'Dinde de güncelleme olur'

Trakya Üniversitesi Tarih Okulu Topluluğu'nun İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi konferans salonunda düzenlediği '˜Selçuklu Dönemi Türk Medeniyeti' konferansında konuşma yapan Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Erdem, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İslam'ın güncellenmesi konusundaki açıklamalarına değinerek 'Dinde de güncelleme yapmazsanız geride kalırsınız. Her alanda böyledir. Din de medeniyetin en önemli göstergelerindendir' dedi.

TAKİP ET
Trakya Üniversitesi Tarih Okulu Topluluğu'nun İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi konferans salonunda düzenlediği '˜Selçuklu Dönemi Türk Medeniyeti' konferansına Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Erdem konuşmacı olarak katıldı.Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan konferansta Erdem'in özgeçmişi okundu. Özgeçmişinin okunmasının ardından Erdem, '˜Selçuklu Dönemi Türk Medeniyeti' konusunda sunumunu gerçekleştirdi.Erdem, konferansta Selçukluların Batı Türklüğünün miladı olduğunu belirterek; 'Bu topraklarda oluşmuş medeniyetimiz de Selçuklu orijinlidir. Bundan önce medeniyetler vardı ama bu topraklarda bin yıldır baskın medeniyet Selçuklu Türk medeniyeti veya Türk İslam medeniyetidir. Batı medeniyetiyle tanzimattan beri olan bağımızdan dolayı da buna batı medeniyeti de eklenmiştir. Bugün bu denklemin içinde kendi yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Kimlik arayışımız bugün de devam etmektedir' ifadelerine yer verdi.'Göktürkler medeniyete ulaştı'Her uygarlığın bir medeniyet tanımı olduğuna dikkat çeken Erdem; 'Türk medeniyetinden de ilk bahseden Ziya Gökalp'tir. Görüşleri başta Fuat Köprülü olmak üzere tarihçileri etkilemiştir. Bana göre medeniyet; tarihin yazı ile başladığı gibi medeniyet yazı ve edebiyat ile başlar. Medeniyet aslında edebiyattır, literatürdür. Ondan sonra dil üzerinde gelişen düşüncelerdir, yapılan çalışmalardır. Her şey dilden türer. Bu açıdan baktığımız zaman Türklerde medeniyete Göktürklerde ulaşıldığını söyleyebiliriz. Çünkü orada belli bir edebiyat oluşmuş ve tarihsel birliktelik oluşmuş' dedi.Edirne'de Selçuklu izleriEdirne'nin serhat şehri olarak bilindiğini söyleyen Erdem; 'Serhat şehri, sınırdır. Bir medeniyetin başlangıç ya da bitiş noktasıdır. Osmanlı, Selçuklu medeniyetinin devamıdır. Osmanlılar, 1453'e kadar Selçuklu medeniyetinin devamıdır. Ne zaman İstanbul'u fethetmiş, ondan sonra Osmanlı kendi medeniyetini kurmuştur. Demek ki Selçuklu, bu şekilde Osmanlı beylikler döneminde Edirne'ye gelmiş. Kültürünü Edirne'ye bırakmış. Ondan önce de Edirne'deki bozkır kavimleri çok eskidir. Bu topraklar İskitlerle başlayan, Türklere yabancı olmayan topraklardır' sözlerine yer verdi.'Çinlileşmek yerine İslam'ı seçtik'Göktürk medeniyetinin sonrasında Orta Asya'da melez bir medeniyetin ortaya çıktığını söyleyen Erdem; 'Uygur medeniyeti, Göktürk medeniyetini devam ettiremedi. Çin ve İslam medeniyetleri arasında sıkıştı. Türkler, Çinlileşmek yerine İslamiyet'i seçmişlerdir. Bugünkü varlığımız bu tercihte gizlidir' dedi.'Moğol istilası Türkçe'ye yaradı'Türklerin İslamiyet'i seçmesinin ardından toplumsal ve dini konularda çok önemli değişimlerin olduğunu belirten Erdem; 'En önemlisi de dil ve edebiyat alanındadır. Türkçemizin gelişme süreci bize Selçukluların bir armağanıdır. Bazen olumlu ve olumsuz gelişmeler de olmuştur. Örneğin; Moğol istilası bazılarına göre olumlu bazılarına göre ise olumsuz gelişmiştir. Moğol istilası klasik İslam medeniyetini olumsuz etkilemiştir. Fakat Türkçe'nin medeniyet dili olmasında Moğol istilasının katkısı vardır' ifadelerine yer verdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan'a destekErdem, bilginin gelişmesiyle birlikte yenilenmenin gerekliliğine dikkat çekerek; 'Cumhurbaşkanımız da diyor; '˜Güncellememiz gerekiyor' diye. Hemen itiraz edildi, '˜Dinde güncelleme mi olur?' dendi. Olur tabi. Dinde de güncelleme yapmazsanız geride kalırsınız. Her alanda böyledir. Din de medeniyetin en önemli göstergelerindendir. Çünkü din olmadan medeniyet olmaz. Dini anlayışınız ne kadar toplumsal, kişisel bazda yeterli ve olgunsa, medeniyetiniz o kadar güçlü olur. Türklerde Selçuklularla beraber gelen süreçte dini anlayışta çok önemli dönüşümler olmuştur. Bunların başında da düşünsel olarak tasavvufu öne alabiliriz' dedi. Erdem, sunumunun ardından öğrencilerin sorularını yanıtladı.