Edirne Kırmızısı Köklerinden doğuyor

Edirne'nin adı ile anılan ve doğal yöntemlerle elde edilen unutulmaya yüz tutmuş 'Edirne Kırmızısı' yapılan akademik çalışmalarla yeniden hayat buldu.

TAKİP ET

Edirne kırmızısı üretiminde kullanılan “Rubia Tinctorum” bitkisinin yetiştirilmesi ve çoğaltılması için ilk sivil ticari girişim gerçekleşti.

İlk defa Edirneli bir iş insanı tarafından kök boya yapımında kullanılan bitki yetiştirilmeye başlandı.

Doğal yöntemlerle elden edilen ve 17'nci yüzyılın başlarında Avrupa'ya casuslukla kaçırılan ‘Edirne Kırmızısı' yeniden hayat buldu.

Edirne Kırmızısı olarak bilinen rengin kaynağı olan bitki ilk kez ticari olarak yetiştirildi.

Osmanlı İmparatorluğu'nda 15'inci yüzyılın başında ortaya çıkan ve adı bulunduğu kent ile anılan Edirne Kırmızısı sanayi devrimi ve endüstrideki makineleşmenin de etkisiyle birlikte sentetik boyaların üretilmesi sonucu zamanla unutuldu.

Casuslar tarafından formülü çalınarak Fransa'ya götürülen Edirne Kırmızısı oradan da dünyaya yayıldı.

Yapılan akademik çalışmalarla efsane renk Edirne'de yeniden üretildi.

Antibakteriyel, antifunkal (mantarlara karşı) ve mikrop öldürücü özelliğiyle biliniyor. Doğal kök boyanın daha fazla üründe kullanılması ve ticari olarak gelişmesi bekleniyor.

Renge hayat veren Rubia Tictorum bitkisini ilk kez ticari olarak yetiştirmeye başladığını belirten Edirneli İş İnsanı Şenol Ataş, tekstil sektöründe önemli miktarda su kullanıldığını, dünya da su krizinin olduğunu vurguladı.

Kök boyaların enerji tasarrufu sağlaması ve çevreyi kirletmemesi nedeniyle revaçta olduğunu dile getiren Ataş, “Kök boyası çevreyi kirletmiyor ve sentetik boyalarla yapılan işlemde kullanılan su miktarının üçte bir oranında suyla kök boyalarla boyama işlemi yapılabiliyor. Doğaya da hiçbir arıtma sistemi kullanılmadan bırakılabiliyor. Yani çevreye zararı söz konusu değil. Kök boyalar enerji tasarrufu sağlaması ve çevreyi kirletmemesi nedeniyle revaçta. Ünlü firmalar kök boya sistemine geçiş yapıyor. Bu boyaların Türkiye'de üretiminin artırılmasını amaçlıyoruz. Biz şu anda Edirne kırmızısı kök bitkisini üretiyoruz. Önümüzdeki aylarda da farklı renklerle ilgili çalışmalar yapıp onları da yetiştirmek istiyoruz. Bu bölgede alışılagelmiş sabit buğday, ayçiçeği tarımından ziyade bu alternatif tarıma da yönlendirip hem ülkemize hem ulusumuza ekonomik bir değer kazandırmak amacındayız. Bölgemizden göçü önlemek göç edenleri geriye döndürmek, tarımsal alanları çağdaşlaştırıp daha modern bir tarıma teşvik etmek amacıyla örnek bir çalışma yapmaya karar verdik." Dedi.

Üretime 10 dönümlük pilot araziyle başladıklarını aktaran Ataç, haziran ayında başka bir alanda da dikim yapacaklarını söyledi.

Ataç, Pilot arazilerdeki çalışmalar sonrası kademeli olarak üretimi artırmak istediklerini söyledi.

Amacının yurt dışından temin edilen doğal boyayı sektör için Türkiye'de üretmek olduğunu dile getiren Ataç, “yurt dışından temin edilen doğal boyayı sektör için Türkiye'de üretmek. Türkiye'nin de kendi bünyesinde, kendi topraklarında bu olayın olabildiğini göstererek dövizimizin yurt içinde kalmasını sağlamak. Çünkü bunlar ciddi bir gider kalemi. Tekstilciler Türkiye'de buna kolay ulaşılamadıkları için yurt dışından getirmek zorunda kalıyorlar ve kısıtlı geliyor. Kısıtlı geldiği için de sürekliliğini sağlayamıyorlar. Biz bu bölgede bu işi başlattık. Kendi yöremize ait bitkimizi kendi topraklarımızda üretmeye karar verdik. Başarılı olacağıma da inanıyorum. Su krizinin yaşandığı dünyada kök boyası kullanımının yaygınlaşacağına inanıyorum. Kök boyasının tekstil sektörünün yanı sıra seramik ve oyuncak sektöründe de kullanıldığını biliyoruz. Özellikle antibakteriyel özellik taşıdığı için arkadaşlarımız 0-6 yaş grubu çocukların giyiminde çalışmalarını 4-5 senedir yapıyorlar ve başarılı da oldular. Bunlar Türkiye'ye ciddi bir katma değer sağlayacak, dövizimiz Türkiye'de kalacak ve ekonomik açıdan da çok daha iyi noktalara geleceğiz. Ondan eminim.” Şeklinde konuştu. Ebru Yıldız Günenç

EBRU YILDIZ GÜNENÇ