlediğini söyleyerek; 'Burada Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin 99/21 ve 99/73 karar numaralı sanık Abdullah Öcalan davasının gerekçeli kararı var. Bu gerekçeli kararın başka bir özelliği de var. Mahkeme başkanı, bana özel imzasıyla bunu gönderdi. Kitaplığımın en değerli eserlerinden biridir. Bunu meslek kuruluşunu hediye edeceğim. Edirne Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ne de tıpkıbasımını hediye edeceğim. Gerekçeli kararın 167'nci sayfasında da mahkeme kararında bizlerin adları var. Salt hukukçu gözüyle bakınca bu bir mahkeme kararıdır. Ama Türkiye Cumhuriyeti'nin gerçekten kısa tarihinde halen devam edegelen bir terör örgütünün yaptıklarının marifetini ortaya koyan bir hukuk belgesidir. Yaşayan bir belgedir. İleride birileri okuduğu zaman bu uğurda 19, daha sonra 194 Şehidimizin verdikleri uğraşı mutlaka anacaklardır' sözlerine yer verdi.
'Bu metin, başka da kimsede yok'Mahkeme kararının açıklanmasının ardından 8 Temmuz 1999 tarihinde de Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı'nın karar belgesini imzalayarak kendisine gönderdiğini söyleyen Av. Çulha; 'Sebebi ziyaretimizin nedeni, 19 Şehit ailemize karşı görevimizi yaptığımızın hukuki belgesini size teslim etmektir. Karşılığında da duvarlarımızdaki onur belgesini taşıyoruz. Bu metin, başka da kimsede yok' dedi. Av. Çulha, konuşmasının ardından Çiftçi'ye karar belgesini teslim etti.