Edirne’de sebze üretiminin yoğun olduğu Karaağaç
Mahallesi, kentin sayfiye alanı olmasının yanında tarım ürünleriyle dikkati
çekiyor. Mahallede, Ayşekadın fasulyesi, ciğerin garnitürü Karaağaç biberinin
yanı sıra İstanbul'un ünlü lokantaları ve tatlıcıları tarafından özellikle
tercih edilen kabaklar yetişiyor. Kentte, sonbahardaki hasat döneminde
tezgahları Karaağaç kabağı süslüyor. “Kestane" ve "bal kabağı"
cinslerinde üretilen kabağın daha fazla tanıtılması için Edirne Turizm ve
Tanıtma Derneği tarafından "Karaağaç Kabak Festivali" düzenlenmesi
planlanıyor.
Gerçek tohum
kullanıyorlar
Üreticilerden Recep Atik ise 25 yıldır
Karaağaç'ta kabak yetiştirdiğini belirtti. Gerçek, yerli tohum kullandıklarını
dile getiren Atik, şunları kaydetti: "Karaağaç kabağına Yunan ve Bulgarlar
yoğun talep gösteriyor. Bulgaristan'da düzenlenen yemek yarışmasına katıldım.
Yetiştirdiğim kabaklar birinci oldu. Bölgede diğer çiftçi arkadaşlarımızla
toplam 150 dönümde kabak yetiştiriyoruz. Lezzeti çok iyi. Türkiye'nin birçok
yerinde kabak yetişiyor ama Karaağaç kabağının tadı farklı. Çünkü topraklarımız
mil, yumuşak toprak. Dönümü en az 2-2,5 ton veriyor. Bugüne kadar yetiştirdiğim
en büyük kabak 45 kilogramdı."
Turistlerin ilgisini
çekiyor
Sınır kapısı yolunda tezgahta satış yapan
Hüseyin Kurulu da 50 yıldır Karaağaç'ta ürettiği kabakları sattığını söyledi. Kabak
yetiştiriciliğiyle evlatlarını okuttuğunu, evini geçindirdiğini anlatan Kurulu,
"Kabaklarımızın farkı, yerli tohum. Neneden, dededen sonra bizler devam
ettirdik. Bizden sonra yerli tohumla üretimi çocuklarımız sürdürecek. Yunan
turistler ve günübirlik İstanbul'dan Edirne'ye gezmeye gelenler ilgi
gösteriyor. Çorbası, yemeği, tatlısı, böreği her şeyi olur. Tezgaha uğrayan kabağını
alıp evine öyle dönüyor" dedi.