'Saray sabunu'nu dünyaya pazarlıyor
Halk Eğitim Merkezi'nde mis meyve sabunu kurslarına katılan ev hanımı Nilüfer Eren, açtığı atölye ile ürünlerini satıyor.
Osmanlı'da
padişahların hediyelik listesinde bulunan "mis meyve sabunu"nu evinde
üreten, ardından kurduğu atölye ile işini büyüten girişimci Nilüfer Eren, atölyesinde
Edirneli kadınlara da istihdam sağlıyor.
Halk Eğitim Merkezi'nde açılan kurslardan bu işi
öğrenen Eren, mis meyve sabunu üreterek aile ekonomisine katkı sağlıyor.
İşini
büyüten girişimci Eren, Avrupa'dan Amerika'ya kadar dünyanın dört bir yanına
ihracat yapıyor.
Turistik
noktalardan haftada 2 bin 500 adet sipariş aldıklarını söyleyen Eren, 'Bunun yanında yurt içinde de
siparişlerimiz oluyor. Şimdi İzmir'e sipariş göndereceğiz. Siparişlere yetişmek
için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Salgın sürecine rağmen iyi gidiyor. Bir ara
sekteye uğradık ama şuan son derece hareketli geçiyor. İnşallah tekrardan o
kapanma sürecine dönmeyiz. Şuan satışlarımız her hafta turistik noktalara
gidiyor. Haftada 2 bin 500 adet düzenli sipariş alıyoruz. Bazen yetişmekte
zorluk çekiyoruz. Günümüzde mis meyve sabunu yapan pek fazla kimse de kalmadı.
Ustalar kolay yetişmiyor. Biz de bu Osmanlı geleneğini yaşatmak için elimizden
geleni yapıyoruz' ifadelerini kullandı.
Osmanlı'dan gelen ve coğrafi işaret almış ve meyve sabunlarını
kaybolmaya yüz tutmuş haldeyken tekrardan hayata hayata döndürmek adına tapılan
çalışmalara katıldığını ifade eden Halk Eğitim Merkezi'nde açılan kurslara
giderek mis meyve sabunu yapmayı öğrenen ev hanımı Gönül Namlıcı, 'Severek yapıyorum. Hem de ev ekonomime
katkıda bulunuyorum. Mutfak masraflarımı bile karşılasam bana çok fayda
sağlıyor. Siparişlerimiz yoğun olduğunda da yetişmek için elimizden geleni
yapıyoruz' dedi.
Yaklaşık 23 yıldır mis meyve sabunu satışını yaptıklarını ifade eden
Tarihi çarşı esnaflarından Refik Boz, 'Bu kaybolmaya yüz tutmuş meslek kadınların
elinde hayat buluyor. Dışarıdan gelen misafirlerimizin öncelikle tercih ettiği
hediyeliklerden birisi mis meyve sabunu oluyor. Eskiden padişahlık döneminde
misafirliğe gelen konuklara bu sabunlardan hediye verilirdi. Biz de bu
Osmanlı'dan günümüze kadar uzanan tarihi geleneği yaşatmaya çalışıyoruz' şeklinde
konuştu.
Burak Dalkıran