Amacım öldürmek değildi
Edirne'de meydana gelen cinayette, kendisini daha önce av tüfeğiyle yaralayan kişiyi ruhsatsız tabancayla başından vurarak öldüren cinayet şüphelisi hakim karşısına çıktı. İlk kez savunma yapan cinayet şüphelisi 'Öldürmek istemedim, amacım kendimi korumaya çalışmaktı' dedi.
Edirne'de daha önce kendisini av tüfeğiyle bacaklarından vurarak yaralayan T. O.'yu tabancayla başından vurarak öldüren K. U. hakim karşısına çıktı. Edirne 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık K. U. ile avukatı katıldı. Öldürülen T. O.'nun eşi F. O. da müşteki olarak duruşma salonunda yer aldı. Duruşmada ilk olarak K. U. hakkında 'Tasarlayarak öldürme' ve 'Ruhsatsız silah veya mermi bulundurma' suçlarından düzenlenen iddianame okundu.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt altına alınan savunmasında K. U., T. O.'nun eski komşusu olduğunu ifade ederek, T. O.'nun ağabeyini kızıyla nişanlı olan kardeşinin nişan atmasından sonra aralarında husumet oluştuğunu söyledi. T. O.'nun madde bağımlısı ve psikolojik rahatsızlığı olduğunu ileri süren K. U., O.'nun kendisini gördüğü her yerde tehdit ve hakaret ettiğini söyledi. U., O.'nun evlerine gelip kayınvalidesini başından yaralaması nedeniyle şikayetçi olduklarını ve bu nedenle Asliye Ceza Mahkemesi'nde davalarının görüldüğünü ifade etti. K. U., T. O.'nun tehdit ve hakaretleri nedeniyle ailecek evlerini satarak Süloğlu'na yerleştiklerini, Edirne'de çalıştığı için bir süre sonra dönmek zorunda kaldığını ifade ederek, bu nedenle kendisine silah aldığını söyledi. K. U., T. O.'nun kendisini av tüfeğiyle yaraladığı güne de ifadesinde yer verdi. U., 'Ayşekadın'da refüjde otları yoluyordum. T. ve eşini karşıda gördüm. Sonra arkadaşlarla yemek aldık. Yemek için bir kahveye oturduk. Birden karşıma çıktı. Yemeğimi atıp koşmaya başladım. Elinde tüfek vardı. Arkamdan ateş etti. Ayağımdan vuruldum. En son yakaladı. Diz çöktürüp bir kez daha vuracakken, silahı tutukluk yaptı. Dipçikle omzuma vurdu' dedi.
Olaydan sonra T. O.'nun adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığını öğrendiğini aktaran U., 'Gece korkudan uyuyamadık. Sabah ilk işim savcılığa gittim. Korktuğumu, tehdit edildiğimi anlattım. Gece evimin önüne gelerek evimi gözetlemeye başladı. Polise şikayet ettik. Savcılıktan koruma talebinde bulunmuştum. Koruma talebi çıktığı için rahatlamıştık. Sonrasında eşimi yolda görüp, küfür ederek, (Eşini vuracağım) demiş, tehdit etmiş' şeklinde konuştu.
Olay günü bir haftadır işe gitmediğini, T. O.'nun akrabasının yanına İstanbul'a gittiğini duyunca biraz rahatlayarak dışarı çıktığını anlatan K. U., 'T.'nin düğünde olduğunu bilmiyordum. Oraya gelince tedirgin oldum ya gitmediyse diye sağa sola bakınmaya başladım. Önüme bir kadın çıktı. (Sen ne arıyorsun burada, T. seni vuracak) dedi. O sırada T.'nin kayınpederi beni gördü (Çabuk burada, vur onu) dedi. T. de beline davranınca havaya ateş edip kaçtım. Amacım kendimi korkutmaktı. Hiç öldürmek istemedim. İsteseydim evimi gözetlemeye başladığında öldürürdüm. Olayın korkusuyla üç el ateş ettim' dedi.
K. U., olayda kullandığı ruhsatsız tabancayı ise kendisini koruma amaçlı aldığını, daha önce yanında taşımadığını söyleyerek, 'Can güvenliğim için taşıdım' dedi.
K. U.'nun savunmasının ardından mahkeme heyeti, olaya ilişkin görüntü inceleme tutanağını okuyarak, U.'ya silahı neden havaya kaldırıp salladığını sordu. U., 'Kaçarken havadaydı. Diğer akrabaları görünce gelmesinler diye havaya kaldırdım' dedi.
Müşteki F. O. da şikayetçi olduğunu söyleyerek, avukat talebinde bulundu. O., 'Olayı gördüm. Benim gözümün önünde eşimi öldürdü. Eşim duvara dayanıyordu. Yarım metre mesafeden vurdu. Eşimin yanında silah, bıçak yoktu. Kafasına nişan alarak sıktı' dedi.
O., eşinin uyuşturucu madde kullandığını, K. U. ve ailesine sürekli küfür ettiğini ise doğruladı. Davada dört tanık da dinlendi. Tanıklardan Y. E., olay anında kahvehanenin duvarından düğünü izlediklerini ifade ederek, 'T. de düğünü izliyordu. Arkadan 2-3 el silah sesi geldi. T.'den kan geldi. Yere düştü. Kaçıştık. Ateş edeni görmedim. Ancak ses yakından geldi' dedi.
Tanıklardan K. U.'nun eşi C. U. da T. O.'dan çok korktuklarını, sürekli rahatsızlık verdiğini; O.'nun ölmeden önce önünü keserek, küfür ve tehdit ettiğini söyledi. K. U.'nun akrabası olan diğer iki tanık da T. O. ile aralarında husumet bulunduğunu doğrulayarak, O.'nu sürekli tehdit ettiğini ve kendilerine küfür ettiğini söyledi. Mahkeme heyeti, verdiği aranın ardından K. U.'nun tutukluluk halinin devamına karar vererek, yargılamayı ileri bir tarihe erteledi.