Çakırlar'dan süt sıkıntısı uyarısı
İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, süt fiyatına yapılan 50 kuruş zammın, süt üreticisini memnun etmediği gibi tüketicide de süt ve süt ürünlerine zam endişesi yarattığını söyledi. Çakırlar, üreticinin yem fiyatlarında yaşanan yüzde 50'lik artış nedeniyle zarar etmeye devam ettiğini belirtirken vatandaşın da pandemi döneminde zam tedirginliği yaşadığını açıkladı. Yem ve süt fiyatlarında dengenin sağlanmaması halinde süt sıkıntısının yaşanacağını belirten Çakırlar 'Süt üreticisinin çektiği sıkıntı, herkesin sıkıntısıdır' dedi.
Ulusal Süt Konseyi'nin sektör paydaşları ile yaptığı toplantıdan sonra yüzde 3,6 yağlı ve yüzde 3.2 proteinli çiğ sütün referans fiyatını litre başına 2 lira 30 kuruştan 2 lira 80 kuruşa çıkarıldığını açıklaması, vatandaşlarda süt ve süt ürünlerinde fiyat artışlarının yaşanacağına dair tedirginlik oluşturdu. 1 Ocak 2021'den 30 Nisan 2021 tarihine kadar geçerli olacak fiyatın 4 ay sabit kalacağı açıklanırken; İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, süt fiyatlarının zam oranı ve vatandaşın beklentileri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Çakırlar, Ulusal Süt Konseyi'nde süt fiyatlarına zam yapılsa da süt üreticisinin sorunlarının çözülmediğine dikkat çekerken; korona virüsü salgınında en sağlıklı tüketim ürünlerinin başında gelen süt ve süt ürünlerinde yaşanabilecek fiyat artışlarının da vatandaşı endişelendirdiğini söyledi. Vatandaşın salgın döneminde maddi sıkıntılar yaşadığını da hatırlatan Çakırlar, İYİ Parti'nin asgari ücret önerisinin 3 bin TL olduğunu da vurguladı.
'SÜT SIKINTISI DOĞACAK'
Sütün litre fiyatına 50 kuruş zam yapıldığını söyleyen Çakırlar; 'Ama yem fiyatları yüzde 50 arttı. Üreticinin ürettiğine yüzde 20-30 zam yaparken, yem fiyatları daha fazla artmışsa, en ekonomi bilmeyen insanın bile zarar ettiğini anlayacağı ortadadır. Bu zamlar belki de market raflarına çok daha fazla yansıyacak. Özellikle korona virüsü hastalığının had safhada olduğu bir süreçte insanların en ucuz sağlıklı gıda ihtiyacı süt, yumurta gibi ürünler olacaktır. Yem fiyatları ile süt fiyatlarını arasındaki dengeyi böyle tutuyorsanız üretici de ineklerini kesmeye başlar. Çünkü başa çıkamıyorlar. Süt para etmiyor. Bunun sonucunda da ciddi anlamda süt sıkıntısı doğacak' ifadelerini kullandı.
'ÜRETİCİNİN SIKINTISI HERKESİN SIKINTISIDIR'
Çakırlar, süt üreticisinin korunması gerektiğini belirtirken; 'Üreticiyi korumanın yolu, aldığı yemin fiyatının üzerine koyabilmesidir. Üretici, yem fiyatları pahalı olduğu için 50 kilo yem kullanmaktansa 20 kilo yem kullanıyor. Böylece süt verimi düşüyor. Verimlilik, girdi ile çıktı arasındaki orandır. 1 lira girdi olup 90 kuruş alınıyorsa bir yere kadar dayanılır. Süt üreticisinde bu durumun düzeleceğine dair bir ümit de yok. Dolayısıyla süt üreticisinin çektiği sıkıntı, herkesin sıkıntısıdır. Meclis'te de ciddi anlamda dile getirildi ama duyan yok' dedi.
'FİYAT BEKLENTİLERİ KARŞILAMADI'
Sütün litresine yapılan 50 kuruşluk zammın süt üreticisini memnun etmediğini söyleyen Çakırlar; 'Ben köy ziyaretlerimde zam oranlarını söylediğim zaman üreticiler; 'Milletvekilim nasıl dayanalım? 1 torba yem 80 TL idi, şimdi 140-150 TL oldu' diyor. Sonucunda da ineklerini kestireceğini söylüyor. Üretici kazancından kaybetmeye başladığını dile getiriyor. Bu fiyat da beklentileri karşılamadı' sözlerine yer verdi.
EKMEK ZAMMI ÖRNEĞİNİ VERDİ
Çakırlar, tüketicinin de gelen zamla birlikte süt ve süt ürünlerinde zam endişesi taşıdığına dikkat çekerken; 'Örneğin; Edirne'de son dönemde ekmeğe bir süreliğine zam yapıldı ve geri çekildi. Ama bu zammı da en fazla 1-2 ay geri çekebilecekler. Yine o rakama yükseltmek zorunda kalacaklar. Süt ve süt ürünlerinin fiyatı da bundan çok farklı olmayacaktır' dedi.
'3 BİN TL PİYASAYI CANLANDIRIR'
İYİ Parti'nin asgari ücret önerisini de hatırlatan Çakırlar; 'Bu sistemi kuranlar, salgın döneminde vatandaşın cebinde para olmamasının farkında bile değiller. Bu da sosyolojik bir vaka haline gelecektir ve çok sıkıntılı bir dönem yaşanacaktır. Süt fiyatına verilen zam ile TÜİK'in asgari ücret önerisinin hiçbir farkı yok. Biz, iki tarafın da yükünün arttırılmaması için asgari ücretin net 3 bin TL olmasını öneriyoruz. İnsanların eline net 3 bin TL geçtiği zaman piyasayı da canlandırır. Parası olmayan insan neyi harcayacak? Asgari ücret de normalde kesinleşmesi gerekiyordu ama şu ana kadar kesinleşmedi. Bu da ayrı bir muammadır' diye konuştu.