'Çocuklar için çözüm üretilmeli'
Edirne Çocuk Hakları Derneği Başkanı Av. Nebahat Çavuş, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'ndeki çocuk haklarına dikkat çekerek, korona virüsü salgınının çocuk haklarına etkisini değerlendirdi. Pandemi sürecinde çocukların haklarına erişiminin büyük oranda ortadan kalktığını belirten Çavuş 'Çocuklarımız için vakit geçirmeden çözümler üretilmeli hayata geçirilmelidir' dedi.
Edirne Çocuk Hakları Derneği, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde benimsenen ve 2 Eylül 1990 tarihinde de yürürlüğe giren Çocuk Hakları Sözleşmesi ile ilgili açıklama yaptı. Edirne Çocuk Hakları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Av. Nebahat Çavuş, korona virüsü salgınının, çocukların haklarına erişimine etkisine dikkat çekti.
Çocuk
Hakları Sözleşmesi'nin en fazla ülkenin onayladığı insan hakları belgesi
olduğunu belirten Çavuş; 'Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni 14 Ekim 1990'da
imzaladı ve sözleşme 27 Ocak 1995'te Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
girdi. Çocuk haklarının korunması amaçlayan bu sözleşmeyle taraf devletlerin bu
hakların yaşama geçirilmesi için ne gerekiyorsa yapmayı yüklendiği Çocuk
Hakları sözleşmesi 54 maddeden oluşmaktadır. Sözleşmenin dört temel ilkesi;
ayrımcılık yapmama, çocuğun üstün yararını gözetme, çocuğun varlığını ve
gelişimini sürdürmesini sağlama, çocuğun katılım hakkıdır' ifadelerini
kullandı.
'HAKLARINA ERİŞİM ORTADAN KALKTI'
Çavuş, çocukların,
BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ile kabul edilen haklarına erişebilmekte yaşadıkları
sorunları hatırlatırken; 'Ne yazık ki bu güne kadar her çocuğun temel haklarına
erişebildiğini söylemek mümkün değildi. Bugünlerde de Covit-19 virüsünün
yayılma, hayatı tehdit etmesi nedeniyle çocukların haklarına erişimi büyük
oranda ortadan kalktı. Çocukların sağlıklı yaşam hakkı, temiz bir çevrede
yaşama hakkı, eğitim ve öğretim olanaklarından istifade ederek kendilerini
geliştirme hakkı, oyun hakkı v.b. haklar virüsten korunma tedbirleri nedeniyle
kısıtlanmış ve hatta bazı çocuklar için tamamen yok olmuştur' dedi.
'ÇOCUKLAR OKULLARINA GİDEMİYOR'
Çocukların
okullarına gidemediğini belirten Çavuş; 'Uzaktan eğitim adı altında sunulan
hizmetten verim alınamıyor. Yoksul ve çok çocuklu aile çocuklarının eğitime
erişimi mümkün olamıyor. Çocuklarımızı eve kapatıp kaderleri ile baş başa
bırakmaya hakkımız yok. Milli Eğitim Bakanlığı her çocuğa internet erişimi,
online olarak yürütülen derslere erişimi için bilgisayar, tablet v.b. eğitim
materyalleri sağlamakla yükümlüdür. Beden ve ruh sağlıklarının korunabilmesi,
sosyalleşme ihtiyaçlarının karşılanması için çözümler bulmak aileler kadar kamu
yetkililerinin tartışılmaz görevidir' sözlerine yer verdi.
'ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ'
Çavuş, tüm
çocukların haklarına erişimde eşit olması gerektiğini vurgularken; 'Normal yaşam
diye adlandırdığımız günlerde dahi haklarına erişimde engellerle karşılaşan ve
hatta erişemeyen çocuklarımızın hakları, ihtiyaçları gündemde dahi yer almıyor.
Özel gereksinimli çocukları olan ebeveynler, anneler feryat ediyor. Dernek
olarak onların sesi olmak istiyoruz. Standart eğitime rağmen, özelliklerine,
yaşına ve zekâsına uygun eğitim hakkına erişemeyen çocuklarımızın da
kendilerine özgü özellikleri, ilgileri, yetenekleri, öğrenme ihtiyaçları
doğrultusunda eğitim hakları var. Pandemi nedeniyle okullardaki kaynaştırma
eğitimlerden faydalanamayan çocuklarımız için de vakit geçirmeden çözümler üretilmeli
hayata geçirilmelidir' dedi.
'18 YAŞINDAN KÜÇÜK HER İNSAN ÇOCUKTUR'
18
yaşından küçük her insanın çocuk olduğunu söyleyen Çavuş; '18 yaşından küçük
her insan çocuktur. Hakları vardır. Çocuklarımızın sağlıklı büyümelerini,
istismar ve ihmalden korunmalarını sağlamak, gelişmeleri, mutlulukları için
çalışmak ebeveynlerin, kamu kurum ve kuruluşlarının, devletin ve bizlerin
vazgeçilmez, devredilemez, mazeret kabul edilmeyen asli görevidir' diye
konuştu.