İşte şimdi
tam da o zaman.
Hani “o
zincir markette veresiye yazdıramazsın ama mahalledeki bakkala yazdırırsın”
denir ya orası doğru ama ben oradan gitmiyorum yani işin orasında değilim.
Ben işin
şurasındayım; mahalle bakkalı batarsa al sana işsiz, geliri olmayan bir aile.
Mahalle
bakkalı batarsa ona mal veren toptancının da bir kapısı kapandı demektir.
O
toptancıda çalışanların sayısı da azalacaktır.
Piyasanın
kuralı bu.
İş
yapamıyorsa işçi çıkaracaktır adam.
Oradan
çıkarılan adamın evinde de tencere kaynamayacak.
Bunu
sadece bakkal olarak düşünmeyin; her iş kolunda durum böyle.
Çünkü
sadece yerel işletmelerin ulusal veya uluslararası tekellerle rekabet
yapamayacağının yanı sıra şimdi bir de korona virüs salgını var.
İşletmelerin
bir bölümü kapalı.
Açık
olanlar da belli saatlerde iş yapabiliyor.
Sokağa
çıkma kısıtlaması esnaf için başka bir dert.
Elektrik,
doğalgaz, çalışanların yevmiyeleri bel büküyor tabi.
Ama bel
büken başka bir gider daha var; kira.
Hükümet,
kira konusunda bir düzenleme veya destek konusunda çalışma yaptığını açıkladı.
Bu
açıklama yeni.
Ben bu
açıklamadan önceki bir duruma dikkat çekmek isterim.
Edirne’nin
Havsa ilçesindeki belediye esnaflara belli bir oranda kira yardımı yapacağını
açıklıyor.
Havsa
küçük bir ilçe, geliri de ona göre, esnaf sayısı da ona göre.
Peki
Edirne Belediyesi?
Onun da
nüfusu belli, geliri belli, esnaf sayısı belli.
Yani
Havsa’da 100 esnaf varsa Edirne’de 1000 (yazıyla bin) esnaf var.
Havsa
Belediyesi’nin geliri 100 ise Edirne Belediyesi’nin geliri 1000 (yazıyla bin.)
Havsa
Belediyesi esnafına kira yardımı yapacağını açıkladı.
Peki
Edirne Belediyesi?
Edirne Belediye
Başkanı, Alipaşa Kapalı Çarşısında bir – iki esnafla muhabbet edip sosyal
medyadan yayınladı.
Peki kira
yardımı?
O neden
yok?
Edirne
Belediyesi’nin bu konuda bütçesi mi yok? Bilmem…
Ona da
Edirne Belediyesi cevap versin.
Yalnız
cevap verirken, Havsa Belediyesi’nin “eti – budu yokken” altına girdiği bu yükü
de unutmasın.
Şimdi
Edirne’nin cevabını alabiliriz.
***
Pandemi
sürecinin Nisan ve Mayıs aylarını hatırlıyorum.
Belediyeler
kolonya (dezenfektan) başta olmak üzere salgına karşı gereken malzemelerin yanı
sıra gıda vs yardımı yapıyor.
Uzun bir
bekleyişten sonra ikamet ettiğim yere de geldi bu malzemeler.
Aman
Allahım, benim paramla satın alınmış (ki o konuda büyük bir şaibe var)
kolonyaya adını büyük puntolarda yazdıran bir belediye başkanıyla karşılaştık.
Başkan
bahşetmiş yani.
Şimdi
korona çok daha yaygın, çok daha can yakıcı.
Neredesin
belediye?
Tamam
imzanı, adını yine yazdır.
Ama bize
verdiğimiz vergilerle alınmış dezenfektan / kolonya gönder.
İhaleyi
partiline vermeni “yandaş” basın yazdı, keyifler mi kaçtı?
Yok, yok,
sen yine gönder, valla kusura bakmayız.
İmanımız
gevredi kolonya satın almaktan.
İhaleyi
kime verirsen ver ama bizim kolonyaları gönder…
***
Yukarıda
esnaftan bahsettik; Edirne esnafının hükümetten bir ricası var.
Kredi
borçları ertelensin.
Edirne
Milletvekili Fatma Aksal Hanım, duyduk mu?
Duyduysanız
mesele yok…