5 çocuktan 1'ine istismar
Edirne Çocuk Hakları Derneği, son yıllarda dünyada ve Türkiye'de ihmale veya istismara uğrayan çocukların sayısında artış yaşandığına dikkat çekerek, Türkiye'nin çocuk istismarında dünyada 3'üncü sırada yer aldığı açıkladı. Açıklamada İstismar vakalarının yüzde 70'i çocuklara yönelik olmaktadır. Her 5 çocuktan biri istismar ve şiddetin bir türüne maruz kalmaktadır ifadelerine yer verildi.
Edirne Çocuk Hakları Derneği, son yıllarda dünyada ve Türkiye'de ihmale veya istismara uğrayan çocukların sayısında artış yaşandığına dikkat çekerek yazılı basın açıklaması yaptı. Açıklamada, Türkiye tarafından kabul edilen Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Koruma Kanunu'na göre çocukların her türlü ihmal ve istismara karşı korunması şartına dikkat çekildi. Açıklamada Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesine imza atan tüm devletlerin ilkeyi kabul ettiği belirtilerek; 'Dünya Sağlık Örgütü'ne göre çocuk istismarı; 'bir yetişkin tarafından, bilerek veya bilmeyerek yapılan ve çocuğun sağlığını, fiziksel ve psiko-sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen davranışlardır. Çocuklara yapılan istismar, fiziksel istismar, duygusal ve psikolojik istismar, cinsel istismar ve ihmal olarak gruplandırılır. Son günlerde kamuoyunda çocuk istismarı ile ilgili birçok olaydan haberdar olduk. Bu olayların çoğunda çocuklar aynı zamanda fiziksel, duygusal ve cinsel istismara maruz kalmıştır. Bazı olaylarda çocuklar, ağır yaralanmaları ve ömürleri boyunca onarmakta zorlanacakları travmalara uğrarken bazı çocuklar hayatını kaybetmiştir' ifadelerine yer verildi.
Son yıllarda dünyada ve Türkiye'de ihmale veya istismara uğrayan çocukların sayısında artış bulunduğu açıklanırken; 'Türkiye İstatistik kurumu verilerine göre güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuk sayısı 2015 yılında, 2014 yılına göre yüzde 4,4 oranında artarak 303 bin 213 oldu. Çocukların yüzde 57,4'ünün 15-17 yaş grubunda, yüzde 23,4'ünün 12-14 yaş grubunda, yüzde 18,9'unun ise 11 yaş ve altı grupta olduğu görüldü. Güvenlik birimine gelen veya getirilen çocukların yüzde 66,9'u erkek, yüzde 33,1'i ise kız çocuğu oldu. Bu çocukların yüzde 46,9'u mağdur, yüzde 39'u suça sürüklenen yüzde 5,8'i da kayıp çocuk olarak geldi. Bunların büyük çoğunluğu çeşitli istismarlara uğramış çocuklardır' denildi.
İstismarın yüzde 70'i çocuklara
Açıklamada Türkiye'nin çocuk istismarında dünyada 3'üncü sırada yer aldığı ifade edilerek; 'İstismar vakalarının yüzde 70'i çocuklara yönelik olmaktadır. Her 5 çocuktan biri istismar ve şiddetin bir türüne maruz kalmaktadır. Bu vakalardaki artış nedeni ile son yıllarda özellikle istismar vakaları ile ilgilenen, onların tanı, tedavi, korunma, adli görüşme ve muayenelerinin yapılması amacı ile Çocuk İzlem Merkezi ve Çocuk Koruma Merkezleri gibi çeşitli birimler kurulmuştur. Türk Ceza Kanununda da çocuğun bedensel bütünlüğünü, yaşamını, hürriyetini ihlal eden suçlar çeşitli kanun maddeleri ile düzenlenmiştir. Çocuklara karşı istismarın ve ihmalin cezalandırılmasında alt sınırdan ceza hükmedilmesi ve mahkemede davranışları nedeniyle iyi hal indirimi yapılması vicdanları yaralamaktadır' sözlerine yer verildi.
Çocuklarımızı nasıl korumalıyız?
