Geçkinli'de ocak projesine tepki: İPTAL EDİLSİN

Edirne İl Genel Meclisi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Edirne'nin Süloğlu ilçesine bağlı Geçkinli köyünde ÇED süreci başlatılan linyit ocağı ve lavvar, kurutma, paketleme tesisi projesi alanında inceleme yaptı. İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Geçmiş, CHP İl Genel Meclisi Merkez Üyesi Kutay Özköse, AK Parti İl Genel Meclisi Merkez Üyeleri Tamer Karadağ ve Melek Uzgör, CHP İl Genel Meclisi Keşan Üyesi Erdoğan Gümülcineli, CHP İl Genel Meclisi İpsala Üyesi İsmail Aliş, CHP İl Genel Meclisi Havsa Üyesi Serdar Çığla, CHP İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Önder Cin, İYİ Parti İl Genel Meclisi Süloğlu Üyesi Hüseyin Erbay, CHP İl Genel Meclisi Lalapaşa Üyesi Halil Akdağ'ın katıldığı inceleme programına Edirne Kent Konseyi Başkanı Ziya Gökerküçük ve Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren de destek verdi.

Geçkinli köyünde yer alan 730,51 hektarlık işletme ruhsat alanını inceleyen heyet, basın mensuplarına açıklamalarda bulundular. Bölgede planlanan projenin yanı sıra özel bir şirkete ait olduğu belirlenen bir kömür ocağının da olması dikkat çekti. Heyet, proje alanının bir kısmında tarım ve mera alanlarının, bir bölümünde ise orman alanı ve Geçkinli göletine Devlet Su İşleri (DSİ) Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan kanalların bulunduğunu tespit etti. İnceleme sırasında proje alanının içinde bulunan merada küçükbaş hayvan otlatılması da dikkat çekti.

'ÇED RAPORU REDDEDİLMELİ'

İncelemenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Geçmiş, bölgede daha önce ruhsatı alınan bir kömür ocağının da bulunduğunu söylerken; 'Bulunduğumuz ocak, daha önceden açılan ve faaliyetine devam eden bir işletmedir. Fakat yeni ocak yapılmak istenen alan, bu ocağın karşısında bulunan mera alanıdır. Burada tarım arazileri de var. Bu araziler, yüksek ücretlerle köylülerden satın alınarak şirket bünyesine geçirilmiş. Meclis üyelerimizle yaptığımız çalışmalarda görüyoruz ki burada birinci sınıf tarım arazilerinin korunması gerekirken, sobada yakılması dahi mümkün olmayan bir kömür için bertaraf edilmektedir. Daha önce izin verilen yeri gördük ve içimiz sızladı. Yetkililerin bir an önce ÇED raporunu reddetmesi gerekir. Kömür çıkarmak için müracaat eden işletmelerin de buradan vazgeçmesini talep ediyoruz' ifadelerini kullandı.

'TARIMI BİTİREBİLİR'

CHP İl Genel Meclisi Keşan Üyesi Erdoğan Gümülcineli de bölgede daha önce de incelemelerde bulunduğunu belirtirken; 'Çevre ve Sağlık Komisyonu olarak daha önce işletmesinde genişleme yapılması talebi üzerine alanda incelemelerde bulunmuştuk. Ancak şimdi yeni bir alanda tekrar maden çıkarılması amacıyla ÇED sürecine girilmiş. Ama bu alanın birinci sınıf tarım arazisi olduğunu görüyoruz. Bu taleplerin bir an önce geriye çekilmesini istiyoruz. Ülkemizde ve dünyada yaşanan korona virüsü salgını nedeniyle gıda sektöründe ciddi sıkıntılar oldu. Bu tür tarım alanlarının tahrip edilmesi gelecekte ciddi sıkıntılar yaratacak. Yetkili kurumlardan bu konuyu hassasiyetle takip ederek, gereğini yapmalarını talep ediyoruz. İl Genel Meclisi Üyeleri olarak üzerimize düşen görevi yapmaya çalışıyoruz ve sürecin takipçisi olacağız. Süloğlu ilçe merkezine kadar dayanan çok büyük bir alanda maden sahası açıklamak isteniyor ve kesinlikle bu bölgede tarımı bitirebilir' dedi.

'DÜŞÜK DEĞERLİ KÖMÜRE KURBAN EDİLİYOR'

Bölgenin yıllardan beri çeşitli şirketler tarafından kömür çıkarma alanı olarak insafsızca kullanıldığını söyleyen Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren; 'Bölgede birinci sınıf tarım arazileri, yer altı ve yer üstü canlı yaşamı, su kaynakları yok edilmeye devam ediliyor. Yerin altından, üstelik enerji değeri düşük olan kömür çıkarmak için yer üstü değerler kurban ediliyor. Buraya 2019 yılı Ağustos ayında dernek olarak gelip, yanan ve patlayan kömür ocağını incelemiş; Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü'ne şikâyet dilekçesi vermiş ve sivil toplum örgütleri ile birlikte basın açıklaması yapmıştık. Ardından valilik, yöneticilerimiz konuyu dikkate alıp, duyarlı davranarak çözüme ulaştırmışlardı. Şimdi bu alana çok daha büyüğü yapılmak isteniyor' sözlerine yer verdi.

