5 Yıldız Hareketi’nin (Movimento 5 Stelle) vermiş
olduğu teklif ile 20 ve 21 Eylül tarihlerinde referandum yapıldı. Referandumda
oylamaya sunulan konu milletvekili ve senatör sayısının düşürülmesiydi.
İtalyanların yüzde 70’i “Evet” dedi ve milletvekili sayısı 630’dan 400’e, senatör
sayısı ise 315’ten 200’e düşüyor. Neredeyse yarı yarıya bir azaltmaya gidilecek
bu değişiklik ile ayda 5 milyon 175 bin Avro, yılda ise 62 milyon 100 bin Avro
devletin kasasına kalacak. Bu işin maddi boyutu fakat birde siyasi boyutu var
tabii. Milletvekili ve senatör sayılarının azaltılmasının harita üzerinde kime
ne kadar yarayacağını ilerleyen tarihlerde hep birlikte göreceğiz. Çünkü bir
kısım İtalyan vatandaşının değişikliğe “Hayır” demesindeki etkende bu. Bu
şekilde siyasi bir oyun oynandığının ve bazı parti ya da grupların
parlamentodaki gücünü azaltmaya yönelik bir hamle olduğunu düşünüyorlar.
Politikada böyle şeyler gayet normaldir, söyleyecek sözüm yok fakat
milletvekili sayısının düşürülmesi yerine maaşlarının ulu önder Mustafa Kemal
Atatürk’ün dediği gibi öğretmen maaşı seviyesine indirilmesi çok daha iyi
olurdu diye düşünüyorum. Hatta hem sayıyı indirip hem de maaşı indirmeleri
muhteşem olurdu. Ben İtalyan vatandaşı olmadığım için oy kullanmadım, eğer
kullanmış olsaydım oyum “Evet” olurdu. Çünkü siyaset bir oyunsa ve daha az
oyuncu ile oynanabiliyorsa bu ekonomik zorlukta bu şekilde oynanmasını tercih
ederdim. Aylardır kapalı olan işlerimizden dolayı kemer sıkma politikası
uygularken, onların 15 bin Avro maaş almaları insanın zoruna gitmiyor değil
tabii. Aynısı bizim ülkemiz için de geçerli. Aylardır kapalı olan işyerleri
var, eğlence sektöründe olmaları sebebiyle (bar, birahane, disko vs.) evlerine
para götüremiyorlar. Şimdi ruhsat değişikliği yaparak işleri yoluna koymaya
çalışan bir sürü esnaf var. Fakat bu da bir çözüm değil bence. Devletimizin bu
konuya bir an önce el atması gerekiyor diye düşünüyorum. Bu sadece Türkiye için
geçerli bir konu değil bunu da belirtmek isterim. Ben de İtalya’daki bira
bahçemi maalesef bu yaz açamadım ve maddi olarak geçen seneye göre çok kaybım
var. Gerçekler acı, lafla peynir gemisi yürümüyor. Hadi diyelim ben başımın
çaresine baktım. Butik işletme olduğum için onlarca ya da yüzlerce çalışanım
yok. Ya olanlar? Onlar ne yapacaklar? Cevabı yok ne yazı ki...
Bu sebeple
referandumda çıkan sonuç bir nebzede olsa insanları rahatlattı. En azından
yüzde 70’ini diyelim. Türkiye’de bu açıdan bir referandum olur mu olmaz mı
bekleyip göreceğiz. Bu tarz teklifleri genelde iktidar değil muhalefet
partileri verir ama gördüğüm kadarıyla herkesin keyfi yerinde. Zannetmiyorum ki
muhalefetten birileri çıkıp bu konuyu dillendirsin, “sayıyı indirelim ya da
maaşları düşürelim.” Veya “Gelin referandum yapalım” desin. Aynı tas aynı hamam
böyle devam eder dururuz. Senin cebinde ekmek paran yokmuş, okul harçlığın
yokmuş ya da faturalarını, kredilerini ödeyememişsin, kimin umurunda? Hazır
İtalya’da örneği de varken tam zamanı aslında değil mi? Bence ülkemizde bu
konuda referandum olsa bizde de en az yüzde 60-70 oranında “Evet” çıkar ve sayı
düşürülür. (Şu anki şartlar göz önüne alınarak)
Tabi bu
hareketi yapacak hiçbir parti, milletvekili, siyasi lider ya da herhangi bir
sivil toplum kuruluşu vs. olmadığı için atalarımızın dediği gibi;
“On dönüm
bostan, yan gel yat Osman...”