Öğretmenlerin korkudan okul koridorlarında dolaşamadığı, kimsenin görmeyeceği sote yerlerde gizlendiği, sosyal medya hesaplarını dondurduğu, telefonlarını kullanmak istedikleri zaman açtığı zamanlar geldi. Neden? Çünkü yaptığı açıklamayı anlamayan / anlamak istemeyen bön / utanmaz / uyanık insanlarla muhatap olmak zorunda kalmak onları histerik ve güvensiz hissettiriyor. Tüm yıl boyunca öyle böyle sabrının son kırıntılarına ekmek bana bana, sıyıra sıyıra eğitmek için uğraştığı ama eğitilmek için hayatında doğru rol modellerle hiç karşılaşmamış bir yığın öğrenci ve onlara asla rol model olamamış aynı bönlükteki velilerinin taciz sezonu da açılmış bulunuyor. Çoğunuz nereden bileceksiniz? Muhtemelen bu ülkede hakkınız olanı bile isteyememiş kaderci / kabullenen kitledenseniz? O zaman kötü haber: Bu ülkede hakkı olmayanı bile isteyenler hep vardı - onlar bölünerek çoğaldılar. Yoksa neden hepsi bizim okulda olsun yani? Çoğalmalarının bir nedeni de yine öğretmenler! Karşılaştıkları tacizden usanan, bu gerilime daha fazla dayanamayan arkadaşlar “lanet olsun, vereyim de kurtulayım” şeklinde eğitim ordusuna zaiyat verdirip, kalanların mukavemet gücünü zayıflattığı gibi “bönutanmazuyanıkların” elini de güçlendirmiş oluyor. Elinde çocuğunun zaten hak ettiğinin fazlası verilmiş not çıktısı olduğu halde gelen bönutanmazuyanık “bakın benim çocuğum diğer derslerde onnn numarayken sizin dersinizde nasssıl beş numara olabilirrrrr” diye karşımıza dikildiğinde kendimizden şüphe etmez miyiz? Hakikaten bu çocuk on numaraysa ben nasıl olup da bi numarasını göremedim? Niye bu numaralar ölçeklerimin hiçbirine yansımadı? Hay Allah ben bu çocuktaki cevheri göremeyen tek insan mıyım? Bu sorgulamalar gece uykularınızı, gündüz mesai saatlerini size zehir eder. Koca sene boyunca yüzünü sadece yoklama yaparken “buradayım” demek için uyandığında gördüğünüz öğrencinin meğer konuşabildiğini fark ettiğiniz zamanlar. Bu çocuk, bir defa bile size “günaydın” dememiş olabilir, sınıfa girdiğinizde kalkmaya yeltenmemiş olabilir, dersinize defter kitap getirmiyor olabilir, sorularınız onun kulaklarının yanından geçip açık camdan dışarı çıkarken duymamış olabilir, arada olmadık atarlar yapmış olabilir, olabilir de olabilir. Ama yani işte şimdi gelmiş, ben on numarayım diyor. Yalan mı söylüyor? Asla! İşte bu yazıyı yazma sebebime geldik! Bönutanmazuyanık insanların en büyük özelliği dünyadaki tüm güzellikleri zaten hak ettiklerini düşünmeleridir. Biz daha yüzde üç zammı ya da mümkün mertebe bir saygıyı hak edip etmediğimizi düşüneduralım. Ülkenin eğitim politikası okul binalarını ağzına kadar insanla doldurup onları ülkeye kazandırmak. Hangi yol ve yöntemle? Herkesin elinde bir diploma, başlarında mezuniyet kepi. Tebrikler, gezegen artık daha ferah feza. İyi insan yetiştirmek isteyen velilere sesleniyorum: Çocuklara hak etmediği bir notu yalvararak, öğretmeni taciz ederek istemesi için cesaret vermeyin. Başarısızlıklarından ders çıkarması gerek. Her sıkıştığında birilerini tehdit etmesi ya da yalakalık yapması değil. Siz hiç gelmeyin. Çünkü onun en büyük rol modeli sizsiniz. Sevgili öğretmen arkadaş. Dik dur eğilme, vicdanın seninle! Bu ülke hak ettiğini isteyebilenlerin ülkesi olana kadar…