Korona aşısında süre açıklaması
Edirne İl Sağlık Müdürü Mustafa İshak Yıldırım, İl Genel Meclisi Üyelerinin korona virüsü salgını ile ilgili sorularını yanıtladı. Yıldırım, hareketliliğin korona salgınının artmasına neden olduğuna dikkat çekerken testlerden çok karantinada olmanın önemine değindi. Yıldırım, korona virüsü aşısının ise 3-6 ay içinde çıkmasının beklendiğini belirtirken sağlıklı bir aşı çalışmasının en az 2,5-3 yıl süreceğini söyledi.
Edirne İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa İshak Yıldırım, Edirne İl Genel Meclisi Üyelerinin korona virüsü salgını ile ilgili sorularını yanıtladı. Dün düzenlenen Meclis toplantısında İl Sağlık Müdürlüğü'nün hayata geçirdiği ve planladığı çalışmaların sunumunu gerçekleştiren Yıldırım, sunumunun ardından meclis üyelerinin sorularına cevap verdi. Yıldırım, sunumunun ardından sırasıyla CHP Grup Başkanvekili Erdoğan Gümülcineli, AK Parti Edirne İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Tamer Karadağ, İYİ Parti İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Hüseyin Erbay ve Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş'in sorularına yanıt verdi. Gümülcineli, İpsala ilçesindeki Keşan Devlet Hastanesi'ne bağlı ünitede doktor sıkıntısı yaşandığını belirtirken; Saros Körfezi sahilinde kış mevsimi boyunca kalacak vatandaşlar için sağlık hizmetlerinin verilmeye devam edilip edilmeyeceğini sordu. Gümülcineli'nin sorusunu yanıtlayan Yıldırım; 'İpsala ve Havsa'da ek binalarımız var. Tek başına hastane değiller ama biz yaklaşık 2 sene önce ayrı hastane yapmak için Bakanlığa başvuruda bulunduk. Ama bunun belli başlı şartları var. Ayrı hastaneye dönüştürmek kolay olmayacak ama bu yönde çalışmalar yapıyoruz. Eğer ayrı bir hastaneye dönüştürürsek bölgeye daha faydalı olacağı düşüncesindeyiz. Eğer olmazsa da Keşan Devlet Hastanesi'ni güçlendirerek, oradaki hekim sayısını arttırarak, o hekimlerin bir kısmını da İpsala'ya vererek hizmet kalitesini zamanla arttıracağız' ifadelerini kullandı.
ERİKLİ'DEKİ POLİKLİNİK KAPANDI
Yıldırım, Saros Körfezi sahilindeki Erikli'de Kerami Mercan Polikliniği'nin bulunduğunu belirtirken; 'Bu sene Ekim ayı sonuna kadar polikliğini çalıştırdık. Günlük rakamları sürekli takip ettim. Bazen 1, bazen 5, bazen de 8 hasta geldi. Korona virüsü sürecinde personel ve ekipmanımızı çok verimli kullanmamız lazım. Oradaki 5 personel bize Keşan merkezde daha faydalı olacağı için Ekim sonunda kapatmak zorunda kaldık. Gönül istiyor ki daha uzun tutalım ama fayda zarar hesabına mecburen bakmak zorunda kalıyoruz. Çünkü hasta rakamları çok düşük' dedi.
'HAREKETLİLİK DEMEK KORONA DEMEK'
AK Parti Edirne İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Tamer Karadağ ise İl Sağlık Müdürlüğü'nün korona virüsü mücadelesindeki ek tedbirlerini sordu. Yıldırım, korona virüsü salgınında özellikle hastanelerde bazı kararları, Bilim Kurulu'ndan önce aldıklarını belirtirken; 'Hızlı hareket ettik ve o süreci iyi atlattık. Ama o süreçle bu süreç arasında bir fark var. O süreçte sosyal hayat durdurulmuştu, kamu vardiyalı çalışıyordu, özel sektör çalışmıyordu, 65 yaş üzeri ve 20 yaş altı dışarı çıkamıyordu. Şu anki süreçte normal hayatımız ve hareketlilik devam ediyor. Hareketlilik demek korona demektir. Biz de önlemlerimizi buna göre alıyoruz' sözlerine yer verdi.
'TESTLERİN 3'TE 2'SİNİ BİZ YAPIYORUZ'
Edirne'de ilk korona virüsü testlerinin Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılmaya başlandığını hatırlatan Yıldırım; 'Sayın Bakanımız ile bire bir görüşme şansına eriştim. Kendisinden bu laboratuvarı Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi'nde açarız ve çalıştırırız diye birtakım taleplerde bulundum. Kendisi bizi kırmadı ve gerekli malzemeleri çok hızlı bir şekilde gönderdi. Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi yönetimimiz de laboratuvarı hazırladı. Yaklaşık 3 aydır korona virüsü testlerinin 3'te 2'sini biz yapıyoruz. Şu an için iyi de gidiyor. Ekim ve Kasım ayında tüm dünyada ve Türkiye'de bu sayının artacağını hepimiz biliyorduk. O yüzden fakültenin yükünü bizim almamız gerekiyordu' dedi.