'KÖYDE YAŞAYANLAR İSTEMİYOR'

Proje alanının Geçkinli göletine komşu olduğunu ve proje alanından DSİ tarafından yapılan su kanallarının geçtiğini belirten Eren; 'Çok daha büyük bir projeyle, daha çok kazarak, bozarak, havayı, suyu ve toprakları kirletecek bir işletme kurmayı planlıyorlar. Köy yerleşimine, su kaynaklarına, çok değerli kültür varlığı olan Dokuz Tepeler, Koca Höyük tümülüslerine de zarar verebilecek, meralarına kurulacak bir projeyi köyde yaşayanlar istemiyor. Bir işletmenin kömür çıkarma, ısıtma ve yıkama sırasında insan sağlığına zarar veren mikro tozlar, kimyasal atıklarla bu bölgeyi, çevreyi yıllarca kirletmesi, tarım topraklarına, hayvancılığa zarar vermesi kabul edilemez bir durumdur' dedi.

'KÖYLÜNÜN YANINDAYIZ'

Eren, herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının, Anayasa'nın 56'ncı maddesi ile devlet güvencesi altına alındığına dikkat çekerken; 'Bu bölgeden sorumlu gerek valilik birimleri, gerek belediye ve muhtarlıklar bu anlamda çalışmalarını kamu yararını göz önünde bulundurarak sürdürmelidirler. Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği olarak köyde yaşayanların sağlık ve geçimlerinden kaygı duymadan yaşamalarından, tarım ve hayvancılığın bu bölgede sağlıklı olarak devam etmesinden, doğamızın gelecek nesillere zarar görmeden aktarılmasından yana olduğumuzu bildirir; bu tesise izin verilmemesini talep ederiz. Geçkinli köylüsünün yanında olmaya devam edeceğiz' ifadelerine yer verdi.

'DOĞAYI YOK ETMEMEK LAZIM'

Edirne Kent Konseyi Başkanı Ziya Gökerküçük de projenin iptali için çalışma gerçekleştirdiklerini söylerken; 'Dilekçeler verildi ve Edirne Kent Konseyi Yürütme Kurulu olarak önümüzdeki günlerde bu konuda basın açıklaması yapacağız. Gördüğümüz üzere projede göletin suyu kullanılacak. Oysa gölet buraya can veriyor. DSİ de buraya birçok yatırım yapmış. Bunların hepsi heba olacak. Ayrıca bölgedeki orman da yok olacak. Tarım ve mera alanları da yok olacak. Bunların hepsi önemli yerlerdir. Trakya'da toprağın üstü her zaman toprağın altından değerlidir. Toprağın altında gümüş de, altın da olsa toprak üstü milyonlarca sene devam eder. Toprağın altını aldığında 3-5 sene sonra yok olur. Doğayı yok etmemek lazım. Biz ülkenin ve dünyanın her yerinde aynı mücadeleyi yürütenlerle beraberiz. Umarız kentimizin duyarlı insanları ve yetkilileri '˜Artık yeter' der ve bu tür projeleri almazlar. Alırlarsa da pişman olup iptal ederler. Valilikten de dileğimiz bu projenin iptal edilmesidir' dedi.

PROJEDE NE OLACAK?

Proje alanının Geçkinli köyüne 720 metre, Geçkinli göletine bin 650 metre ve Balkan Şehitliği'ne 200 metre yakınlığı bulunuyor. Proje kapsamında yerüstü linyit ocak işletmesinden yılda 350 bin ton tüvenan linyit kömür üretimi yapılması planlanırken; ocaktan alınan tüvenan kömür, ruhsat sahası üzerinde kurulacak Lavvar-Kurutma-Paketleme Tesisinde işleme tabi tutulacak. Lavvar ünitesi kapasitesinin 350 bin ton/yıl, kurutma ünitesi kapasitesinin 210 bin ton/yıl, paketleme ünitesi kapasitesinin ise 50 bin ton/yıl olarak planlandığı projede, ocaktan alınan tüvenan kömürün yaklaşık yüzde 40'lık kısmının ise pasa olarak ayrılacağı ve yılda yaklaşık 140 bin ton/yıl pasa malzeme oluşması bekleniyor. Örtü tabakasından yaklaşık 3 milyon ton/yıl dekapaj malzemesinin alınması öngörülen ocak alanı ise yaklaşık 11 yıl işletilecek. Edirne 1/250.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı'na göre proje alanı, '˜Tarımsal açıdan birinci öncelikli (mutlak) korunacak alanlar' üzerinde kalıyor.