Açıklamada, basında yer alan haberlere göre bebek yaşta çocukların dahi ihmal veya istismara uğradığına dikkat çekilerek; 'Çocuğun cinsel istismarı sayısı giderek artarken çocuklarımızı nasıl korumamız gerektiği daha da çok önem kazanmıştır Çocuklar bu tür şeyler yaşadıklarında yaşı küçük olduğu için kendisine yapılan davranışı algılayamamış, kendisine gösterilen ilgiyi ayırt edememiş olabilir. Çocuk korktuğu veya tehdit edildiği, kendisine kimsenin inanmayacağını düşündüğü için, cezalandırılmaktan korktuğu veya kendisini suçlu hissettiği içinde yaşadığını açığa çıkaramayabilir. Ebeveynlerin çocuklarını bu tür olaylardan korumak için öğrenmesi gereken bazı bilgiler vardır. Anne-baba olarak çocuklarımıza güvenliklerini nasıl koruyacaklarını öğretmek, onlara kendi bedenlerini tanımayı, özel bölgelerini ve bu bölgeleri korumayı öğretmek, davranışlarını iyi gözlemlemek, onlara bazen '˜hayır' da diyebileceklerini öğretmek, onlara bizimle paylaşımda bulunmaları için güven vermek ve internet kullanımına dikkat etmek önceliklerimiz arasında olmalıdır' denildi.
Etkilerine dikkat çekildi
İstismar olgusunun çocuklar üzerinde fiziksel, davranışsal ve psikolojik etkileri olduğu belirtilen açıklamada; 'İstismara uğrayan bir çocukta bu etkilerden bir kısmı genelde birlikte gözlemlenir. Çocuğun yaşının küçüklüğü, saldırganın yakınlık derecesi, istismarın şiddeti, süresi ve tekrarlayıcı olması ile ruhsal etkilenmenin şiddetinin doğru orantılı olarak arttığı bilinmektedir. Çocuğun yaşına, istismarın derecesine ve istismarcının yakınlığına göre bu belirtilerin varlığı değişkenlik gösterebilmektedir. Çocuğunuz cinsel istismara uğradıysa öncelikle yasal süreci başlatmalı sonra da çocuğunuza mutlaka psikolojik destek aldırmalısınız. Böyle bir olaydan sonra çocuğunuzun yanında bu olay hakkında konuşmamalı, ona sorular sormamalısınız. Çocuk kendisi olay hakkında konuşmak isterse dikkatli bir şekilde konuşabilirsiniz. Olayı gerekmediği sürece bilmesi gerekmeyen kişiler ile paylaşmamalısınız' ifadelerine yer verildi.
'Olağanlaştıran açıklamalara son verilmeli'
Edirne Çocuk Hakları Derneği'nin ihmale veya istismara uğrayan çocuklar için taleplerinin de açıklandığı basın açıklamasında; 'Öncelikle kamu gücünü kullanan kurumlardan, kişilerden çocuklara yapılan her türlü kötü eylemi, istismar olaylarını münferit olaylar olarak değerlendirilmekten kaçınmalarını, kız çocuklarının bluğa girdiklerinden itibaren evlendirilmesi dahil istismarı olağanlaştıran açıklamalara son verilmesini talep ediyoruz. Devletin ilgili kurumlarının istismara, ihmale uğrayan çocuklara karşı değerlendirmelerinin tutarlı ve koruyucu olmasını, çocukların zarar göreceği ortamlardan uzaklaştırılarak güven altına alınmasında gecikilmemesini önemle vurguluyoruz' denildi.
'Desteğe hazırız'
Çocukla ilgili meslek gruplarına Üniversite eğitimlerinde toplumsal cinsiyet eşitliği, çocukların ihmal ve istismarını önlemeye, fark etmeye ve bu olaylarla karşılaşan çocuklara yaklaşımla dersler konulmasının zorunluluğu vurgulanan açıklamada; 'Yine eğitim sisteminin ilk yıllarından başlayarak müfredata çocuklara toplumsal cinsiyet eşitliği, çocukların ihmal ve istismara karşı kendilerini koruyabilmelerini sağlayacak dersler ya da etkinlikler koyulmalıdır. Ailelere, annelere, öğretmenlere ve çocuklara yönelik okulların dışında farkındalık çalışmaları yapılarak istismarı önlemeye yönelik çalışma yapılmalıdır. Kurulduğumuz günden bu yana Edirne Çocuk Hakları Derneği olarak çocukların haklarını savunduk ve onların her türlü ihmal veya istismardan korunmasını esas aldık. 05558881020 numaralı telefonu arayarak destek isteyen ailelere, çocuklara hukuksal ve psikolojik desteğe hazırız' sözlerine yer verildi.