Akın durdu, bekleyiş sürüyor

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Türkiye'nin tüm mültecilere sınır kapılarını açtığını duyurmasının ardından 28 Şubat Cuma günü başlayan Edirne'nin Yunanistan'a açılan Pazarkule Sınır Kapısı'na mülteci akını ile ilgili açıklamalarda bulundu. Edirne Belediye Meclisi Toplantı Salonu'nda konuşan Gürkan, mülteci hareketliliğinin son günlerde durağanlaşma yaşadığını belirtirken; 28 Şubat'tan bugüne yaşanan süreçte yüzbinlerce mültecinin Edirne'de bir araya geldiğini söyledi.

Gürkan, konuşmasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıkladığı Yunanistan'a geçiş yapan mülteci rakamlarına da dikkat çekti. Soylu'nun açıkladığı 146 bin mültecinin Yunanistan'a geçiş yaptığına dair ifadelerinin doğru olduğunu söyleyen Gürkan, Yunanistan sınır birlikleri ile AB'nin Frontex özel güvenlik kuvvetlerinin mültecilere insanlık dışı uygulamalarına ise tepki gösterdi. Gürkan, Pazarkule Sınır Kapısı'nda yaklaşık 5 bin mültecinin bulunduğunu da açıklarken, mültecilerle ilgili sorumluluğun sadece Türkiye'nin sorumluluğu olmadığını, AB'nin de sorumluluk alması gerektiğini ifade etti. Yurt içindeki tur operatörlerinin Edirne turlarını mülteci akını nedeniyle iptal ettiği iddialarına da cevap veren Gürkan, mültecilerin kent merkezinde bulunmadığını, Pazarkule Sınır Kapısı'na bekleyişlerinin devam ettiğini söyledi.

Gürkan, Edirne'ye mülteci akınının son birkaç gündür durağanlaşmaya başladığını söylerken; 'Son birkaç gündür durağanlaşma gözükse de aslında hem Türkiye'de yıllardır yaşayan mülteciler, hem de Türkiye'ye farklı ülkelerden gelmiş mültecilerin Türkiye'yi bir transit ülke olarak kullanarak AB'ye gitme çabalarına hepimiz tanık olduk, yaşamaya da devam ediyoruz. Şehrimiz, Edirne merkezde özellikle Karaağaç'tan başlayarak Enez ve Saros Körfezi'ne kadar yaklaşık 200 kilometrelik bir sınır hattı oluşturuyor. Meriç'in yarısına Türkiye, diğer yarısına da Yunanistan karışıyor. Farklı milletlerden mültecilerin sınırı geçmek ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya gitme çabaları, Edirne'mize kadar dayanıyor. 28 Şubat'ta başlayan süreç de yüzbinlerce mültecinin Edirne'de buluşmasına neden oldu' ifadelerine yer verdi.

Soylu'yu doğruladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, Yunanistan'a geçiş yapan mülteci rakamlarıyla ilgili de konuşan Gürkan; 'Bizim, Meriç hattı boyunca sınır karakol birliklerimiz var. Bu karakolların kurulduğu noktalar da geçiş hatlarına yakın noktalarda kurulmuş. Kamoyunda Yunanistan'a geçtiği açıklanan mülteci sayısı ile ilgili hep bir tartışma var. Bu rakamların nasıl elde edildiğini bildiğim için doğru olduğundan bir tereddüdüm veya şüphem yok. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'nun açıkladığı geçişlerin doğru olduğunu ben de biliyorum. O kadar mülteci, Edirne'deki sınırlardan geçerek Yunanistan'a gitti. Geri gönderilenler, itilenler var. Burada Yunanistan sınır birliklerinin ve özellikle AB'nin '˜FRONTEX' adı verilen özel güvenlik kuvvetlerinin, mültecilere karşı insan haklarına hiç de yakışmayan, uygun olmayan davranışlarını görüyoruz. Üzerinde bir tek iç çamaşırı hariç her şeylerini alarak, bazen de şiddet kullanarak vücutlarına darp izleriyle geri itildiğine hepiniz şahit oldunuz' dedi.

