'İsrail'e karşı Erdoğan'ın yanındayız'

AK Parti Edirne İl Başkanlığı ve Edirneli sivil toplum örgütleri, basın açıklaması düzenleyerek ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı ve İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamı protesto ettiler. Protestoda ABD ve İsrail'in Kudüs'ü kana bulaması lanetlenirken protestoya destek veren vatandaşlardan Kevser Sezginer (60) 'Bu yapılanlar insanlığa çok büyük bir haksızlık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı tabii ki destekliyoruz. O'nun yaptıklarının her zaman yanındayız' dedi.

'İsrail'e karşı Erdoğan'ın yanındayız'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Edirne İl Başkanlığı ve Edirneli sivil toplum örgütleri, ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı ve İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamı protesto etmek amacıyla Saraçlar Caddesi'nde bir araya geldiler.  Protestoya AK Parti Edirne İl Başkanı Nesim İba, AK Parti Edirne Milletvekili Aday Adayı İlyas Akmeşe, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Edirne Milletvekili Aday Adayı Hakan Özkan, Edirneli STK temsilcileri ile vatandaşlar katıldılar. AK Parti Edirne İl Yönetim Kurulu Üyesi Mücahit Güzey tarafından okunan basın açıklamasında Amerika Birleşik Devletleri'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasının ve İslam'ın ilk kıblesi, kadim Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişiminin kabul edilemez olduğunu söyleyerek; 'Bu girişim, bizim için yok hükmündedir. ABD bu girişimiyle BM'yi, BM kararlarını ve uluslararası hukuku açıkça hiçe saydığını göstermiş, bölgedeki ihtilafın çözümünde bir arabulucu değil, açıkça bir taraf olduğunu ilan etmiştir' ifadelerine yer verdi.
'Kan ağlayarak takip ettik'
Kudüs'ün gerek BM kararlarıyla gerekse uluslararası antlaşmalarla garanti altına alınmış statüsünü değiştirecek her türlü adımdan şiddetle kaçınılması gerektiğini belirten Güzey; 'BM Genel Kurulu'nun ve İslam Birliği Teşkilatı'nın Kudüs konusundaki son kararları ortadayken, ABD'nin hayata geçirdiği bu sorumsuz ve hukuksuz girişim, Ortadoğu'da kanı ve gözyaşını artırmaktan, kaosu derinleştirmekten başka bir amaca hizmet etmeyecektir. Çok güçlü uluslararası meşruiyeti olan bunca karara rağmen hakları ihlal edilen Filistinli kardeşlerimizin, onurlu davaları savunurken İsrail'in eli kanlı katilleri tarafından şehit edilişini içimiz kan ağlayarak takip ettik' dedi.
'En güçlü şekilde lanetliyoruz'
İsrail'in, 55 Filistinlinin şehit olması ve binlerce masumun yaralanmasıyla sonuçlanan eylemini şiddetle kınadıklarını söyleyen Güzey; 'ABD ve İsrail'in coğrafyamızın gözbebeği ve barışın şehri olan mukaddes Kudüs'ü kana bulamasını, uluslararası hukuku vahşice çiğnemesini en güçlü şekilde lanetliyoruz. İsrail'e böyle devam etmesi halinde, eninde sonunda akıttığı masum kanlarında boğulacağını bir kez daha hatırlatıyoruz. Uluslararası kuralların ve vicdanın bu derece hoyratça çiğnenmesi, hiç kimsenin kendini güvende hissetmediği bir dünyaya doğru gidildiğinin ifadesidir' sözlerine yer verdi.
'Dengenin bozulması sorunları tetikler'
Güzey; Müslümanların, Hristiyanları ve Musevilerin kendi dini ve tarihi hafızalarını muhafaza ettiği Kudüs'te dengenin bozulmasının çok büyük sorunları tetikleme potansiyeline sahip olduğunu belirterek; 'Bu tehlikenin bilincinde olduğunu düşündüğümüz uluslararası arenayı ve BM'yi zaman kaybetmeksizin bir kez daha harekete geçmeye çağırıyoruz. Türkiye, bu hukuksuzluğa karşı, dönem başkanı olduğu İslam İşbirliği Teşkilatı ve BM gibi uluslararası platformlarda ve ikili temaslar vesilesiyle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir' dedi.
