100 bekçili çarşı: Alipaşa
Osmanlı Devleti'nin eski ikinci payitahtı Edirne'de, Mimar Sinan tarafından yapılan tarihi Ali Paşa Çarşısı, günümüzde de alışverişin merkezi olmaya devam ediyor.
Kanuni Sultan Süleyman'ın Sadrazamı Hersekli Semiz Ali Paşa tarafından 1565 yılında Babaeski'deki Ali Paşa Camisi vakfının mülkü olan ve Mimar Sinan'a yaptırılan çarşıda, günümüzde 135 dükkanda hediyelik eşya, giyim, ayakkabı ve züccaciye satışı yapılıyor. Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olan ve içerisindeki dükkanları kiraya verilen çarşı, yöre halkının yanı sıra, turistlerin de alışveriş için tercih ettiği mekanların başında geliyor.
Tarihi
Ali Paşa Çarşısı Dernek Başkanı Yılmaz Sanış, yaptığı açıklamada, Osmanlı'da
çarşıların şehirlerin en merkezi yerlerine kurulduğunu, Ali Paşa Çarşısı'nın da
bu çarşılardan biri olduğunu söyledi. İstanbul ve Bursa'da da tarihi çarşı
örneklerinin fazlaca olduğunu belirten Sanış, "Ali Paşa Çarşımız,
'Kaleiçi' dediğimiz bölgede Bizans ve Roma döneminden kalan kalenin duvarları
üzerine yapılmış bir çarşıdır." dedi.
Çarşının
asırlardır ayakta olduğuna dikkati çeken Sanış, "Avrupa'da birçok devlet
daha ortada yokken tarihi çarşımız ayaktaydı. 1800'lü yıllarda içerisinde
değerli mücevherat ve altınların satıldığı, 100 bekçinin çalıştığı değerli bir
çarşıdır." diye konuştu.
"Burada kimsenin
kimseye hakkı geçmez"
Çarşının
her dönem alışverişin merkezi olduğunu vurgulayan Sanış, şunları kaydetti: "Hatta
çarşımızda vakti zamanında padişahların tebdil-i kıyafetle alışveriş yaptığı
söylenir. Buradaki bir dükkandan alışveriş yaparken bir ürün alır padişah,
ikinci bir ürünü almak istediğinde esnaf, 'Ben siftah yaptım siz aynı ürünü
başka bir komşumdan alabilirsin' demiş, böyle bir edep ve ahlak içerisinde
çarşımızda ticaret yapılıyor. 300 metre uzunluğundaki çarşımızın içinde 128
dışında 7 dükkan yer alıyor. Sultanlar şehri Edirne'nin görülmesi gereken
önemli tarihi yapılarındandır. Mimarisi dolayısıyla yazın daha serin, kışın da
daha sıcaktır. Özellikle Yunanistan ve Bulgaristan'dan gelen turistlerin ilk
uğradıkları yer çarşımızdır, alışverişlerini burada yapmaktadırlar.
Hareketliliğini çok şükür kaybetmedi. Bugün gençlerin AVM dediği yapıları
Osmanlı yıllar önce kapalı çarşılarla yapmıştır. Tek farkımız, AVM'ler dikey
olarak yükselir, tarihi çarşılar ise yataydır. Bu da mimarisindeki incelikleri
gösterir. Yatay olduğu için herkese eşit yaklaşılır, dükkanları da santim
oynamadan dükkan büyüklükleri de aynıdır. Burada ticaret yaparken burada
kimsenin kimseye hakkı geçmez."
"Tarihi alanda
çalışmak bize gurur ve huzur veriyor"
Tarihi
çarşı esnafından 72 yaşındaki Ramadan Korkmaz da çocukluğunun Ali Paşa
Çarşısı'nda babasının dükkanında geçtiğini söyledi. Çarşının Osmanlı'dan bir
yadigar olduğunu dile getiren Korkmaz, "Tarihi eserlerimiz ayakta olduğu
sürece yurt içi ve yurt dışından çok ziyaretçi çekmeye devam edeceğiz. Bu
sayede işlerimiz de iyi oluyor. Devletimiz eski eserlerimize sahip çıkıyor.
Hepsi restore ediliyor, daha da iyi olursa halk olarak mutlu oluruz. Çarşımız
1992'de yangın geçirdi, aslına uygun şekilde 6 yılda yapıldı. Atalarımızın bize
bıraktığı bu mirası biz de torunlarımıza çocuklarımıza bırakarak onların devam
ettirmesini isteriz." diye konuştu.