'KAPIKULE'DE TIRIMIZ 24 SAAT ÇALIŞIYOR'
İl Sağlık Müdürlüğü'nün Kapıkule Sınır Kapısı'nda yurt dışında yaşayan Türkler için de gerçekleştirdiği çalışmaları açıklayan Yıldırım; 'Bu dönemde özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın, Almanya ve Avusturya tarafından korona virüsü testlerinin istenmesi nedeniyle Edirne'de çok büyük bir sıkıntı oluyordu. Türkiye'de ilk defa ve içinde 5 tane cihaz olan bir mobil laboratuvar TIR'ını Kapıkule'de konuşlandırdık. Şu anda 24 saat boyunca yurt dışına çıkacak vatandaşlarımıza ücretli bir şekilde korona virüsü testleri yapılmaktadır. Eğer biz bunu kendi binalarımızda yapsaydık, çok yoğun bir giriş vardı. Bu giriş Edirne'ye dağılacaktı ve korona virüsü yükümüzü arttıracaktı. Dolayısıyla Kapıkule'deki açık otopark alanına böyle bir TIR getirerek, Edirne'deki korona virüsü yükünün artmasını engelledik. Yoksa çok daha hızlı bir seviyede artış yaşayacaktık' ifadelerine yer verdi.
'GRİPLE AYIRT ETMEK MÜMKÜN DEĞİL'
Karadağ ayrıca kış mevsiminde ortaya çıkabilecek soğuk algınlığına karşı maske, sosyal mesafe ve hijyen tedbirleri dışında hangi önlemlerle dikkat edilmesi gerektiğini sordu. Karadağ'ın sorusunu yanıtlayan Yıldırım; 'Korona virüsü de, normal mevsimsel grip de çok yakın şikâyetler veriyor. Ayırt etmek mümkün değil. Maske, sosyal mesafe ve hijyene uyunca ve Mart, Nisan ile Mayıs aylarını güzel geçirince hepimiz biraz gevşedik. Mevsimsel gripten çok daha hızlı yayılıyor. Duyarlı insanlarda gerçekten kötü tablolara yol açıyor. Bende hiçbir şikâyet vermeyen hastalık, yakınlarımda yoğun bakıma sokacak kadar kötü bir tabloya yol açabiliyor. O yüzden de maske, mesafe ve hijyen kuralı gerçekten çok önemlidir. Hatta Mart, Nisan ve Mayıs aylarındaki durumdan daha da önemlidir. Çünkü o zamanlarda bütün dünyada bu kadar hızlı bir yayılım yoktu. Ama şu anki yayılım kesinlikle çok yüksek ve belirli bir süre de artacak. Örneğin; Fransa 48 bini görünce en yüksek sayılara ulaştığını açıkladı. Ama Fransa dün 60 bini de aştı. Hareketlilikle birlikte ister istemez artacak. O yüzden maske takmaya özen göstermek lazım. Kalabalık alanlara mecbur kalmadıkça girmemek lazım. Girdiğinizde sosyal mesafemize dikkat edip, maskemizi de burnumuzu tamamen kapatacak kadar takmak zorundayız' dedi.
'ÖNEMLİ OLAN KARANTİNADA KALMAK'
Toplantıda söz alan İYİ Parti Edirne İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Hüseyin Erbay da korona pozitif kişilerle temas eden kişilere, 14 günlük karantina sürecinde korona virüsü testi yapılıp yapılmadığını sordu. Erbay'ın sorusunu yanıtlayan Yıldırım; 'Korona virüsü mücadelesinin ilk 3-4 ayında 14 günü dolana direkt test yapıyorduk. Ama artık yapmıyoruz. Bilimsel olarak şu gösterildi; özellikle 14 günden sonra bulaştırıcılık hemen hemen hiç yok. Ama burada bir kriterimiz olması lazım. Kriterimiz de şikâyetlerdir. Kişinin şikâyetleri düzeldiyse ve üzerinden de 14 gün geçtiyse test yapmasanız bile o kişi artık bulaştırmaz. 14'üncü günün sonunda karantinadan çıkabilir. Ama riske atamayacağınız askeri birlik ya da cezaevi gibi yerler var. Buralarda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Önceden pozitif olan kişinin yakınlarına da test yapılıyordu. Şu an bunu da şikâyet üzerine yapıyoruz. Yoksa karantinaya tabi tutuyoruz. Virüs, test aldığınız gün pozitifleşmeyebilir. 3 gün sonra pozitifleşir. Siz o gün test alıp sonuç negatif olunca insanlar rahatlıyor ve karantinaya da uymuyor. O rahatlıkla 3-5 kişiye daha enfekte ediyor. O yüzden şikâyet varsa test yapıyoruz. Bu şekilde daha iyi gidiyor. Kimseye temas etmezseniz zaten bunu topluma yayma şansınız yok. Burada en önemli olay 14 gün karantinada kalmaktır' sözlerine yer verdi.
'AŞI 6 AY İÇİNDE ÇIKACAKTIR'
Toplantıda son soruyu da Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş sordu. Geçmiş, korona virüsü aşısının ne zaman çıkacağını ve seri üretiminden Türkiye'nin nasıl faydalanacağını sorarken; Yıldırım, Avrupa ve Türkiye'de 6 ay içerisinde aşı çıkma beklentisi olduğunu söyledi. Yıldırım, sağlıklı bir aşı çalışmasının en az 2,5-3 yıl süreceğini belirtirken; ' 3-6 ay içerisinde aşılar çıkacak ama ne derece etkin olacağını ya da tüm ülkeler ne derece kullanabileceğini önümüzdeki süreçte göreceğiz. Burada güzel olan, bizim yerli ve milli aşı çalışması yapmamızdır. Bizim aşılardan da güzel haberler geliyor. Biz, Avrupa'dan ziyade kendi yaptığımız aşı çalışmasından daha umutluyuz. Çünkü her ülke ilk önce kendi vatandaşına kullanmak ister. O yüzden bizde böyle bir çalışmanın olması Türkiye için avantajdır. Onu da ancak çıktığında görebileceğiz. İnşallah 6 ay içinde çıkacaktır' diye konuştu.