'ABD, İsrail'e ortak'
Kudüs'ün namusunu korumanın, tarihin Müslümanlara yüklediği mukaddes bir sorumluluk olduğunu söyleyen Güzey; 'Ümmetin onuru Kudüs'ün, bu tarz oldubittilerle işgal girişimine karşı Selahaddin Eyyubi gibi dimdik duracağız. Unutulmamalıdır ki bölgenin huzur ve istikrarı ancak Kudüs'ün çok dinli, çok dilli, çok kültürlü, çoğulcu yapısı korunduğu, Kudüs barışa kavuştuğu zaman sağlanabilir. ABD'nin içerisine düştüğü bu akıl tutulması ve izansız yaklaşım, ABD'yi dünya kamuoyunda ve devletler arenasında yalnızlığa mahkûm ederken; işgal ve terör devleti İsrail'in zulmüne ve işlediği suçlara da ortak etmiştir' ifadelerine yer verdi.
'ABD de sorumludur'
Binlerce Filistin'in kanlarının dökülmesinde İsrail kadar ABD'nin de sorumluluğunun olduğunu söyleyen Güzey; 'İsrail'in dünyanın gözü önünde gerçekleştirdiği bu katliama sessiz kalmayacağız. Kudüs, Müslümanların kırmızı çizgisi, insanlığın kadim silueti, bağımsız Filistin Devleti'nin başkentidir. Filistin ve Filistinliler asla yalnız değildir. Türkiye, Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde mazlumun yanında durmaya, hakkın, adaletin ve vicdanın yılmaz savunucusu olmaya devam edecektir' dedi. Basın açıklamasının ardından katılımcılar, eyleme tekbirlerle son verdiler.
'Cumhurbaşkanımızı destekliyoruz'
Basın açıklamasının ardından İsrail'in katliamı ile ilgili açıklamalarda bulunan Kevser Sezginer (60), çok üzgün olduğunu belirterek; 'Bu yapılanlar insanlığa çok büyük bir haksızlık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı tabii ki destekliyoruz. O'nun yaptıklarının her zaman yanındayız. En doğru davranışı, siyaseti yapan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dır. Dış politikasını beğeniyoruz' sözlerine yer verdi.
'Türkiye, İslam Dünyası'na umut'
Habil Mert (42) ise Türkiye'nin dış politikasının 2-3 yıldır özellikle 17 Aralık sonrası gelişen süreçte ve akabinde 15 Temmuz Darbesi ile akamete uğradığını söyleyerek; 'Bu süreçte Türkiye; Mısır'daki, Filistin'deki, Suriye'deki hâkimiyetini büyük oranda yitirdi. Bu salt Cumhurbaşkanı ya da Başbakan'ın politikalarından değil; küresel güçlerin İslam coğrafyası üzerindeki yoğun ittifakı ile alakalı bir gelişmedir. Biz, her ne kadar eksikler olursa olsun Türkiye'nin İslam Dünyası'na hâlâ umut olduğunu düşünüyoruz ve bu noktada da daha kararlı, daha fedakâr, daha diğergâm mücadelelerle Filistin'in de, Suriye'nin de, mazlum halkların da gözyaşlarını dindirmede Türkiye'nin, Anadolu insanının bir umut ve şans olduğunu düşünüyoruz. Bu noktada da elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Biz de bugün buradaki basın açıklamasına destek olmaya geldik' dedi.
'15 Temmuz'un farklı bir versiyonu'
Mert, İsrail'in kanlı terörünün ispata muhtaç olmadığını söyleyerek; 'Dünya gözü önünde protesto yapan silahsız insanların üzerine uçaklarla ateş açıldı. Bu, 15 Temmuz'un farklı bir versiyonuydu. Orada her gün 15 Temmuz. Biz, kardeşlerimizin her şekilde yanındayız. İsrail, bölgede etkisiz hale gelene kadar maalesef bölge ülkelerinin tamamında kan ve gözyaşı dinmeyecek. Biz, bu anlamda Siyonist rejimi önce vicdanlarımızda mahkûm ediyoruz. Siyasi ve askeri anlamda da mahkûm olması için de bir Müslüman olarak ölümüne Filistinli Müslümanların arkasında olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim' ifadelerine yer verdi. 

Bakmadan Geçme