'Akran Zorbalığı' anlatıldı

Edirne Barosu Aile ve Kadın Hakları Komisyonu öncülüğünde lise öğrencilerine yönelik 'Akran Zorbalığı' eğitimi anlatıldı. Akran zorbalığının ne olduğu, neler olduğu, maruz kalan çocuğun korunma yöntemleri neler olduğu anlatıldı.

TAKİP ET

Edirne Barosu Aile ve Kadın Hakları Komisyonu öncülüğünde Baro Konferans Salonu'nda düzenlenen akran zorbalığı eğitimi öğrenciler tarafından yoğun katılım sağlandı.

“CEZALAR CAYDIRICI OLACAĞINI BİLMELİLER”

Etkinliğe; Edirne Barosu Başkan Vekili Av. Aygün Ulubey Ergüden, Edirne Barosu Aile ve Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Bedia Mutlu Mirzabey, Uzman Psikolog Işıl Altuntaş Uçar, Av. Ayşenur Çalışkanlar Aşılıoğlu, öğrenciler ve öğretmenleri katıldı.

Program hakkında bilgi veren Edirne Barosu Aile ve Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Bedia Mutlu Mirzabey, akran zorbalığı ve akran zorbalığı neticesinde oluşabilecek suç tiplerini anlattıklarını dile getirdi. Akran zorbalığı sonucunda hakaret, tehdit, yaralama ve ısrarlı takip suçlarının oluştuğunu belirten Mirzabey, bu etkinlikte çocuklar en azından yaptıkları eylemin neticesinde alacakları ceza konusunda fikirleri olacağını ve bu bilgilerin caydırıcı olacağını düşündüklerini aktardı.

“BİR ÖĞRENCİNİN DİĞER ÖĞRENCİYE SALDIRGAN TUTUMUDUR”

Akran zorbalığının okullarda da son dönemlerde olukça yaygın olduğunu aktaran Uzman Psikolog Işıl Altuntaş Uçar, hangi bireylerin daha çok akran zorbalığına maruz kaldığına ve çözüm yollarına ilişkin bilgiler vereceklerini söyledi.

Akran zorbalığının, özellikle her kademenin birinci ve ikinci sınıflarında görüldüğünü söyledi Uçar, "Bir öğrencinin diğer bir öğrenciye yaptığı saldırgan tutum ve davranışları' akran zorbalığı olarak tanımlıyoruz. Fiziksel, sözel, psikolojik biçimde olabiliyor. Son zamanlarda sosyal medyayı çok sık kullanır hale geldiğimiz için siber zorbalığı da ele alıyoruz” dedi.

Çocukların psikolojik sağlamlığı korumak için kendi iç dinamiklerinin farkında olması gerektiğini belirten Uçar, "Kendi duygularını, kendi düşüncelerini, kendi ailesinden ona yansıyan hissettiği şeylerin de farkında olmalılar ki, kendileri aynı duruma maruz kaldıklarında fark edebilsinler. Bunu en yakın arkadaşı, ailesi ve okul olmak üzere bütüncül bir yaklaşımla, iş birliği ile hallederek ilerlemek lazım. Bizim de kapımızı çalarlarsa ruh sağlığı üzerine destek oluyoruz. İçinden çıkamadıkları bir konu olduğunda da mutlaka bir uzmana danışmaları gerekli” ifadelerine yer verdi.

“ÇOCUĞUNU DİNLEMEK ÇOK ÖNEMLİ”

Akran zorbalığı ile mücadele noktasında ailelere de büyük görevler düştüğünü aktaran Uçar,

“Ailelere düşen ilk ve en büyük görev öncelikle herhangi bir durumda o sorunu şiddetle çözmemeyi, iletişim kurarak halletmeyi öğretmek ailenin en büyük rol modeli olması gereken durumlardan bir tanesi. Sonra da çocuğunu dinlemek ve hem okullarında hem de varsa psikologları ile iş birliği içerisinde çocuğunun yanında olarak halletmeye çalışmak” ifade etti. Ebru Yıldız Günenç

EBRU YILDIZ GÜNENÇ