Çanakkale'nin Balkan kahramanları

Kırklareli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ertuğrul Karakuş, Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitüsü tarafından düzenlenen '˜Bir Hilal Uğruna Makedonya'dan Çanakkale'ye Yaşanmış Hikayeler' konferansına katıldı.Trakya Üniversitesi Merkez Kütüphanesi konferans salonunda düzenlenen konferansa Dr. Karakuş'un yanı sıra, Balkan Enstitüsü Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Bülent Akyay, akademisyenler ve öğrenciler katıldılar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan konferansta Aras Poyraz Açıkgöz ise ney dinletisi gerçekleştirdi. '˜Çanakkale Türküsü'nü ney ile seslendiren Açıkgöz'ün performansı beğeniyle izlenirken, konferansın açılış konuşmasını Dr. Öğretim Üyesi Bülent Akyay yaptı. Dr. Akyay, konuşmasında konferansın Balkan Araştırma Enstitüsü'nün 41'inci etkinliği olduğunu belirterek, Enstitü'nün biri Türkiye'de olmak üzere 5 adet Uluslararası etkinlik düzenlediğini söyledi.Mezar taşlarını araştırırken bulduDr. Akyay'ın konuşmasının ardından Dr. Öğretim Üyesi Ertuğrul Karakuş, '˜Bir Hilal Uğruna Makedonya'dan Çanakkale'ye Yaşanmış Hikâyeler' konferansındaki sunumunu gerçekleştirdi. Dr. Karakuş, konferansın Çanakkale ve Balkanlar olmak üzere iki ayağı bulunduğunu söyleyerek, Balkan ve Çanakkale ilişkisini ortaya koydu. Karakuş, Makedonya'daki mezar taşı çalışmaları sırasında köylülerden Türklerle ilgili sadece mezar taşlarının bulunmadığını, dedelerinin Çanakkale Savaşı'na katıldığını öğrendiklerini dile getirdi.'Mehmetçik insanlık dersi verdi'Çanakkale Savaşı ile ilgili bilgiler veren Dr. Karakuş, Çanakkale Savaşı'nda önemli bir alanlardan olan Bolayır'a Balkanlardan gelen insanların yerleştirildiğini açıkladı. Çanakkale Savaşı'nın ilklerin yaşandığı bir savaş olduğuna dikkat çeken Dr. Karakuş; 'Kimyasal silah deneyi yapılan bir savaş. Fakat tüm bunlara rağmen Mehmetçik'in insanlık dersi verdiği bir savaştır. Sadece savaşa gidenlerin bile hikâyeleri tek tek kitap olabilir. Örneğin; 13 yaşında bir gönüllü bombacı var. Savaşta yediği kurşun nedeniyle bir ömür sırt üstü yatamayan Gazimiz var' dedi.'Osmanlı'dan önce de Türkler vardı'Konferansta '˜Balkan' adının kökenine de dikkat çeken Dr. Karakuş, '˜Balkan' isminin Türkler tarafından sık ormanlarla kaplı dağ ya da çalılıklarla kaplı engebeli arazi anlamında kullanıldığını açıkladı. Balkanların 13 ülkeden oluştuğunu söyleyen Dr. Karakuş, Balkanlarda Osmanlı öncesi Türk varlığına değindi. Belgelere göre Osmanlı öncesi Türk varlığının 3000-3500 yıl öncesine dayandığını söyleyen Dr. Karakuş; 'Saka(İskit) Türklerinin Balkanlarda ticaret yaptığını belgelerden biliyoruz. Yer ve su adlarına dair çok fazla örnek de var. Veles, Kuman Türkçesi'nde yün kazan anlamına gelir. Peçentsi ise Peçenek demektir. Peçentsi, Yeni Pazar'dan Belgrad'a kadar olan bölgenin adıdır' sözlerine yer verdi. Osmanlı döneminde Balkanlardaki Türk varlığına da değinen Dr. Karakuş, Türklerin 11 ve 12'nci yüzyıldan itibaren Balkanlara gelmeye başladığını, özellikle çok sayıda Sarı Saltuk türbesinin yapıldığını söyledi. 'Bir kişinin adı olması hata'Çanakkale Savaşı sırasında Osmanlı'nın Balkanlardaki topraklarının çoğunluğunun bulunmadığına dikkat çeken Dr. Karakuş, Osmanlı'nın Balkanlarda olmamasına rağmen Çanakkale Savaşı'na Balkanlardan binlerce kişinin katıldığını söyledi. Balkanlardan Çanakkale'ye zorla katılımın olmadığını ve buna rağmen taburlarca insanın gönüllü olarak toplanarak Çanakkale'ye gittiğini açıklayan Dr. Karakuş, Türkiye'nin Çanakkale'deki şehitliklerde temsili olarak bir kişinin adına mezar taşı düzenlemesini hata olarak açıkladı.'İnsan gönderme ocakları var'Kosova'nın Gora Bölgesi'nde Çanakkale Yolu olduğunu açıklayan Dr. Karakuş, bölgede yaşayan insanların Çanakkale Savaşı'na buradan yola çıkarak gittiklerini söyledi. Çanakkale Yolu'ndan 20 sene sonra dahi dönenlerin olduğunu açıklayan Dr. Karakuş, İstanbul'dan Gora'ya yürümenin 2,5 ay sürdüğüne dikkat çekti. Makedonya'da ise Çanakkale'ye insan gönderme ocaklarının bulunduğunu söyleyen Dr. Karakuş, Ustrumca'nın köylerinde Çanakkale'den önce Yemen'e savaşmaya gidenlerin dahi bulunduğunu açıkladı.'Çanakkale çalınmadan düğün bitmez'Çanakkale Savaşı'na Üsküp ve çevresindeki 100 köyden binlerce kişinin katıldığını açıklayan Dr. Karakuş; 'Çanakkale mevzusu hâlâ oralarda diridir. Bir Arnavut düğününde, Arnavutça Çanakkale Türküsü çalınmadan düğünün bitirilmediğini gözlerimizle gördük. Üsküp'ün Karşıyaka Bölgesi'ndeki köylerden inanılmayacak sayıda insan Çanakkale Savaşı'na katılmıştır. Bunları unutmayıp ziyaret etmemiz lazım. Katılanların bir kısmı Arnavut bir kısmı Türk'tür' ifadelerine yer verdi.'Vücudu Batinca'da yüreği Türkiye'de'Dr. Karakuş, Debre'deki Fatih Sultan Mehmet Camii'nde Çanakkale Savaşı Gazilerinin mezarlarının bulunduğunu açıklayarak; 'Karşıyaka Bölgesi'ndeki Aşağı Koliçanlı'da Gazi Şerif Aga vardır. Çanakkale Savaşı'nda bir ayağını bırakmıştır. Vücudu Batinca'da yüreği ise Türkiye'dedir. Ayrıca Batincalı Gazi Hüseyin Çavuş vardır. 4 kardeşiyle birlikte Çanakkale Savaşı'na katılmıştır. Kardeşlerden 2'si Gazi olurken 2'si ise şehit olmuştur' dedi. Dr. Karakuş, konferansın ardından katılımcılar için kitaplarını imzaladı.