Belgede sahteciliğe geçit yok
Edirne'de bulunan dünyanın en büyük kara sınır kapılarından olan Kapıkule Sınır Kapısı'nda sahte belgelerin tespitinde yerli ve milli imkanlarla geliştirilen cihaz yardımcı oluyor.
Kapıkule Sınır Kapısı'nda sahte evrak, kimlik veya pasaport yerli cihazlar sayesinde kısa sürede tespit edilebiliyor. 2024'ün geride kalan 11 ayında sahte belge düzenleyerek yurt dışına çıkmak isteyen 90 kişinin tespit edildi.
Dünyanın en büyük kara sınır kapılarından biri olan Kapıkule Sınır Kapısı'nda belgede sahtecilik kısa sürede tespit edilebiliyor.
Güvenliğin en üst seviyede olduğu Kapıkule sahte evrak, kimlik veya pasaport yerli cihazlarla taranıyor.
Önce risk değerlendirmesi ve kontrolden geçen evrakların daha sonra tespit süreci başlıyor. Yerli cihazların kullanıldığı tespit sürecinde evrakta sahtecilik ortaya çıkıyor.
Güvenlik personelinin birçok parametreyi kontrol etmesi gerekiyor.
Bu noktada yerli imknlarla TÜBİTAK tarafından geliştirilen cihazlar devreye giriyor. TÜBİTAK'ta geliştirilen cihaz, belgelerin sahte olup olmadığını ve üzerinde tahrifat yapılıp yapılamadığını kısa sürede ortaya çıkartıyor.
Kriminal laboratuvarlarda da kullanılan cihaz sürekli güncelleniyor. Yerli cihazda dünyadaki benzerlerine göre çok farklı optik teknolojisi kullanılıyor.
2024 yılının geride kalan 11 ayında sahte belge düzenleyerek yurt dışına çıkmak isteyen 90 kişinin tespiti yapıldı.
Pasaport kontrol polisi Yusuf Dağ, seyahat belgelerinde belirli kodlamaların olduğu, bu kodlamaların detaylı şekilde incelendiğini ifade etti.
Komtrollerde pasaportlarda kullanılan malzemeleri incelediklerini ve güvenlik özelliklerini orijinale göre kıyasladıklarını ileten Dağ, 'İşte bu noktada bazı güvenlik özellikleri gözle tespit edilebilen güvenlik özellikleri var. İşte bu noktada bizim kontuarlarda ve peronlarda görevli arkadaşlarımız gözle tespit edemeyip şüphe duydukları belgeleri arka planda bizlere getiriyor. TÜBİTAK'ın göndermiş olduğu cihaz UV ışık kaynağı 250 ila 400 nanometre kızılötesi ışık, alt ışık, fotoğraf değişikliği, fotoğraflama, mürekkep farklılığı, mürekkep farklılığının tespiti bu gibi işlemlerin hemen hemen hepsini rahat bir şekilde yapabiliyoruz. Şubemizde bulunan cihazlarımız var. Onların yardımıyla mürekkep farklılıkları, silinti, kazıntı, fotoğraf değişikliği alt ışık, UV ışık ve kızılötesi ışık gibi fotoğraflama bunları yapmak suretiyle belgenin sahte olup olmadığını tespitini çok kolay bir şekilde yapabiliyoruz.' İfadelerini kullandı.
Sahte belgelerin belirlenmesinde ekiplerin en büyük yardımcısı TÜBİTAK'ın geliştirildiği 'Forensic' cihazı.
TÜBİTAK tarafından geliştirilen yerli cihaz resimleri 10 kata kadar büyütebiliyor. Spot ışık, alt ışık, yatay ışık, koaksiyonel ışık, kızılötesi ışık ve mürekkep farklılığına kadar birçok alanda sahteciliği tespit edebiliyor.
Veri tabanında ülkelerin pasaportlarını bulunduruyor. Anlık gelen verileri karşılaştırıyor. Gerçeği ile uyuşmadığı noktaları kırmızı olarak işaretliyor. Cihaz sanal ortamdan gerekli görüldüğünde güncelleniyor. Birçok cihazı içinde bulunduruyor.
Türkiye'nin çok fazla etkileşimde olmadığı ülkelerin belgeleri de evrensel normlar çerçevesinde rahatlıkla anlaşılabiliyor. Birkaç dakikada yerli cihazlarla yapılan işlemler sahteciliğin tamamının anlaşılmasını sağlıyor.
Özellikle Kapıkule Gümrük Sahası'nda 455 güvenlik kamerası bulunuyor. Kameralardan alınan görüntülerin toplandığı İzleme Merkezi üzerinden sahanın güvenliği sağlanıyor ve bu merkezde bulunan 20 adet videowall ekran yönetim sistemi üzerinden sahanın 7/24 kontrolü yapılıyor.
Türkiye'nin en büyük ve en yoğun kara sınır kapısı Kapıkule'deki güvenlik güçlerinin bir başka mesai arkadaşı ise yerli imknlarla geliştirilen yolcu görüntüleme sistemi. Bu cihaz sayesinde hem giriş - çıkışlar hızlanıyor, hem de güvenlik en üst seviyede tutuluyor. Kumru Öngün