'AB'nin sorumsuzluğu kabul edilemez'

Mültecilerle ilgili sorumluluğun sadece Türkiye'nin sorumluluğu olmadığını, AB'nin de ciddi sorumlulukları bulunduğunu belirten Gürkan; 'Çünkü Türkiye neredeyse 10 yıldır, 4 milyona yakın mülteciye ev sahipliği yapıyor, kendi öz kaynaklarını bu iş için ciddi şekilde harcıyor. Mülteci yükünü sadece Türkiye'nin üzerinde bırakarak ne AB, ne de diğer ülkelerin kendilerini sorumsuz kabul etmeleri, insan hakları açısında da, mültecilik hukuku açısından da kabul edilebilir bir durum değil. Bugün itibariyle Pazarkule Sınır Kapısı'nın olduğu noktada yaklaşık 5 bin civarında bir mülteci söz konusu. İlk günden bu yana sayın valimizin koordinasyonunda, belediyemiz de başta olmak üzere bütün kamu kurumları, sivil toplum örgütleri yardımlar başta olmak üzere hijyen, sağlık koşulları, çevre temizliği, barınma imkanları, ısınma şartlarının oluşturulması gibi bir çok konuda gece gündüz çalışıyorlar' sözlerine yer verdi.

'Kent merkezinde mülteci akını yok'

Mültecilerle ilgili Edirne'de yaşanan sürecin ne zaman sona ereceğine dair bilgisinin olmadığını da açıklayan Gürkan; 'Bu süreç ne kadar sürecek bilmiyoruz ama buradan şunu ilan etmek istiyorum; özellikle son birkaç gündür Edirne'de mülteci akını var diye yurt içindeki tur operatörlerinin Edirne'ye olan turları iptal etmeye başladıkları şeklinde henüz kesinleşmemiş bilgiler geliyor. Buradan tüm tur operatörlerine de şunu söylemek isterim; mülteciler sadece Pazarkule Sınır Kapısı'nın olduğu, yerleşim yerinin dışındaki bir alanda yaşamlarını sürdürüyorlar. Devletimiz her türlü ihtiyaçlarını karşılamak için olağanüstü bir çaba sarf ediyor. Edirneli vatandaşlarımız özellikle bebek ve çocuklara her türlü insani yardımı yapıyorlar. Türkiye'nin her yerinden gelen yardımlar, AFAD'ın koordinasyonunda mültecilere ulaştırılıyor. Ama Edirne'nin içerisinde bir mülteci akını yok. Mülteciler, insani yaşam koşulları azami ölçüde sağlanarak Pazarkule Sınır Kapısı'ndaki alanda yaşamlarını devam ettiriyorlar. Bu ne kadar sürer, ne zaman biter; o konuda henüz hiçbirimizin bir fikri yok. Sayın Cumhurbaşkanımız Brüksel'deydi. AB Konseyi Başkanı ve diğer yetkililer ile görüştü. Oradan çıkan sonuçlarla ilgili mutlaka bir açıklama yapılacaktır. Bu süreç de o açıklamaya göre yönlenecektir' dedi.

'Pazarkule Sınır Kapısı'na taşındılar'

Gürkan, açıklamasının sonunda 28 Şubat Cuma günü başlayan mülteci akını sonrası kent merkezinde konaklayan mültecilerin de Edirne Valiliği koordinasyonunda Pazarkule Sınır Kapısı'na taşındığına dikkat çekti. Gürkan, şehir merkezinde mülteci kitlesi bulunmadığını söylerken; 'Sayın valimizin koordinasyonunda şehrimizde, Pazarkule'nin dışında Tunca Nehri kenarında ve otogarda barınmaya çalışan mülteciler de insan haklarına yakışır şekilde oradan transport edilerek hepsi Pazarkule'de toplanmış durumda. Bugün şehrin başka noktalarında da bir mülteci kitlesi söz konusu değil' ifadelerine yer verdi.